HANDE ATAİZİ'NE NASIL BİR MESAJ ATTI?

Cihan Ünal, “Özel Hayatlar” isimli oyuna çıkmaktan son anda vazgeçen Hande Ataizi’ni “Bizi akrep gibi soktu” diye suçladı. Ataizi ise “Cihan Ünal, bana attığı mesajı göstermemi istemez herhalde” diyerek üstü kapalı gözdağı verdi.

Cihan Ünal ve Hande Ataizi’nin oynadığı “Özel Hayatlar” isimli tiyatro oyunu KKTC’de kanserli hastalar yararına perde açacaktı. İçinde teknik malzelemelerin olduğu 1 TIR ve çalışanlar 20 Mayıs’daki oyun için 2 gün öncesinden adaya geçti. Ancak başrol oyuncusu Hande Ataizi, Ünal’ın iddiasına göre son anda oyuna çıkmaktan vazgeçti ve bu yüzden gösteri iptal edildi. Ünal, ünlü oyuncuyu ağır şekilde eleştirirken, Ataizi de “Cihan Bey’in oyunun bitmesinin ardından telefonuma yollamış olduğu mesajı ve gönderilme nedenlerini kamuoyuyla paylaşmamamızı tercih edeceğine de eminim” diye bir açıklama yaptı. Ünal’ın mesajda ne yazdığı kafaları karıştırdı. Cihan Ünal konuyla ilgili olarak VATAN’a şöyle konuştu:

- Mesajı açıklasın ki tiyatro adına ne kadar vurdumduymaz ve tiyatroya saygısız olduğu ortaya çıksın! Hakaret içeren en ufak bir şey yok. Asıl onun bana hakareti var. Daha sonra oyun günü paravan programını yapıyor. Amerikalı sevgilisiyle 6.30 uçağıyla gelip Kıbrıs Cratos Otel’e yerleşiyor. Kanserlilerin karşısında oynamıyor, Serdar Ortaç’ın karşısında oynuyor.

- 2 bin 500 kişiye 3 gecelik bilet satılmış ve en önemlisi, kanserlilere hastane yapmak yararına yapılıyor o gece. Hande “Gelemiyorum” deyince derneğin başındaki iki kanser hastası kadın kalp krizi geçirir gibi oldular. Nasıl yaparız, ne olur diye. Aradılar ama Hande telefonunu açmadı. Sonrasında ben aradım ve ekipteki arkadaşlarım ‘yumuşak bir mesaj yazarsan ikna ederiz’ dediler. Ben de şu mahiyette bir şey yazdım: ‘Her türlü kırgınlıklar olabilir ama tiyatro herşeyi affeder, lütfen herşeyi unutalım oyunumuzu oynayalım gibi bir şey yazdım. Bu mesajı açıklanmasında ne mahsur olabilir ki? Yarına (bugün) kadar açıklamazsa ben açıklayacağım.

- Ben yetenekli bir kız olduğu için kazanmak istedim. İyi de başardı, fakat başarıya böyle ulaşılmaz. Bir akrep örneği vardır. Akrep kurbağaya ‘beni karşıya geçir’ der. ‘Kurbağa ya sokarsan beni’ der. O da ‘Sen ölürsen ben de suya düşer ölürüm, yapmam’ der. Kurbağa kabul eder. Ancak tam denizin ortasında akrep kurbağıyı sokar. Kurbağa ona ‘ne yaptın’ dediğinde akrep ‘Ne yapayım, huyum bu’ der. Yani biz kurbağalar onu üzerimize aldık. Sokarsın dedik ‘yok canım’ dedi, bizi yarı yoldayken soktu.