Halk TV'den kovulan muhabir sessizliğini bozdu! "Tanıklık ettiğim uygunsuz ilişkiler..."
Halk TV'nin simge isimlerinden gazeteci Makbule Cengiz'in işine dün son verilmişti.
Halk TV'nin simge isimlerinden gazeteci Makbule Cengiz'in işine dün
son verilmiş gerekçe olarak da kanal yönetimiyle yaşanan
anlaşmazlıklar gösterilmişti.
Gazeteci Cengiz de kovulduğunu sosyal medya hesabından duyurmuştu.
İşte çok konuşulan bu haberin sonrasında Halk TV'de sıcak saatler
yaşanmaya başlandı. CHP yönetimi krize el koydu. Taraflar tekrar
biraraya geldi, ancak anlaşma sağlanamadı ve Makbule Cengiz Halk
TV'den kovuldu. Bu gelişme sonrasında Makbule Cengiz'in yaşananlara
dair açıklama yapması bekleniyordu. Ve Makbule Cengiz beklenen
açıklamayı Twitter'dan takipçileriyle paylaştı.
İşte Cengiz'in yaptığı o açıklama:
Halk Tv'den kovuldum. Hem de 2 kere...
2 seneden fazla emek verdiğim ve bir işyeri olarak değil, sesini
duyurmak isteyen halkın vicdanı olarak gördüğüm halk Tv'den
kovuldum... Bunca emeğin sonucunda yaşadıklarımızı, düşüncelerimizi
paylaştığımız,sahiplendiğimiz,halkın sesi olarak gördüğümüz
televizyona bir zarar gelmesin diye sustum. Ancak dün saat 15
sularında Cüneyt Akman tarafından iş akdime son verildiği, 8 aylık
maaşımın tazminat olarak ödeneceği ve bundan sonra Halk Tv'ye
gelmeme gerek olmadığı söylendi. Ama herhangi bir gerekçe gösterme
gereği duyulmadı. 2 aydır yaşadığım ekran yasağından birşeyler
anlamıştım ama yine de ihtimal vermedim. İçime attım, sustum ve
biraz da ağladım...
Haksızlığa uğradım...
Suçun çoğu da bende aslında... Günde 18 saat fazla mesai yaparken,
8 saat çalışıyormuş gibi evrak imzalatılırken ses çıkarmadığım
için, yönetici sıfatını taşıyan kişilerin çalışan arkadaşlarımızla
uygun kabul edilemeyecek ilişkilerine tanıklık edipte ses
çıkarmadığım için, yine aynı yönetici sıfatlı kişiler boğazımı
sıkmaya dahi yeltendiklerinde burası Halk tv deyip içimize
attığımız için haksızlığa uğradık. Ama biliyorum suç bende...
Sustum... Ancak artık susmanın vicdana, ahlaka sığmayacağı, kendime
olan saygımı yitirmeme neden olduğu zaman, sorun var dediğimde
"seçim öncesi böyle şeyler yapmayalım, kendimize zarar vermeyelim"
dediler, sustum...
Günlerce 18 saate varan sürelerde çalışıp, biber gazlarına
boğulduğum, haberlerini yetirştirebilmek için bazen dayak yiyip,
bazen hırpalandığım Halk Tv'ye artık gelmemem gerektiği, çünkü iş
akdime son verildiği söylendi. herhangi bir gerekçe
belirtilmeden...
Bu kararın çok daha öncesinde alındığı söylendiğinde inanmamıştım
ama asıl nedeni tanıklık ettiğim uygunsuz ilişkiler değil ise,
yöneticilerimizin kendi aralarındaki yazışmalarından anladığım
kadarıyla "özel hayatıma ilişkin içkili ortamlardan fotoğraf
paylaşmamın yada izinli olduğum sırada kuzenimin düğününden
fotoğraf paylaşmamın, işten çıkarılmama neden olabileceğini hiç
düşünememiştim. Takii dün artık Halk Tv'ye gelmemem gerektiği
söylenene kadar.
Yapabileceğim tek şeyi yaptım ve üzüntümü sizlerle paylaştım. Bana
tazminat rakamını bile bildirmelerine rağmen saat 8 sularında bu
defa da Halk Tv Genel Müdürü Şaban Sevinç arayarak ekran yasağına
maruz kaldığım son 2 aylık süre içerinde beni koruduğunu ancak
sözünü dinlemeyerek tweetler attığımı, yine de beni kovmadığını,
kimsenin beni kovamayacağını sakin olmamı, açıklama yapmamamı ve
işten atıldığıma dair tweetleri silmemi istedi. Ve telefonu yanında
bulunan CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin'e verdi. Sayın Tekin
tarafından, böyle bir şeyin söz konusu olamayacağı, sakin
olmam,kendilerine güvenmem ve tweetleri silmem istendi. Ben de 2
senedir emek verdiğim Halk Tv'nin, Halk Tv olmasını sağlayan Gezi
direnişindeki olay yerinden canlı yayınlarımın ve direniş ruhunun
hatırına bir kez daha kabul ettim ve tweetleri sildim.
Ancak bu sabah hiç birşeyden haberim olmamasına rağmen,yine Şaban
Sevinç tarafından aranarak "Oda tv yine seni haber yapmış, CHP
yönetimi krize el koydu yazıyor, bu ne demek oluyor? Sen CHP ile
Halktv'yi yanyana getirmemen gerektiğini bilmiyor musun? Şimdi ben
sana resmi olarak bildiriyorum, kovuldun. Git şimdi Oda TV'de
çalış" dedi. Ve aynı gün içinde 2 defa kovulmanın nasıl birşey
olduğunu öğretmiş oldu.
#DirenMakbule
Bu bana sizin Gezi'de verdiğiniz isimdi... Layık olmaya çalıştım. O
zor günleri unutmadım. Halkın televizyonunda, halkın çocuklarının
piyasanın en ağır koşullarında çalıştırılabileceğini, en acımasız
iş koşullarına tabii tutulabileceklerini, hakarete, şiddete,
siyasal amaçlı tacizlere, kısaca mobbinge maruz kalacaklarını
gördüm de yine de inanamadım. Ama bugün mesajımı aldım.
#DirenMakbule