Halk TV'den kovulan Can Ataklı'dan olay sözler: Belli ki Baykal zorda, kızının FETÖ'cü olduğu iddiasıyla...
Can Ataklı’nın Halk TV’deki “Yazı İşleri” adlı programına geçen hafta son verilmişti. Ataklı, bugünkü köşesinde ise, bazı söylentilere bir açıklık getirdi.
Korkusuz Gazetesi yazarı Can Ataklı’nın Halk TV’deki “Yazı İşleri”
adlı programına geçen hafta son verilmişti.
Ataklı, bugünkü köşesinde ise, işten çıkarılmasından sonra sosyal
medyada dolaşan söylentilerin olduğunu ifade ederek, bunlara bir
açıklık getirdi.
Bu söylentilere göre, "Atılma talimatını veren kişi Deniz Baykal.
Çünkü Baykal Tayyip Erdoğan'la anlaştı. Eğer Erdoğan'ın önünde Halk
TV engel olarak duruyorsa bu halledilecek. Erdoğan da bunun
karşılığında Baykal'a destek olacak, kızı Aslı'yı da ilk seçimde
aday gösterecek" diyen Ataklı, "Dedikoduyu yayanlar sanıyorum
Baykal'ın kızı Aslı'nın 15 Temmuz'dan sonra FETÖ'cü olduğu iddiası
ile gözaltına alınmasını, ancak çok kısa sürede Erdoğan'ın
talimatıyla serbest bırakılmasını dayanak alıyorlar" dedi.
Ataklı, "Tabii bir de Halk TV'nin 'tek sahibinin' Baykal olması da
bu konudaki şüpheleri artırıyor" derken, buna inanmasının çok zor
olduğunu belirtti. Baykal'la arasındaki hukukun, bu işin böyle
"görgüsüzce" yapılmasına engel olduğunu belirten Ataklı, "Belli ki
Baykal zorda. Açıklama yapsa ve 'Bunlar elbette yalan' dese bu kez
'O halde muhalif gazeteciler neden hiçbir gerekçe gösterilmeden
atılıyor?' sorusuna cevap vermek zorunda kalacak" dedi.
Ataklı, Halk TV'nin yaptığı bu operasyonla birlikte Baykal'ı hasta
yatağında çok zor duruma soktuğunu da sözlerine ekledi.
Ataklı'nın yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
"Halk TV'deki işime son verildikten sonra beni de çok şaşırtan ama
aynı oranda da çok mutlu eden bir gelişme yaşadım, yaşamaya da
devam ediyorum.
Kamuoyunda ilk kez bir medya kuruluşunun yaptığı uygulama bu kadar
büyük tepki yarattı.
İşten çıkarıldığım günden bu yana tepkiler kesilmediği gibi artarak
devam ediyor.
Hemen şunu belirteyim ki, tepkiler sadece benim işten çıkarılmama
yönelik değil aslında. Öyle sanıyorum ki özellikle demokrat,
muhalif, medeni insanlar artık isyan ettiler.
Benim atılmam, ardından da Hüsnü Mahalli'nin aynı kaderi paylaşması
duyarlı kesimleri bu kez ayağa kaldırdı.
Bizlerin isimleri üzerinden milyonlarca insan artık içine atmaktan
yorulduğu isyan duygularını ortaya koydu.
Bunun iyi irdelenmesi gerekiyor. Toplumun önemli bir bölümü
medyanın tamamen AKP'lileşmesine 'dur' deme kararında artık.
Bu arada beni biraz üzen bir gelişme de oldu.
İşten çıkarılmamdan sonra sosyal medyada bir söylenti dolaşmaya
başladı.
Buna göre; atılma talimatını veren kişi Deniz Baykal. Çünkü Baykal
Tayyip Erdoğan'la anlaştı. Eğer Erdoğan'ın önünde Halk TV engel
olarak duruyorsa bu halledilecek. Erdoğan da bunun karşılığında
Baykal'a destek olacak, kızı Aslı'yı da ilk seçimde aday
gösterecek.
Dedikoduyu yayanlar sanıyorum Baykal'ın kızı Aslı'nın 15 Temmuz'dan
sonra FETÖ'cü olduğu iddiası ile gözaltına alınmasını, ancak çok
kısa sürede Erdoğan'ın talimatıyla serbest bırakılmasını dayanak
alıyorlar.
Tabii bir de Halk TV'nin 'tek sahibinin' Baykal olması da bu
konudaki şüpheleri artırıyor.
Buna inanmam çok zor. Baykal'ın rahatsızlığı biliniyor. Böyle bir
ortamda işime son verilmesi için talimat vereceğini sanmıyorum, ki
ayrıca aramızdaki hukuk da en azından bunun bu kadar görgüsüzce
yapılmasını engeller.
Buna karşı bütün bu dedikodulara rağmen Baykal cephesinden hiç
açıklama yapılmıyor.
Belli ki Baykal zorda. Açıklama yapsa ve 'Bunlar elbette yalan'
dese bu kez 'O halde muhalif gazeteciler neden hiçbir gerekçe
gösterilmeden atılıyor?' sorusuna cevap vermek zorunda kalacak.
Çünkü öyle ya da böyle Baykal yıllardır Halk TV'nin tek sahibi
olduğunu her nedense sakladı. Bu gerçek öğrenilince herkes ister
istemez yayılan dedikodular yüzünden kuşkuya düşüyor.
Halk TV yaptığı bu operasyonla Baykal'ı hasta yatağında çok zor
duruma sokmuş oldu."