HAKAN ALBAYRAK O OLAYI YORUMLADI; 'YENİ ŞAFAK KENDİ AYAĞINA SIKMIŞ OLDU'
Yazar Hakan Albayrak, yazısı nedeniyle Yeni Şafak'ta işten çıkartılan Ali Akel'in durumunu değerlendirdi.
Geçen yıl ayrıldığı Yeni Şafak’a geri dönmeye hazırlanırken Ali
Akel’in kovulması üzerine "Ali Akel meselesi tatlıya bağlanıncaya
kadar bunun uygun olmayacağını düşünüyorum" diyerek yazmaktan
vazgeçen Hakan Albayrak, A Haber’de Selin Ongun’un sorularını
yanıtladı...
Gazeteci –yazar Hakan Albayrak, yazısı nedeniyle Yeni Şafak
Gazetesi’nde işten çıkartılan Ali Akel’in durumunu değerlendirdi.
Albayrak “gazete bana göre kendi ayağına sıkmış oldu” dedi.
Hakan Albayrak şöyle konuştu:
YENİ ŞAFAK KENDİ AYAĞINA SIKMIŞ OLDU
Yeni Şafak Gazetesi patronajının tasarrufu, Başbakan’ın muhalifleri
susturması şeklinde anlaşıldı. Ben olayı duyar duymaz başbakana çok
yakın bir milletvekili arkadaşımı aradım. “Beş dakika önce Başbakan
ile konuştum, şaşkınlık içerisindeydi” dedi. Başbakan’ın yazıdan
haberi dahi yoktu. Çok trajik bir şey. Gazete bana göre kendi
ayağına sıkmış oldu. Ben yazıyı okuduğumda, hakikaten sert bir yazı
ama “Ne güzel böyle bir yazı da yandaş diye bilinen hükümete yakın
bir gazetede çıkıyor” diye düşündüm. Yazıya katılırsınız,
katılmazsınız. Ali’nin (Akel) atılmasıyla beraber, Yeni Şafak’ın
çok da tahammülkar olmadığı şeklinde bir intiba oluştu ve ister
istemez hiç günahı olmadığı halde Başbakan suçlandı.
Albayraklar, özellikle Ahmet Albayrak çok enteresan bir adamdır.
Bizim gazetenin patronu, hala bizim gazete diyorum. Diyelim
Albayrak o gün beni atmayı kafaya koymuş, Başbakan arasın “Hakan’ı
at desin” - ki Başbakan öyle bir şey demez - atacağı varsa da
atmaz. Bir vakitler bir yazı yazmış ve bir bakanı eleştirmiştim.
Bakan beni arayıp “Hakan Bey beni arayıp siz öyle yazdınız ama
durum böyle” demek yerine patronu arıyor, “yazarınızın kulağını
çekin” diyor, çocuğuz ya biz. Anlatmış, benim için böyle böyle
yazmış. Patron da dinlemiş dinlemiş “E yalan mı? İyi yazmış”
demiş.
YENİ ŞAFAK’TA BEN DE BAŞBAKAN’I ELEŞTİRDİM
Ben de Başbakan’ı çok eleştirdim. Mayın meselesinde. Hatta belki
haksızlık bile ettim. Çünkü orada, o ihalenin İsrail’e verilme
ihtimali yoktu. Ben sadece söylemlerinden dolayı eleştirmiştim. Ve
çok sert eleştirmiştim. Hiç beni arayan soran olmadı. Hatta
bizim patronların Libya’da yatırımları vardı, ben olaylar başladı
hemen devrim yanında yer aldım. Hiç “Bizim orada yatırımlarımız
var, sen ne yapıyorsun” demediler.
ALİ AKEL’E HAKSIZLIK EDİLDİ
Gazeteye baktığımızda Hilal Kaplan, Akif Emre, hükümeti
eleştirirken çok rahatlar. 1 Mart 2003 tezkeresinin geçmesini
Başbakan Erdoğan çok istiyordu, gazete blok halinde bunun
karşısında yer aldı. Ama o yazıya tabiri caizse patron kıl kapmış
ve bana göre yanlış bir tasarrufta bulundu. Çünkü yazı gazetede
yayınlanmış. Yayınlanmadan önce “Bu yazı yayınlanmaz” deseydi. Ben
gazetenin patronunun, yayın yönetmeninin bir yazıyı yayınlamama
hakkına sahip olduğunu düşünüyorum. O da “Yayınlamıyorsan ben
istifa ederim” diyebilirdi ama öyle olmadı. Yazı yayınlandı, ondan
sonra arkadaşımız işten atıldı. Onu ben içime sindiremedim.
İŞTE ALBAYRAK’IN ŞOK AÇIKLAMALARI :