HADİSE MEDYAYA ÖFKELİ; ''İSTERSEM GÖĞSÜMÜN UCUNU GÖSTERİRİM!''
Verdiği frikiklerle gündemden hiç düşmeyen Hadise, bu konuda medyadan oldukça şikayetçi.
Şarkıcı Hadise, ’Biz Burdayız’ adlı R & B, rap tarzındaki
single’ıyla yazı boş geçirmek istemediğini gösterdi. Şarkının,
ablası Hülya Açıkgöz’ün çektiği klibinde sosyal konuda mesajlar
veren Hadise, "Sanatçının işi sadece eğlendirmek, dans ettirmek
değil; farkındalık yaratıp bazı konularda hayranlarını
düşündürmektir" diyor. Hadise; yeni şarkısını, klibini, sahnedeki
seksi görüntüsünü ve kariyer hedefini anlattı...
’Aşk Kaç Beden Giyer?’ adlı albümünüzün satışları iyi
gidiyordu; neden bir single çıkarmak istediniz?
Single’ı çıkarmadan bir ay önce ’Mesajını Almıştır O’ şarkısına
klip çekmiştik ve bu klip tüm yaz giderdi. Ama benim mantığım o
şekilde işlemiyor. "Bu tam yaz şarkısı, bu yazı bu kliple
geçiririz" diye düşünmedim. Yeni bir albüm hazırlamak için de çok
erkendi. O yüzden bu arayı ’Biz Burdayız’ gibi güçlü bir şarkıyla
dolduralım dedik. Şarkıyı hazırlamaya Ocak’ta başladık ve şarkı
öyle bir yere geldi ki, artık bekletmenin bir anlamı yoktu. Şarkıyı
dinlediğinizde çok güçlü ve mesaj veren bir yanı olduğunu
görüyorsunuz.
BİLGİ KİRLİLİĞİ ÇOK VAR
İlk defa mesaj kaygılı bir şarkı yapıyorsunuz. Bu şarkıda
ne mesajı veriyorsunuz?
Dediğiniz gibi bu mesaj kaygılı bir şarkı; kesinlikle beach
club’larda, bikinili kızların ellerinde içkileriyle dinleyecekleri
bir şarkı değil. 7’den 70’e her konuda güç veren bir şarkı. Klibi
de o yönde çektik. Klipte mendil satan çocuklar var, şiddet gören
kadınlar var, Türk bayrağı var... Söylemek istediklerime, içimde
tuttuğum şeylere tercüman olan sözler var bu şarkıda.
Medyadan çok mu çektiniz?
Sadece ben değil ki... Deprem oluyor; "200 kişi öldü" diyorlar ama
aslında 50 kişi ölmüş. Bunu bireyselleştirmemek lazım. Bu bilgi
kirliliğinden muzdarip çok sanatçı var. Bir sanatçı olarak sadece
eğlenceli, danslı klipler çekeceğime, arada sırada sanatçı
kimliğimle beni sevenleri uyandırmam lazım ki; beni sevenler de bu
şarkıyı dinleyerek, klibi izleyerek "Demek ki böyle bir şey var"
desinler. Benim işim sadece güzel giyinmek, güzel şarkı söylemek
değil; bundan daha fazlası var.
Klibi, ablanız Hülya Açıkgöz çekti. Kostümlerinizi de
kardeşiniz Derya tasarlıyor. Hiç çatışma yaşamıyor
musunuz?
Çalışırken çatışmıyoruz. Birbirimizi çok iyi anlıyoruz ve çok iyi
anlaşıyoruz. Tartışma; herkesle yaşadığım kadar oluyor. Biz
birbirimizle çalışmayı çok seviyoruz. Çok disiplinliyiz ve
birbirine gerçekleri söyleyen üç kız kardeşiz. Onlar, ben memnun
olayım diye asla görünenin aksini söylemez; beğenmezlerse
beğenmediklerini açıkça söylerler. En büyük, en acımasız
eleştirileri onlardan alıyorum. (Gülüyor)
ANNEMİN İÇİ RAHAT
Anneniz bu işbirliğine diyor?
Çok mutlu. Eskiden ben yalnızdım, daha çok merak ediyordu ama şimdi
Hülya ve Derya ile beraber olduğum için biraz daha içi rahat. Aklı
fazla bende kalmıyor. Bir anne için zor bir şey bence; sonuçta
piyasayı bilmiyor ve kızının köpekbalıklarının arasında olduğunu
düşünüyor.
Medyayla ilgili en çok muzdarip olduğunuz konu, adınızın
biriyle yazılması mı?
Yok, hiç rahatsız olmuyorum bundan. Bu, işin bir parçası. Göz
önünde olunca; insanlar sizi biriyle yakıştırabiliyorlar. Normal
bu. Bir sanatçı için "Çok yakışıklı" diyorum, ertesi gün o
sanatçıyla aşk yaşadığım yazılıyor. Olabiliyor böyle şeyler. Her
şeyi de yalanlayamıyorsun. Hangi birine yetişeceksin. Hiç
tanışmadığım, hiç bilmediğim insanlarla yazıldığım çok fazla
oldu.
AŞK ARAYA SIKIŞTIRILMAZ
Hayatınızda biri var mı şu anda?
Şu an hayatımda kimse yok. Birisiyle ilişki yaşasam da dedikodular
bitmeyecek. "Acaba aldattı mı, evlenecekler mi?.." Her durumun
kendine göre soruları oluyor.
Yalnız olmayı kafanıza takıyor musunuz?
Hayır, kısmet bu işler. Kafama taksam ne değişecek? Bunları kafama
takacak çok fazla vaktim yok. Sabah 6’da kalkıp akşam 11’de
yatıyorum; aşk yaşamak için vaktim yok. Anneme de "Aşk yaşamak
istesem, ajandamda boş yer yok. Nereye sıkıştıracağım?" diyorum.
Birisiyle yemek yemek, sinemaya falan gitmek... Aşk araya
sıkıştırılacak bir şey değil ki! Aşk mesai ister.
HER ŞEYDEN ÖNCE AİLEM GELİR
Anneniz baskı yapmıyor mu "Evlen de torun sevelim"
diye?
Hayır. Benim işime aşık olduğumu biliyor. Şu an Top 3’ümde öyle bir
şey olmadığının da farkında.
Ne var Top 3’ünüzde şu an?
Önce ailem var. Onların huzuru ve sağlığı. İkincisi; sevenlerim,
onlara verdiğim değer, onların benden bekledikleri ve tabii ki
üçüncü de; müzik, işim.
İÇİMDE İKİ AYRI İNSAN VAR GİBİ
Sürekli kariyer odaklı yaşamak sizi bunaltmıyor mu, bazen
isyan ettirmiyor mu?
Bu, dönem dönem değişebiliyor. Benim egom sadece sahnede var.
Sahneden indikten sonra ben sadece annemin kızı, Derya’yla Murat’ın
ablası, ablamın kız kardeşi oluyorum. Bu kadar basit işte! Ama
sahnede egom tavanda oluyor. Çünkü kendimi en iyi ifade edebildiğim
yer orası. Sahnede patron benim ve orada mütevazılık olmaz,
yapamam. Bu nedenle de sahnedeki Hadise ile sahneden inmiş Hadise
arasında çok büyük fark var. Ben bile bazen içimde iki ayrı insan
olduğunu düşünüyorum.
Ne gibi farklar var bu iki Hadise arasında?
Mesela ben günlük hayatta asla sahnedeki Hadise gibi giyinmem. Saç,
kıyafet, makyaj, ayakkabım bile değişiyor. Çünkü imajla başlıyor
her şey. Normal hayatta öyle giyinmem ama sahnedeki halimi çok
beğeniyorum.
ATILAN TAŞLAR CANIMI ACITMIYOR
Şarkınızda para pula, mülke takla atanlardan
bahsediyorsunuz. Siz de onlardan mısınız?
Benim hiçbir zaman parayla deli gibi işim olmadı. Hayatta her şey
para değil. Her konsere evet desem, manşet olmak için çalışsam; iki
senede deli gibi para kazanıp bir adaya kaçarım. Ben bunu
istemiyorum; yıllarca sahnede olmak istiyorum.
BEN DE İNSANIM!
’Taşlar tene gelse cana değmez’ demekle neyi
kastediyorsunuz?
Benimle uğraşan insanlar beni kırdıklarını, üzdüklerini düşünürken
aslında ben güçleniyorum. O taşlar tenime geliyor, yara yapıyor;
ben de insanım, benim de kalbim, duygularım var ama o yaralar hemen
kayboluyor, canıma değmiyor çünkü. Böylece başarımın farkına
varıyorum. Çünkü insanlar sadece başarılı, işini iyi yapan
kişilerle uğraşırlar.
Sadece yurt dışında yayınlamak için bir albüm yapmayı
düşünür müsünüz?
Yurt dışında bir albüm yapmayı çok istiyorum ama o albüm Türkiye’de
de yayınlanır. Yurt dışı çalışmalarım da var. Çok güzel İngilizce
bir albüm yapacağım. Rüyamda dünya listelerinde olmak, dünyanın en
önemli ödül törenlerinde kırmızı halılarda yürümek, orada
Türkiye’yi anlatmak, ’Turkish Girl Hadise’ diye anılmak var. Allah
izin verirse hepsini yapacağım.
İSTERSEM FRİKİĞİN EN ALASINI VERİRİM!
Seksi kostümler ve hareketli danslarla gözlere hitap
ediyorsunuz. Frikik vermekten rahatsız olmuyorsunuz
anlaşılan...
Frikik vermiyorum aslında ama vermişim gibi yazılıyor. Ben frikik
vermek istesem açarım, "Alın, çekin" derim. Frikikle manşet olmak
istesem alasını yaparım. Göğsümün ucunu gösteririm, manşet olurum.
Ama benim derdim o değil ki... Böyle mi reklam yapacağım yani? Ben
1.5 saat sahnede dans ediyorum. Önümde vantilatörler var. Onlar
frikik vermek için mi? O rüzgar olmasa bayılır düşerim sahnede!
MEDYAYA SİTEMİM VAR
Yeni şarkınızın klibinde bir televizyonu parçalıyorsunuz;
buradaki mesaj kime?
Medya çok kuvvetli bir olgu ama daha önce de söylediğim gibi çok
fazla bilgi kirliliği var. Söylemediğiniz bir şey söylemişsiniz
gibi yansıtılıyor, insanlar da buna inanabiliyor. Medya çok farklı
yere çekebiliyor insanları. Medyayı kullanarak herkesi istediğiniz
gibi mahvedebilirsiniz. Televizyonu kırmamın sebebi bu. Bu bilgi
kirliliğine bir sitem benim yaptığım.
İŞİMLE ÖZELİMİ İYİ AYIRIYORUM
"Daha çok uzun bir yolum, yapacak çok şeyim var. Kesinlikle ’Ben bu
işi başardım, ben oldum’ demem. Her zaman daha iyisini sunmak
isterim. Şu ana kadar içime sinen işler yaptım. İşimin önüne hiçbir
şey geçmesin istiyorum. Özellikle özel hayatımın ön plana çıkıp
mesleğimi gölgelemesini istemem. İşimle özelimi iyi ayırdığımı
düşünüyorum."
Sabah