HABERTÜRK'ÜN ANKARA'DAKİ ÜSSÜ BUNDAN SONRA BAŞBAKAN'IN APARTMANI!
Turgay Ciner, Başbakan'a yakın olma yarışında tüm medya patronlarına açık ara fark attı&...VAROL ERSOY yazdı...
Habertürk Grubu sürpriz bir karara imza attı ve
kurulduğu günden bu yana Habertürk Gazetesi’nin
Ankara Temsilciliği görevini yürüten
Muharrem Sarıkaya’yı görevden alıp, yerine
Zaman Gazetesi kökenli AKP ve Başbakanlık
muhabiri Erdal Şen’i getirdi.
Peki; ne oldu da Habertürk Grubu, Muharrem
Sarıkaya gibi deneyimli bir “başkent
gazetecisi”ni bir çırpıda harcayıverdi?
***
Tahmin edebileceğiniz gibi bu sorunun tek yanıtı var:
Tarafsız kalmayı gazeteciliğin temel ilkelerinden kabul eden
Muharrem Sarıkaya, belli bir noktadan sonra
Turgay Ciner’e yetmemeye başladı!
Çünkü Sarıkaya her ne kadar
Başbakan’la ve AKP’yle
ilişkilerini iyi tutmaya özen gösterse de istenildiği kadar
“bükülmüyordu…”
Bu yüzden Afyon’daki askeri
mühimmat deposunda meydana gelen korkunç patlamadan hemen sonra,
Ankara Bürosu’nun Habertürk
Gazetesi’ne servis ettiği, “Fasılda eğlenen
bakanlar” haberinin ve fotoğrafının “çok
eski” çıkması, Sarıkaya ile yolların
ayrılma kararının alınmasına yetti…
***
Bu karar alındıktan sonra kapalı kapılar ardında “yeni ve
güçlü bir isim” arayışına başlandı.
Bu isim öyle biri olmalıydı ki; Başbakan’ın en yakınında yer almalı
ve onun nefes alışverişini bile hissedebilmeliydi.
Habertürk Grubu yöneticilerinin arayışı uzun
sürmedi ve aranan niteliklerine bire bir uygun bir isim çok kısa
sürede, hem de Başbakan’ın Ankara’da ikamet ettiği
Keçiören’deki apartmanında bulundu…
Henüz 39 yaşında olan Erdal Şen hem uzun zamandır
Habertürk'te AKP ve Başbakanlık
muhabirliği yapıyor hem de çok az gazeteciye nasip olacak
bir şekilde Başbakan’la aynı apatmanda oturuyordu.
Yani; Başbakan’ın görüştüğü, sevdiği, takdir ettiği komşularından
biriydi.
İşte; Ankaralı gazeteciler arasında hiç de yadırganmayan atamanın
en önemli nedeni buydu…
Habertürk bu atamayla sadece AKP’yle ve iktidarla daha iyi
ilişkiler kurmayı başarmakla kalmayacak; ayrıca Başbakan’ın
“en yakınında” olacaktı.
***
Beğenirsiniz, beğenmezsiniz… Türk medyasında başarılı olmanın ve
jet hızıyla yükselmenin, astronomik maşlar almanın, üç beş kanalda
birden program yapmanın yolu artık Başbakan’ın yanında ve yakınında
olmaktan geçiyor.
Bu nedenle habercilik başarısı, gazetecilik etiği, raflardaki
ödüller, geride bırakılan yıllar, imza atılan binlerce haber ve
köşe yazısı gazete yöneticisi ya da Ankara Temsilcisi olmaya
yetmiyor…
Başbakan’ın yanında ve yakınında mısınız; voleyi vuruyorsunuz…
***
Habertürk; bu yeni “trend”in hakkını fazlasıyla
verecek bir isim buldu ve çok konuşulacak bu transferle deyim
yerindeyse onun apartmanına karargah kurdu…
Turgay Ciner artık rahat rahat uyuyabilir; çünkü,
“Ya Muharrem gazetecilik yapmaya kalkışırsa da Fatih de ona
uyarsa… Ya bu yüzden başıma bir dert açılırsa” gibi bir
sorunu kalmadı…
***
Sahi…
İyi ki Yeni Şafak ve Zaman
Gazeteleri var ve yönetici arandığında hemen bu iki gazete
kökenli biri bulunuyor…
Yoksa ne olurdu bu “merkez medya”nın hali?
VAROL ERSOY