Habertürk: Gücü rezilliğinde!
Medyaradar'ın gizemli yazarı Keskin Kalem yine medya dünyasında ses getirecek bir yazıya imza attı.
Binasında bir kadın golf sopasıyla dövüldü.
Kendisine 'uyuşturucu kaçakçısı’ diyene gazete kurduruldu.
Ekranında gaz çıkarıldı.
Ekran yüzü, firari bir iş adamıyla milyon euroluk rüşvet pazarlığına aracılık etti.
Köşe yazarı, maliye bakanıyla kayıt dışı sohbetini, röportaj diye yayımladı, doları fırlattı
Ve en sonunda bu da oldu:
Yöneticisinin bir muhabiri tokatladığı görüntüler ortaya çıktı…
Burası savaşın ve kuralsızlığın hükmettiği Afganistan ya da Libya’da bir haber kanalı değil yoldaşlar.
Gücünün özgürlüğünde olduğunu iddia eden,Taksim’in göbeğinde konuşlu bir yayın kuruluşu.
HABERTÜRK.
İsmindeki Türk kısmını bence acilen çıkarması gereken yer.
Sırdaşlarım,
Keskin Kalem burada onlarca kez yazdı oradaki rezillikleri.
Okuyanlar belki de ‘bu deli Keskin’in oraya bir garezi mi var?’ dedi.
Biliyorsunuz, kendileriyle mahkemelik de olduk.
Neden?
Çünkü her türlü rezilliğin merkezi olup, bedel ödemeden, örtbas etmeye alışmışlar.
Dönün Habertürk’le ilgili tüm yazılarımı, rica ediyorum, baştan sona tekrar okuyun.
O nedenle…
Ciner Medya Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya’nın İHA emekçisi Ahmet Demir’e uyguladığı şiddete kahroldum, ammaaa şaşırmadım.
Neden biliyor musunuz?
Şu yazımın peşrevinde yazdığım skandallardan ötürü zaten, o medya kuruluşunun çoktan yerin dibine geçmesi, hatta kendi kendini kapatması gerekirdi.
Ama ne oldu?
Tüm medya alemi tarafından defoları bilinen tüm tipler, oranın ekranına doluştu.
Resmen her gün bir skandal üretiyorlar.
Ama yöneticilerden tık yok.
Belli ki gidişattan memnunlar.
Medyayı yozlaştıran bir güç olarak görüyorlar ellerindeki yayın kuruluşunu.
Tüm basının altını dinamitliyorlar sıradanlaştırkları rezilliklerle.
Asıl skandal ne biliyor musunuz?
O rezalet yaşandıktan sonra Sarıkaya’nın görevine devam etmiş olması, yayınlarını sürdürmesi.
Mesela ünlü bilim insanı Gökhan Hotamışlıgil’i ağırladı ekranda…
Yani video çıkmasa olay örtbas edilecek, hiçbir şey olmamış Sarıkaya çoluğun çocuğun, milyonların önüne çıkarılacaktı.
PES!
Bir çift lafım da bu işin üstünü örtmek isteyen İHA’ya…
Bu olay yaşanır yaşanmaz görüntüleri servis edip muhabirlerinin arkasında durmaları gerekirdi.
Yapmamışlar…
Sorumlusu kimse, derhal görevden alınmalı.
İFŞA EDİYORUM: ALTAYLI HABERTÜRK BİNASINDA BİR KADIN DÖVDÜ
Bizim toplumda bir rezaletin patlaması için illa da görüntüsünün çıkması gerekiyor.
Ama Habertürk’te görüntüsü çıkmayan, tüm rezaletlerin üzerinde, Sarıkaya vakasına rahmet okutacak bir skandal yaşandı.
Bu da medya mahallemizde herkesin bildiği sırlardan.
BİZ O TOKADI NEDEN YİYORUZ BİLİYOR MUSUNUZ?
BU REZİLLİKLERE KARŞI SESSİZ KALDIĞIMIZ İÇİN…
Ben sessiz kalmıyorum, yazıyorum.
Fatih Altaylı’nın ve Habertürk’ün yıllardır örtbas ettiği bir başka şiddet vakası var.
Daha önce Medyaradar da haber yaptı.
Bir kez daha ben yazıyorum, herkes de buyursun beni kaynak göstersin.
Gazeteci olan da bu işin peşine düşsün yazsın.
Altaylı, Habertürk binasında, sevgilisi olan Habertürk yazarı Serap Çil’i golf sopasıyla dövdürttü.
HEM DE HABERTÜRK BİNASININ İÇİNDE.
Çil ile ilişkisi ifşa olan Altaylı, kadını susturmak için, o zamanlar sağ kolu olan, Ajans Habertürk genel müdürü Ramazan Kurnaz’a Çil’i dövdürttü.
Sonra da Çil bana şantaj yapıyor diyerek, FETÖ’cü savcı ve polislerin desteğiyle Çil’i baskı altına aldı.
O dönem FETÖ’cü yargının yardımıyla Altaylı, Çil’e şantaj suçlamasıyla hüküm giydirdi.
Kadın yıllardır baskı altında, üzerindeki suçlamanın kalkması için mahkeme mahkeme dolaşıyor.
HABERTÜRK NEDİR, ALTAYLI KİMDİR DÖNÜN O ŞİDDETE UĞRAYAN KADINA SORUN.
Sarıkaya, Altaylı gibi isimleri ekranında barındıran Habertürk yönetimi yıllardır binasında bir kadına dayak atılmasının üzerini örtüyor.
Türk kamuoyu da bu ‘adamları’ bir halt zannediyor.
Muhalefetin safına yelken açan Altaylı utanmadan ara ara kadına şiddet yazıları yazıyor.
Kızından ve eşinden de utanmıyor.
TÜM KADIN ÖRGÜTLERİNE VE ÖZELLİKLE KADIN MESLEKTAŞLARA SESLENİYORUM.
VAR MI BU İŞİN PEŞİNE DÜŞECEK BİRİSİ?
Bu yaşı geçmiş, egolu, histerik erkeklerden medyamızın temizlenmesi hepimizin görevi.
KANAL D’NİN BAŞINA KİM GEÇECEK?
Sırdaşlar bu bol gerilimli ve rezalet içeren yazıma, medyamızdan bir kulisle son vereyim.
Çünkü biraz daha yazarsam, sinirden yorgun kalbim tekleyecek.
O kadar öfkeliyim…
Neyse…
Malumunuz Kanal D Genel Müdür Murat Saygı, bazı projelerin istenilen reytingi getirmemesi ve bazı akçeli işler nedeniyle görevden alındı.
O projelerden birinin de Ece Üner’in sunduğu Susma programı olduğunu daha önce yazmıştım.
O programın yayından kaldırılması kararlaştırıldı.
Şimdiiii keskin kulaklarıma gelene göre,
Kanal D’nin başına geçecek isim belli olmuş.
O kişi, CNN Türk program koordinatörü Yasemin Tüzemen.
Tüzemen’in ayrıca CNN Türk’le de yakından ilgileneceği, Demirören Medya TV Grup Başkanı Murat Yancı’nın sağ kolu olacağı iddia ediliyor.