04 Haz 2015 16:02 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:37

Güneri Civaoğlu kulislerdeki bomba iddiayı yazdı: "Demirtaş kızağa çekilebilir"

Milliyet yazarı Güneri Civaoğlu, HDP'nin barajı geçmesi halinde Selahattin Demirtaş'ın kızağa çekileceğini yazdı.

Milliyet yazarı Güneri Civaoğlu bugün köşesine bomba bir kulis söylentisini taşıdı. Civaoğlu, kulislerde HDP barajı geçerse Selahattin Demirtaş kızağa çekilir söylentisinin yayıldığını yazdı.

İşte çok konuşulacak o yazı:

Siyaset kulislerinde döndürülen / dolaştırılan söylenti şu:
“7 Haziran’da HDP barajı geçerse, İmralı’dan işaret gelir, Selahattin Demirtaş kızağa çekilir.”

Sonra?
“HDP, yeni anayasa, Başkanlık Sistemi, çözüm, Öcalan’ın durumu gibi konularda AK Parti’ye Meclis’te oy desteği verir.”
Daha ileri kehanetler de var.
“AK Parti tek başına iktidar olacak sayıda milletvekili çıkaramasa bile, HDP’nin dışarıdan desteğiyle 1 yıl içinde erken seçimlere gidilebilir.”
........................
“Bu böyledir” denemez.
Ama...
Siyasette “olmaz” diye bir şey de yoktur.
Kısacası...
Siyasette her şey mümkündür.
O nedenle “fantezi” ya da “olasılık...”
Gene de “kelimelerle düşünmekte, irdelemekte” sakınca yok.
........................
Abdullah Öcalan bir hareketi yaratan ve bu noktaya getiren kişidir.
Liderliğin tabiatında “ikinci isme yer olmaz.”
Hele Öcalan İmralı’da siyaseten elleri kolları -neredeyse- bağlıyken tabanının yeni bir lider yükseltmesi -doğaldır ki- içine sinmez.
Daha önce Leyla Zana sivrilmişti.
O kadar ki ona “Nobel Barış Ödülü” bile yakıştırılıyordu.
Sonra ne oldu?
Leyla Zana’nın bugün ağırlığı/etkinliği konuşuluyor mu?
Eski Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir...
Diyarbakır onun döneminde bir çekim merkezi haline gelmişti.
Yurtdışından gelen siyasetçiler, Ankara’daki yabancı büyükelçiler Diyarbakır’a gitmeyi bir “ritüel” olarak görüyordu.
Zana için yönelttiğim soruyu Baydemir için de tekrarlayayım.
“Baydemir’in etkinliği/ ağırlığı artık konuşuluyor mu?”
........................
Bu örnekler “Demirtaş’ın da HDP baraja takılsa da barajı aşsa da İmralı’dan çizik yiyeceğine” dayanak yapılmakta.

Peki Öcalan bunu yapabilecek kadar “olaya hakim” mi?

Öcalan hâlâ bir “simge...”

Onun doğum günü kutlamaları sırasında yolu Halfeti’ye düşen bir dostumun anlattığı görüntüler, Öcalan faktörünün hâlâ -dikkate alınması gereken ölçüde- “belirleyici” olduğunun ciddi işareti.
Fakat...

Bu kez “Demirtaş olayı” hayli farklı.

Özellikle HDP barajı geçerse ve 50-70 arası milletvekiliyle Meclis’e girerse...İzmir, İstanbul gibi bazı büyükşehirlerden de milletvekili çıkarırsa... Kilitlenen siyasette “anahtar” olursa...
Bunlar Türkiye ve dünya kamuoyunda Demirtaş’ın ağırlığını hayli yukarılara çeker.
Hele...
HDP’nin “Türkiye partisi” olmak yolunda aldığı mesafe...
Kürt oylarına neredeyse yaklaşan sayıda diğer etnisetelerden, açıkçası Türklerden oy alması Demirtaş’ı farklı konuma taşır.
Kolay lokma olmaz.
Ama...
Nereye kadar?
Öcalan’la karşı karşıya gelirse tutunması çok zor.
Zaten, Demirtaş’ın da işi böyle bir “karşı karşıya gelmeye” götüreceğini sanmak siyaseti okuyamamak engellisi olmayı gerektirir.
Ayrıca...
Bütün bunlar siyaset kulisinde çevrilen “söylentiler...”
Gerçekliği de kuşkulu.