Güner Özkul, babası Münir Özkul'un sağlık durumunu anlattı!
Münir Özkul'un kızı Güner Özkul, Renkli Sayfalar programına telefonla bağlandı.
Uzun yıllardır ekrandan uzak olan ve tedavisi yatağa bağlı olarak
devam eden usta oyuncu Münir Özkul'un kızı Güner Özkul, Renkli
Sayfalar programına telefonla bağlandı."Haldun Dormen'in Kenan Işık
hakkındaki sözlerini anlaşılabilir buluyorum" diyen Güner Özkul,
babasının sağlık durumunu da canlı yayında anlattı.
İşte Güner Özkul'un açıklamaları:
"HASTA YAKINLARIYLA EMPATİ KURMAK LAZIM"
-Haldun Dormen, Kenan Işık kendisi bilseydi, seçme hakkı olsaydı
'böyle yaşamak ister miydi' diye bir şekilde empati kurmak istiyor
olabilir. Haldun Bey'in burada atladığı şey hasta yakınlarıyle
empati kurmak. Hasta yakınları, kendi vicdanlarını rahatlatmak için
olsun, hastaya olan bağlılıklarından dolayı olsun ellerinden geleni
yapmış olmayı isterler. Bu konudaki en ufak bir şüphe onları çok
üzer.
- Ebeveyn kaybeden eşim dostum ve yakınlarım bana 'onun nefes
aldığını bil bu sana yeter. İnan bana giderse çok üzülürsün'
diyorlar. Dolayısıyla biz hasta yakınları olarak hiç bir şeyi
atlamamış, elimizden geleni yapmış olmak istiyoruz.
"KENDİ SESİNE YABANCILAŞTI"
- Babamınki tam olarak bitkisel hayat değil. Bir süreç içinde bu
noktaya gelindi. Belki Kenan Işık için geri dönüş olabilir. Tamamen
eskisi kadar olmasa bile... Evet beynin bir kısmı harap oluyor bu
süreçte. Beynin işlev gören kısımları, göremeyen kısımlarının
görevlerini de üstleniyor olabilir. Eğer bir gün bir geri dönüş
olursa bunu gözlemleme şansları da olabilir. Çünkü Kenan Işık'ın ki
bir süreç içinde gelişmiş bir rahatsızlık değil. Bir kaza sonucu
aniden bu duruma düştü. Bu süreçten nasıl dönülür ya da dönülür mü
belki zaman gösterir. Ancak babamınki öyle değildi. Babam yatağa
bağlandığında bilinci açıktı.Zaman içinde artık daha az fonksiyonel
ola ola sonunda bir gün hiç iletişime geçemez oldu.
- Gırtlağına solunum için trakestomi yapıldığında oraya ses için
bir kanül takıldığında kendi sesine yabancılaştı. Neticede artık 91
yaşında ve yaşlılık da söz konusu. Bu süreci yavaş yavaş biz de
izleyeceğiz.
"BABAMIN KULAĞINA FISILDAYIP 'HADİ GİT ARTIK'
DİYEMEM"
- Stüdyoya geliyorum, dublaj yapıyorum babamı tanıyan, babamla
çalışma şansına erişmiş insanlardan 'ya evladım böyle olmasa keşke
gitse' diyenler de var. Onların fikirlerine de saygı duyuyorum.
Ancak babamın kulağına fısıldayıp 'hadi git artık' diyecek halim de
yok.
"İSTER TAKDİR-İ İLAHİ DEYİN, İSTER VAKTİ
KERAHAT..."
- Bazal metabolizma kusursuz işliyor. Tansiyonunda bir şey yok,
böbreğinde bir şey yok, kalbinde bir şey yok... Tamamen yaşlılık
bunaması sonucu beyine oksijen gitmemesinden kaynaklı bir demans
durumu başladı. Gittikçe de bir ivme kazandı. Buna bağlı olarak
sinir sitemi gittikçe yıprandı. Metabolizması çalışan bir adama 'ya
artık vaktin doldu' demek bize düşen bir şey değil. İster takdir-i
İlahi deyin, ister vakti kerahat deyin... Eğer ki gitmesi
gerekiyorsa gider diye düşünüyorum ama biz yaşatmak için elimizden
geleni yapmalıyız.
"İNANMAZSAM DAYANMAK ZOR OLUR"
-Babamı ziyarete gittiğimde artık çok fazla konuşmuyorum. Çünkü
fazla bir reaksiyon alamıyorum. bizi konuşurken dinlediğini
düşünüyorum. Geçen hafta sonu kızımla oradaydık, bizimle konuşmaya
çalıştı. Seslendi ama çok fazla reaksiyon alamadık. Eskiden
gözündeki hareketleri çok fazla takip edebiliyorduk, artık gözünde
de katarakt olduğu için bu da zorlaştı. Görüş de azaldı. Çok
yakınına giderseniz sizi görebiliyor. bizi duyduğuna inanmak
istiyorum, eğer inanmazsam buna dayanmak zor olur.