17 Haz 2009 09:49 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:47

"GÜNDEME BOMBA GİBİ DÜŞEN BİR HABERDEN SONRA..." ZAHİT AKMAN'DAN 'SAHTE BELGE' SUÇLAMASINA YANIT GELDİ!..

RTÜK Başkanı Zahit Akman, hakkında ortaya atılan sahte belge suçlamasına ilişkin açıklama yaptı. Akman, iddiaların zamanlamasına dikkat çekti.

RTÜK Başkanı Zahit Akman, dün CNN TÜRK'ün verdiği, Almanya'ya girişine ilişkin bir yasağı olmadığını gösteren belgenin orijinal olmadığı ve üzerinde tahrifat yapılmış olduğu yönündeki haberin doğru olmadığını savunu. Akman'ın, avukatı Hakan Yıldız aracılığıyla yaptığı açıklama şöyle:


"16.06.2009 tarihinde bazı basın yayın organlarında; [Main - Taunus - Kreis Kaymakamlığı Yabancılar Dairesi tarafından müvekkil hakkında düzenlenen ve müvekkil tarafından kamuoyu ile paylaşılan yazının orijinal olmadığı] şeklinde bazı iddialara yer verilmiştir.


Sözü edilen belge; müvekkil hakkında Almanya´da yürütüldüğü belirtilen, Deniz Feneri e.V. konulu soruşturma kapsamında, hakkında Almanya´ya giriş yasağı olduğu iddiasıyla, basında yer alan bir yazı üzerine müvekkilin avukatlarına Alman makamlarından e-mail ortamında gönderilmiştir.


Müvekkil; söz konusu mailin [hakkında Almanya İkamet Yasası´nın 11. Maddesi gereğince yurt içine giriş yasağı olmadığı] yönündeki kısmını kamuoyu ile paylaşmıştır. Müvekkil, e-mailin devamında yer alan bir kısmı ise; söz konusu iddiayı doğrudan ilgilendirmediğinden ve özel hayatına ilişkin olduğundan şahsında mahfuz tutmuştur. Paylaşılmayan kısmın içeriğinde özetle; halen yürütülmekte olan soruşturma nedeniyle müvekkilin ülkeye giriş yaparken Yabancılar Polisi ile irtibata geçmesinin istenildiği anlaşılmaktadır.


Kaldı ki müvekkil; Şubat - 2009´da sırasıyla Paris, Brüksel, Rotterdam, Amsterdam´a gitmiş, Alman makamlarının kararlarının geçerli olduğu Schengen kapsamında olan bu şehirlerde, herhangi bir hukuki problem yaşamamıştır.


Bugün medyada yer alan iddiaların aksine evrakta tahrifat şeklinde bir eylem yoktur. Olay müvekkilin; özel hayatına ilişkin bir e-mailin sadece bir kısmını kamuoyu ile paylaşmasından ibarettir. Anayasamızın m. 12 vd hükümleri gereğince hiçbir kimse; özel hayatı ile ilgili bilgileri veya kendisi hakkındaki verileri paylaşmaya zorlanamaz. Müvekkilin söz konusu iddia ile ilgili bir suça konu eylemi olmadığı gibi gerektiğinde veremeyeceği bir hesabı da yoktur.


Ayrıca söz konusu e-mailin halen ülkemizde devam eden Savcılık soruşturmasını ilgilendiren bir yönü de olmadığı gibi bu e-maile dayanarak mahkemelerin yanıltıldığı iddiası ise gerçek dışıdır. Söz konusu e-mailin kamuoyu ile paylaşılmayan kısmının, alındığı belirtilen tekzip kararı ile doğrudan veya dolaylı bir ilgisi de yoktur.


Bu haberle ilgili diğer bir husus ise; tarafımızca müvekkilin Almanya´daki avukatlarının suçlandığı iddiası olup, ilgili meslektaşlarımızın suçlanması söz konusu değildir.


Tüm bu hususlarla birlikte gerçek dışı bu iddianın bugüne kadar bekletilip 12.06.2009 tarihli Taraf Gazetesi´nde yer alan ve gündeme bomba gibi düşen bir haberden hemen sonra gündeme getirilmesi oldukça manidardır.


Kamuoyuna saygı ile duyurulur."