- Ekrandaki ve sosyal medyadaki güzellik baskısı için ne diyeceksiniz?
Güzellik baskısını biz mi bu kadar büyüttük acaba? Güzellik diye bir şey kalmadı, herkes fotoşoplu, filtreli ve estetikli. Ben bunlara karşıyım, gencecik kızların, hatta erkeklerin de bu kadar çok kendileri dışında biri gibi olmalarından endişe duyuyorum. Belki insanlar beni yargılayacak, bilmiyorum. Ama ben gördüklerimi ve hissettiklerimi paylaşıyorum.
-Birlikte çalışmaktan en keyif aldığın partnerin kim oldu şimdiye kadar?
Hep iyi partnerlerim oldu. Çok şanslıyım. Bülent Ünal mesela, Berk ile çok iyi anlaşıyoruz. Modum düşük olduğu zaman beni yükseltmeye çalışıyor.
-En büyük pişmanlığın nedir?
İnsanlara çok güveniyorum. Bundan da pişman olup tekrar yaptığım oldu. Bence artık bir ders almalıyım. İnsanlara çok güveniyorum.
-Türkiye'ye ilk geldiğinde seni en çok zorlayan şey ne oldu?
Çok çabuk ayak uydurdum aslında buraya. Dil konusunda çok zorlandım. Çok çalışmam gerekiyordu. Aile arasında Türkçe konuşuyorduk ama bizim Türkçe çok farklı. Daha çok Trakya Türkçesi gibi. O yüzden burada hele ki ekranda kabul edilebilir bir şey değil. O yüzden Türkçe beni biraz zorladı.