Gülse Birsel'den olay başörtüsü yazısı:Git patlat o kafayı şimdi!
Ortaöğretimde başörtü kullanımı tartışmalarına "Git patlat o kafayı şimdi" başlıklı bugünkü yazısıyla katılan Hürriyet yazarı Gülse Birsel, eğitim sisteminin kız öğrencilerin durumuna indirgendiğini yazdı.
"Kızların kafalarıyla ilgili herkesin söyleyeceği ne çok laf varmış
arkadaş? Nasıl kafaya takılmışsa bu konu, yıllardır bitmedi" diye
yazısına başlayan Birsel, tartışmalara gelişmeler 'Şaşırıyor
musunuz? Yoo' yorumunda bulundu.
SAÇINI BOYATAMAZ AMA...
Gülse Birsel'in yazısından öne çıkan bölümler
şöyle:
"Halihazırda kız öğrencilerin saçını boyaması, röfle yaptırması
yasak. Başörtüsü takması ise özgürlük olduğu için serbest! "Ailenin
kararıdır" deniyor. Katılıyorum. Ancak anladığım kadarıyla kızların
saç rengini değiştirip değiştirememesi ailenin değil, devletin
kararı!
Şaşırıyor muyuz? Yoo.
Senelerdir Milli Eğitim'in önemli bir ayağı kızlann kafası üzerine
inşa edilir! Eğitimin siyasi yaklaşımını her dönem kız öğrencilerin
saç tuvaletine göz atarak çıkarabiliriz.
Şimdi niye değişsin ki?
Biz öğrenciyken başörtüsü de yasaktı, saçları atkuyruğu yapmadan
serbest bırakmamız da. Her pazartesi okula girişte, her cuma
çıkışta, tek tek, saçlarımızın hangi modelde örüldüğü, toplandığı,
tarandığı, perçemlerdeki açık kumralların kuaför marifetiyle mi,
güneş ışığı sebebiyle mi meydana geldiği sıkı kontrolden
geçerdi.
Oysa hiçbir pazartesi veya hiçbir cuma, bize tek tek "Bu hafta
hangi kitapları okudunuz, bir tiyatroya, müzeye, sergiye, konsere,
gittiniz mi, bir fizik, kimya deneyi gördünüz mü, seyahat ettiniz
mi, derslerle ilgili ek bir bilgi araştırdınız mı" diye soran
olmadı. Kafamızın görünüm olarak kurallara uyması, bunun
denetlenmesi daha mühimdi sanırım.
NEYİN KAFASI BU?
Kafa aynı kafa. Eğitimde gündem yine çook önemli bir OECD'nin
Öğrenci Değerlendirme Programı nın araştırmasından o çıkıyor. Türk
öğrenciler fen bilimleri, matematik ve okuduğunu anlama konularında
65 ülke arasında 40'lı sıralarda.
Konu: İmam hatiplerde zaten başörtüsü takılıyormuş, bazı öğrenciler
düz liselerde din derslerinde de takıyorlarmış, fiili olarak
yaşanan bu durumun yönetmelikle düzenlenmesi, gereksinim haline
gelmiş filan.
Fiili olarak genç kızların kafa bölgesinde yaşanan başka bir durumu
söyleyeyim mi?
Son 3 yılda 130 bin kız çocuğunun kafasına duvak takıldı! Yani:
Ailenin 14 yaşındaki kız çocuğunu 50 yaşında adamla evlendirme
hakkı var, ama aynı kızın okula saçına röfle yaptırıp gitmesi,
ailesi izin verse de, devlet tarafından yasaklanmış! Başka bir
"kafa" konusu.
Son on yılda kadın cinayetleri yüzde 1400 arttı. Yani kocaları,
sevgilileri, akrabaları, bazen abi, hatta baba, bu kadınların
kafasına sıktı! Ve artık rahmetlilerin başörtüsü, atkuyruğu, saç
boyası ve bu tercihlerine aile mi devlet mi karar versin gibi bir
meseleleri kalmadı.
Bazı kafaların değişmesi lazım ama genç kızlarınkinin değil! Ben
ülkenin iyi okullarında okudum, ama o zaman eğitimin durumu bayağı
kötüydü! Şu an? Belki daha berbat.
TİTRERİM MÜCRİM GİBİ BAKTIKÇA İSTİKBALİME
Türkiye'den yıllardır çok az bilimadamı çıkıyor. İcat yok.
Yenilik yok. Sanayi geriliyor. İşsizlik diz boyu ama sanayiciler
yetişmiş eleman bile bulamıyor! Hiçbir değer yaratamıyoruz. Kupon
araziler bittiğinde ne yapacağız?
Kız öğrencilerin saçlarını kırmızıya boyaması, kazıtması,
başörtüsü, fötr şapka veya naylon torba takması beni zerre kadar
ilgilendirmiyor! Ama eğitimin kalitesizliği yüzünden geleceğimiz
tehlikede. Ufukta bilgisiz ve mesleksiz genç yığınlarının bizi
sürüklediği yoksul ve geri kalmış bir karanlık görünüyor.
"Cumhuriyet in ilk yıllarındaki bir ortaokul mezununun yanında,
bugünün üniversite öğrencisi kara cahildir" denir ya hep! O yokluk
döneminde, hâlâ en iyi eğitimi veren üniversitelerin, sanat ve
bilim kurumlarının kurulması, buraların insan yetiştirmesi için
yurtdışından getirtilen hocalar, ayrılan enerji ve kaynak, o günün
öncelik sırasındaki doğru bakışı gösteriyor.
Kanımca şu an Türkiye'nin en vahim problemi, İlber Hoca gibi
konuşmak pahasına, cahilliktir! Bu durumu değiştirmeye, detayları
ve toplum mühendisliğini bırakıp "iyi ve bilimsel eğitime" acilen
kafa patlatmak lazım.
Yoksa bu kafa elimizde patlayacak!