07 Mayıs 2008 17:01
Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:05
"GÖLGE ETME BAŞKA İHSAN İSTEMEZ!..." REHA MUHTAR HINCAL ULUÇ'A NASIL BİR MESAJ YOLLADI?... İŞTE TARTIŞILACAK MESAJ!...
'Siyah Çanta' polemiğini ortaya atan Hıncal Uluç'a ilk cevap fanatik Beşiktaşlı Reha Muhtar'dan geldi.
Galatasaray´ın bu sene sana ihtiyacı yok Hıncal Abi
Girne Amerikan Üniversitesi´nin kurucusu Memduh Erdal´ın müzeyi andıran odasına girdiğimde, zaten anladım başıma gelecekleri...
Odada bütün hocalarla, rektör ve yardımcılarıyla ilk ve en uzun sohbet konusu Galatasaray´ın şampiyonluğuna ramak kalan son hafta maçlarıydı...
Memduh Erdal koyu bir Galatasaraylı...
Onun tavrından anladım ki meydanda beni Galatasaraylılar bekliyor...
Soracaklar, cevap isteyecekler...
***
Bahar şenliklerinin yapıldığı yere gittim ki bir de ne göreyim, Fenerbahçe, Trabzon, Beşiktaş ve Galatasaray stantları yan yana...
Gençler kendi kulüplerinin tişörtlerini formalarını satıyor, eğleniyor, geyik yapıyorlar...
İstanbul´da yüzlerce polisin ayırdığı taraftarlar yok burada...
Kulübünü ölesiye seven gençler var ama birer metre arayla stant açmışlar...
Girne Amerikan Üniversitesi´nin Beşiktaşlıları davullarla karşıladılar beni...
Bir kaşkol hediye ettiler, ben de gittim çok güzel bir tişört aldım stanttan...
***
Fenerbahçeliler stantta bana hoşgeldiniz dedi, moralleri bozuktu futbol geyiğine rağbet etmediler...
Galasaraylılar, formalarıyla hazır ve nazırdılar...
Sorular birbirini kovaladı...
Ama onlara verdiğim bir cevabı buraya aktarmakta yarar görürüm.
"Hep denir ki futbol bir sistem işidir... Disiplinli olmak gerekir... Yönetim, teknik kadro, takım, seyirci bir bütün olmalı... Başarı ancak o zaman gelir..." dedim ve ekledim:
"Galatasaray bu ezberi ve bu klişeyi bozan takımdır... Bu kulübün aynı yıl yönetimi değişti, başkanı değişti, teknik direktörü değişti ve takım iki çok güçlü rakibini geçip, şampiyonlukla buluştu... Seyirci hep aynı seyirci olduğuna göre, bunu başaran takımdır... Galatasaray takımının futbolcularını, futbolun ezberini bozdukları için ve herkesin inandığı ve papağan gibi tekrarladığı klişeyi yıktıkları için avuçlarınız patlarcasına alkışlamalısınız..."
***
Gerçek buydu...
Fenerbahçe gibi çok güçlü bir kadroyu, Beşiktaş gibi özellikle ikinci yarı Türkiye´nin en iyi forvetinin yer aldığı takımı geride bırakıp, teknik direktörsüz finişe yaklaşmak, futbolun ezberini bozmak demektir...
***
Futbol fanatikleri "totem yapmak" deyimini iyi bilir...
Kısaca, maç esnasında olacakları kendi takımının aleyhine tersten söyleyip, tersinden uğur yapmak demek "totem yapmak."
Artık bu Galatasaraylılar totem mi yapıyorlar ne, "daha şampiyon değiliz" deyip duruyorlar...
Zaten Hıncal Abi şimdiden başladı, "siyah çanta" rivayetlerine...
Hıncal Abi ben bildim bileli böyledir...
Sezon sonuna gelindiğinde, mutlaka Galatasaray´ın rakibine ya da hakeme yönelik bir şayia çıkartır...
***
Ya şampiyonluğun diğer adayının maçında "şike dedikodusu" vardır...
Ya o maçın hakeminde bir soru işareti vardır...
Ya da karşıdaki takıma "teşvik primi gönderildiği" söylenmektedir...
Hıncal Abi bu üç filmden birini mutlaka her sezon vizyona sokar...
Hatırlarım yıllar önce Beşiktaş, Gençlerbirliği ile İstanbul´da, Galatasaray da Ankaragücü´yle Ankara´da karşılaşacak...
İki takımın puanları eşit, Galatasaray averajda biraz daha önde...
Buna karşın Beşiktaş kendi sahasında, Galatasaray deplasma
Girne Amerikan Üniversitesi´nin kurucusu Memduh Erdal´ın müzeyi andıran odasına girdiğimde, zaten anladım başıma gelecekleri...
Odada bütün hocalarla, rektör ve yardımcılarıyla ilk ve en uzun sohbet konusu Galatasaray´ın şampiyonluğuna ramak kalan son hafta maçlarıydı...
Memduh Erdal koyu bir Galatasaraylı...
Onun tavrından anladım ki meydanda beni Galatasaraylılar bekliyor...
Soracaklar, cevap isteyecekler...
***
Bahar şenliklerinin yapıldığı yere gittim ki bir de ne göreyim, Fenerbahçe, Trabzon, Beşiktaş ve Galatasaray stantları yan yana...
Gençler kendi kulüplerinin tişörtlerini formalarını satıyor, eğleniyor, geyik yapıyorlar...
İstanbul´da yüzlerce polisin ayırdığı taraftarlar yok burada...
Kulübünü ölesiye seven gençler var ama birer metre arayla stant açmışlar...
Girne Amerikan Üniversitesi´nin Beşiktaşlıları davullarla karşıladılar beni...
Bir kaşkol hediye ettiler, ben de gittim çok güzel bir tişört aldım stanttan...
***
Fenerbahçeliler stantta bana hoşgeldiniz dedi, moralleri bozuktu futbol geyiğine rağbet etmediler...
Galasaraylılar, formalarıyla hazır ve nazırdılar...
Sorular birbirini kovaladı...
Ama onlara verdiğim bir cevabı buraya aktarmakta yarar görürüm.
"Hep denir ki futbol bir sistem işidir... Disiplinli olmak gerekir... Yönetim, teknik kadro, takım, seyirci bir bütün olmalı... Başarı ancak o zaman gelir..." dedim ve ekledim:
"Galatasaray bu ezberi ve bu klişeyi bozan takımdır... Bu kulübün aynı yıl yönetimi değişti, başkanı değişti, teknik direktörü değişti ve takım iki çok güçlü rakibini geçip, şampiyonlukla buluştu... Seyirci hep aynı seyirci olduğuna göre, bunu başaran takımdır... Galatasaray takımının futbolcularını, futbolun ezberini bozdukları için ve herkesin inandığı ve papağan gibi tekrarladığı klişeyi yıktıkları için avuçlarınız patlarcasına alkışlamalısınız..."
***
Gerçek buydu...
Fenerbahçe gibi çok güçlü bir kadroyu, Beşiktaş gibi özellikle ikinci yarı Türkiye´nin en iyi forvetinin yer aldığı takımı geride bırakıp, teknik direktörsüz finişe yaklaşmak, futbolun ezberini bozmak demektir...
***
Futbol fanatikleri "totem yapmak" deyimini iyi bilir...
Kısaca, maç esnasında olacakları kendi takımının aleyhine tersten söyleyip, tersinden uğur yapmak demek "totem yapmak."
Artık bu Galatasaraylılar totem mi yapıyorlar ne, "daha şampiyon değiliz" deyip duruyorlar...
Zaten Hıncal Abi şimdiden başladı, "siyah çanta" rivayetlerine...
Hıncal Abi ben bildim bileli böyledir...
Sezon sonuna gelindiğinde, mutlaka Galatasaray´ın rakibine ya da hakeme yönelik bir şayia çıkartır...
***
Ya şampiyonluğun diğer adayının maçında "şike dedikodusu" vardır...
Ya o maçın hakeminde bir soru işareti vardır...
Ya da karşıdaki takıma "teşvik primi gönderildiği" söylenmektedir...
Hıncal Abi bu üç filmden birini mutlaka her sezon vizyona sokar...
Hatırlarım yıllar önce Beşiktaş, Gençlerbirliği ile İstanbul´da, Galatasaray da Ankaragücü´yle Ankara´da karşılaşacak...
İki takımın puanları eşit, Galatasaray averajda biraz daha önde...
Buna karşın Beşiktaş kendi sahasında, Galatasaray deplasma