10 Ağu 2012 01:02 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:00

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI!

Underworld'ün yönetmeninden Colin Farrel ve Kate Beckinsale'i buluşturan temposu yüksek bilimkurgu-aksiyon "Gerçeğe Çağrı" sinemalarda...

Haftanın 6 filminden Mutluluğa Boya Beni’nin (Le Tableau) gösterimi Eylül’e ertelenince elimizde kalanlarla haftaya devam ediyoruz.

Artık sermayeden yiyen David Cronenberg’in son filmi Cosmopolis bakalım takipçilerini mutlu edebilecek mi? Ya da asla remake’i yapılmaması gereken Total Recall aksiyon sineması severlere keyifli anlar yaşatabilecek mi? Tatilden fırsat bulup basın gösterimlerine katılamadığım haftanın filmlerinin eleştirileri arkadaşım olan sinema yazarlarından geliyor. Bu haftalık böyle oldu, affedin lütfen…

Gerçeğe Çağrı / Total Recall / Bilim-Kurgu, Aksiyon / 121 dk

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI! - Resim : 1

Yönetmen: Len Wiseman

Oyuncular: Kate Beckinsale, Colin Farrell, Bryan Cranston, Jessica Biel, Bill Nighy, Ethan Hawke, John Cho, Steve Byers, Bokeem Woodbine, Will Yun Lee


Özet: Bir fabrika işçisi olan Quaid, güzel bir eşi olmasına rağmen, sahip olabileceği en güzel anıların, süper ajan olduğu bir hayattan anılara sahip olmak olduğunu düşünmektedir. Ancak, bir prosedür hatası yüzünden Quaid, aranan bir adam olur ve kendisini, Cohaagen emrindeki polis güçlerinden kaçarken bulur. Gerçekle hayal arasındaki çizgi iyice bulanıklaşır.

Bu hafta vizyona giren yeni Total Recall orijinal filme birçok gönderme yapan bir film. Konu benzer olmasına rağmen maceranın geçtiği yer artık Mars değil dünyanın kendisi…

Schwarzenegger’den sonra Colin Farrell’in çok zayıf kaldığını söylemeliyim. Zaten Farrell’in kendine has güven vermeyen bir havası var. Ona en iyi kötü karakterler oturuyor. Bence yanlış bir tercih... Orijinal filmde Sharon Stone’un canlandırdığı karakterin yerine oynayan Kate Beckinsale içinse çok farklı şeyler söyleyebiliriz. Kadın güzelliği ile kötülük normlarını muhteşem birleştiriyor Beckinsale. Hem çok güzel bir kadın, hem de bu filmdeki performansıyla zirveye oynuyor. Filmde Beckinsale, Quaid’in sahte eşini oynuyor. Aslında eşi rolünde Quaid’ın nöbetçiliğini yapıyor, o bir polis. Bir de asıl sevgili var. Bu direnişçi sevgiliyi Jessica Biel canlandırıyor. O sadece güzelliğiyle bu filme renk veriyor. Ne yazık ki oyunculuk olarak bir değeri yok performansının. Ve filmin asıl problemine gelelim. Yönetmen Len Wiseman, Kate Beckinsale’in gerçek hayattaki eşi ve Underworld filmlerinin yönetmeni. Filmin ucuz bir aksiyon filmi gibi görünmesine sebep olmuş. Kate Beckinsale’in canlandırdığı rol dışındaki hiçbir karakteri gizemli bir şekilde izleyiciye sunamamış.

Bence Total Recall tam bir yönetmenlik zafiyeti yaşıyor. Benim gibi bilimkurgu fanatiklerinin canını yakıyor bu film… (Serdar Akbıyık)

Kozmopolis / Cosmopolis / Dram / 108 dk

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI! - Resim : 2

Yönetmen: David Cronenberg

Oyuncular: Robert Pattinson, Samantha Morton, Jay Baruchel, Paul Giamatti, Kevin Durand, Juliette Binoche, Sarah Gadon, Mathieu Amalric, Emily Hampshire, Anna Hardwick


Özet: Eric Packer için hareketli bir gün. Erle Packer: bir milyoner, kısa süre önce büyük bir mirasa konmuş bir kadınla evlenmiş, kırk sekiz odalı bir evde yaşayan bir adam. Limuzininde oturmuş Manhattan’ın sokaklarından geçiyor, bir kaos şehri kaplamış, çünkü devlet başkanı o sırada oralarda... Bir yandan bir rapçinin cenazesi sokaklarda kendine geçit arıyor. Öbür yanda, küreselleşme karşıtı bir grup, Times Meydanı’nda hararetli bir protesto gösterisi düzenliyor. Eric Packer’ın korumaları diken üstünde, onun protestocuların ya da politik bir suikastın hedefi olmasından korkuyorlar. Oysa terk edilmiş bir binada önemsiz bir adam Eric’i bekliyor...

Don Delillo’nun 2003 tarihli romanından uyarlanan Cosmopolis öncelikle yoğun felsefi seanslarına davet ediyor izleyiciyi. Aslında arada söylediği önemli şeyler filmin gevezeliğinde kaybolarak sıkıcı bir terapiye dönüşüyor.

David Cronenberg’in ellerinden çıkınca ister istemez dikkat kesiliyoruz ama yönetmen tanıdığı bildiği toprakları terk etmek için inanılmaz bir istek içinde sanki. Son filmi Tehlikeli İlişki’de bir nebze aslına asılı kalmıştı ama burada iyice ipleri koparmış. Tabii kimse ondan ‘body horror’ tarzını devam ettirmesini beklemiyor ama bu kadar uzaklara düşmesi, üstelik o kadar başarılı olmayan filmlere imza atması ‘ne oluyor’ diye sordurtuyor tabii.

Filmin pek fazla tadı tuzu yok. Bir kere akıcı değil. Aslında ön planda ayan beyan dönen felsefik muhabbetler daha göz alıcı olabilirdi, filme daha fazla kulak vermemizi sağlayabilirdi ama aksine filmden uzaklaştırıyor bizi. Tabii yazar Don Delillo’nun cümlelerini birebir filme aktarmış Cronenberg. Yazıda pek fiyakalı duran bölümler filmde birazcık anlam kaybına uğramış, ister istemez. Aslında biraz daha akıcı bir anlatım sunsa, bir yönetmeni tarz değiştiriyor diye topa tutmayız. Zaten karakteri yakın zamanda izlediğimiz Shame / Utanç’ın Brandon’una benzetmiştir ya da benzecektir mutlaka birçok kişi. Cinsel haz da maddi doygunlukla elden kayan bir şey ne de olsa! Ama yine de filmin tadı felsefi muhabbetlerde değil, seks, protesto ve az da olsa şiddet de çıkıyor.

Cronenberg, sinemasını farklı bir yana kayan dünyanın gidişatına yakın tutmaya çalışıyor ama onun tarzının yerini pek bir şey tutamaz. Olmuyor beceremiyor işte bunu, tez zamanda eski tarzına dönmesi dileğiyle… (Banu Bozdemir)

Lanetli Ruh / Emergo / Korku, Gerilim / 80 dk

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI! - Resim : 3

Yönetmen: Carles Torrens

Oyuncular: Francesc Garrido, Fiona Glascott, Rick Gonzalez


Özet: Eşinin ölümünden sonra çocuklarıyla yeni bir eve taşınan Alan, evde yalnız olmadıklarına dair işaretler fark eder. Çocuklarının hayatından şüphe duymaya başlayan Alan, evde araştırma yapmaları için eve doğaüstü olaylarla ilgilenen bir ekip çağırır. Ekibin üç gün süren çalışmaları süresince tüyler ürpertici görüntüler ve gerçekler ortaya çıkacaktır.

İspanya yapımı Lanetli Ruh, ‘buluntu film’ (found footage) türünün izinden giden desteye eklenen yeni bir kart olarak yerini aldı. İngilizce çekilen film, daha çok Paranormal Activity serisine yakın duruyor.

Lanetli Ruh, 1984 doğumlu genç İspanyol yönetmen Carles Torrens’in ilk uzun metraj sinema filmi. Senaryo yazarı ise daha bilindik bir isim: Rodrigo Cortés. 1973 doğumlu Cortés, kısalarıyla ünlendikten sonra ilk uzun metrajı Concursante (The Contestant, 2007) isimli kara komediyi çekti. Sonrasında yönettiği, tamamı toprağın altına gömülü bir tabutun içinde geçen Toprak Altında (Buried, 2010) ile herkesin bildiği, bir sonraki işini merak ettiği bir sinemacı haline geldi. En son, başrolünde Sigourney Weaver, Robert De Niro ve Cillian Murphy gibi ünlü oyuncuların rol aldığı Medyum’u (Red Lights, 2012) yazıp yönetti. Lanetli Ruh’un senaryosunu ise Medyum’dan hemen önce kaleme aldı. Medyum ve Lanetli Ruh’un konuları arasındaki benzerlik göz önüne alınırsa, acaba Cortés, hazır parapsikoloji mevzusuyla ilgileniyorken, bu filmin senaryosunu da araya sıkıştırmış olabilir mi sorusu akla geliyor, ister istemez.

‘Parapsikolojiye Giriş’ dersi niteliğindeki bazı sahneler, gülüşmelere sebep olacak kadar komik. Örneğin, yeni bir deney için ortaya elektronik bir alet çıktığında, meraklı Benny hemen gelip “bu ne?” diye soruyor. Dr. Helzer ders kitaplarından çıkma sözlerle karmaşık aletin açıklamasını yapıyor ve Benny’ye “anladın mı?” diyor. Benny’nin “evet” cevabı ile seyirciye ‘bak dört yaşındaki çocuk anladı, sen anlamazsan ayıp artık’ mı denmek istiyor acaba? Ya da daireye gelen medyumun, ruhlar âlemi bizimkinden doksan santimetre yukarıdadır diyerek, sandalyesinin altına kalın telefon rehberleri koyup öyle seansa başlaması nedir? Amaç parapsikolojiye daha bir ciddiyet kazandırmak mı?

Lanetli Ruh, teknik açıdan benzer yöntemleri kullansa da, hikâyesini parapsikolojik temellere dayandırmaya çalıştığından, tekinsiz atmosfer yaratmada selefi Paranormal Activity kadar başarılı olamıyor. Gerçi finalde son bir ticari hamleyle köklerine dönmeyi deniyor ama pek etkileyici olamıyor. Hatta o finalin filmin bütününe zarar verdiği bile söylenebilir. Velhasıl Lanetli Ruh, sadece ‘buluntu film’ türü ile arası iyi olan izleyiciler için ilgi çekici olabilir. (Murat Kızılca)

Vikingler Efsanesi Thor / Legends of Valhalla: Thor / 75 dk

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI! - Resim : 4

Yönetmen: Óskar Jónasson

Orijinal seslendirme: Justin Gregg, Paul Tylak, Nicola Coughlan, Liz Lloyd, Alan Stanford, Emmett Scanlan, J. Drew Lucas, Mary Murray, Lesa Thurman, Gary Hetzler


Özet: Çekiçli yenilmez Thor’un animasyon versiyonu olan "Legends of Valhalla-Thor" adlı çizgi film, göklerdeki Tanrı babasından bir işaret olarak sihirli bir çekiç alan genç kahraman Thor’un güçlü ve kötü bir kraliçeye karşı mücadelesini anlatıyor. Kötü kraliçe dev canavarlardan oluşan ordusunu Thor’un kasabasını yerle bir etmeleri için görevlendirir. Genç kahramanın şimdi hayatta gerçekleştirmesi gereken bir amacı vardır.

Basın gösterimi yapılmadı.

İlk Aşkım / Ma Première Fois (First Love) / Aşk / 95 dk

GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI! - Resim : 5

Yönetmen: Marie-Castille Mention-Schaar

Oyuncular: Esther Comar, Martin Cannavo, Vincent Perez, Judith El Zein, Lilly-Fleur Pointeaux, Lolita Chammah, Anne Loiret, Xavier Maly, Philippe Ogouz, Jérôme Daran


Özet: Lise son sınıfa geçen ve üniversiteye hazırlanan 18 yaşındaki Sarah’nın dikkatini Zachary isimli asi bir genç çeker. Zachary 20 yaşında ama hala liseyi bitirmeye çalışan, yakışıklı ama bir o kadar da kural dışı bir gençtir. Başta birbirlerinden pek hoşlanmasalar da aralarında sıradışı bir çekim oluşacak ve birbirlerine tutkuyla aşık olacaklardır. Fakat Sarah’nın üniversite hayalleri ve Zachary’nin inatçı tutumu yüzünden okulla yaşadığı sorunlar birlikteliklerini zedelerken, ayrıca çok farklı ailelerden geliyor olmaları da ilişkilerinde engele yol açar. Ama iki genç yürek hayatlarında derin izler bırakacak tutkulu bir aşka kendilerini kaptırırlar.

Basın gösterimi yapılmadı.