GERÇEĞE DEĞİL AKSİYONA ÇAĞRI!
Underworld'ün yönetmeninden Colin Farrel ve Kate Beckinsale'i buluşturan temposu yüksek bilimkurgu-aksiyon "Gerçeğe Çağrı" sinemalarda...
Haftanın 6 filminden Mutluluğa Boya Beni’nin (Le Tableau)
gösterimi Eylül’e ertelenince elimizde kalanlarla haftaya devam
ediyoruz.
Artık sermayeden yiyen David Cronenberg’in son filmi Cosmopolis
bakalım takipçilerini mutlu edebilecek mi? Ya da asla remake’i
yapılmaması gereken Total Recall aksiyon sineması severlere keyifli
anlar yaşatabilecek mi? Tatilden fırsat bulup basın gösterimlerine
katılamadığım haftanın filmlerinin eleştirileri arkadaşım olan
sinema yazarlarından geliyor. Bu haftalık böyle oldu, affedin
lütfen…
Gerçeğe Çağrı / Total Recall / Bilim-Kurgu, Aksiyon /
121 dk
Yönetmen: Len Wiseman
Oyuncular: Kate Beckinsale, Colin Farrell, Bryan Cranston, Jessica
Biel, Bill Nighy, Ethan Hawke, John Cho, Steve Byers, Bokeem
Woodbine, Will Yun Lee
Özet: Bir fabrika işçisi olan Quaid, güzel bir eşi olmasına rağmen,
sahip olabileceği en güzel anıların, süper ajan olduğu bir hayattan
anılara sahip olmak olduğunu düşünmektedir. Ancak, bir prosedür
hatası yüzünden Quaid, aranan bir adam olur ve kendisini, Cohaagen
emrindeki polis güçlerinden kaçarken bulur. Gerçekle hayal
arasındaki çizgi iyice bulanıklaşır.
Bu hafta vizyona giren yeni Total Recall orijinal filme birçok
gönderme yapan bir film. Konu benzer olmasına rağmen maceranın
geçtiği yer artık Mars değil dünyanın kendisi…
Schwarzenegger’den sonra Colin Farrell’in çok zayıf kaldığını
söylemeliyim. Zaten Farrell’in kendine has güven vermeyen bir
havası var. Ona en iyi kötü karakterler oturuyor. Bence yanlış bir
tercih... Orijinal filmde Sharon Stone’un canlandırdığı karakterin
yerine oynayan Kate Beckinsale içinse çok farklı şeyler
söyleyebiliriz. Kadın güzelliği ile kötülük normlarını muhteşem
birleştiriyor Beckinsale. Hem çok güzel bir kadın, hem de bu
filmdeki performansıyla zirveye oynuyor. Filmde Beckinsale,
Quaid’in sahte eşini oynuyor. Aslında eşi rolünde Quaid’ın
nöbetçiliğini yapıyor, o bir polis. Bir de asıl sevgili var. Bu
direnişçi sevgiliyi Jessica Biel canlandırıyor. O sadece
güzelliğiyle bu filme renk veriyor. Ne yazık ki oyunculuk olarak
bir değeri yok performansının. Ve filmin asıl problemine gelelim.
Yönetmen Len Wiseman, Kate Beckinsale’in gerçek hayattaki eşi ve
Underworld filmlerinin yönetmeni. Filmin ucuz bir aksiyon filmi
gibi görünmesine sebep olmuş. Kate Beckinsale’in canlandırdığı rol
dışındaki hiçbir karakteri gizemli bir şekilde izleyiciye
sunamamış.
Bence Total Recall tam bir yönetmenlik zafiyeti yaşıyor. Benim gibi
bilimkurgu fanatiklerinin canını yakıyor bu film… (Serdar
Akbıyık)
Kozmopolis / Cosmopolis / Dram / 108 dk
Yönetmen: David Cronenberg
Oyuncular: Robert Pattinson, Samantha Morton, Jay Baruchel, Paul
Giamatti, Kevin Durand, Juliette Binoche, Sarah Gadon, Mathieu
Amalric, Emily Hampshire, Anna Hardwick
Özet: Eric Packer için hareketli bir gün. Erle Packer: bir
milyoner, kısa süre önce büyük bir mirasa konmuş bir kadınla
evlenmiş, kırk sekiz odalı bir evde yaşayan bir adam. Limuzininde
oturmuş Manhattan’ın sokaklarından geçiyor, bir kaos şehri
kaplamış, çünkü devlet başkanı o sırada oralarda... Bir yandan bir
rapçinin cenazesi sokaklarda kendine geçit arıyor. Öbür yanda,
küreselleşme karşıtı bir grup, Times Meydanı’nda hararetli bir
protesto gösterisi düzenliyor. Eric Packer’ın korumaları diken
üstünde, onun protestocuların ya da politik bir suikastın hedefi
olmasından korkuyorlar. Oysa terk edilmiş bir binada önemsiz bir
adam Eric’i bekliyor...
Don Delillo’nun 2003 tarihli romanından uyarlanan Cosmopolis
öncelikle yoğun felsefi seanslarına davet ediyor izleyiciyi.
Aslında arada söylediği önemli şeyler filmin gevezeliğinde
kaybolarak sıkıcı bir terapiye dönüşüyor.
David Cronenberg’in ellerinden çıkınca ister istemez dikkat
kesiliyoruz ama yönetmen tanıdığı bildiği toprakları terk etmek
için inanılmaz bir istek içinde sanki. Son filmi Tehlikeli
İlişki’de bir nebze aslına asılı kalmıştı ama burada iyice ipleri
koparmış. Tabii kimse ondan ‘body horror’ tarzını devam ettirmesini
beklemiyor ama bu kadar uzaklara düşmesi, üstelik o kadar başarılı
olmayan filmlere imza atması ‘ne oluyor’ diye sordurtuyor tabii.
Filmin pek fazla tadı tuzu yok. Bir kere akıcı değil. Aslında ön
planda ayan beyan dönen felsefik muhabbetler daha göz alıcı
olabilirdi, filme daha fazla kulak vermemizi sağlayabilirdi ama
aksine filmden uzaklaştırıyor bizi. Tabii yazar Don Delillo’nun
cümlelerini birebir filme aktarmış Cronenberg. Yazıda pek fiyakalı
duran bölümler filmde birazcık anlam kaybına uğramış, ister
istemez. Aslında biraz daha akıcı bir anlatım sunsa, bir yönetmeni
tarz değiştiriyor diye topa tutmayız. Zaten karakteri yakın zamanda
izlediğimiz Shame / Utanç’ın Brandon’una benzetmiştir ya da
benzecektir mutlaka birçok kişi. Cinsel haz da maddi doygunlukla
elden kayan bir şey ne de olsa! Ama yine de filmin tadı felsefi
muhabbetlerde değil, seks, protesto ve az da olsa şiddet de
çıkıyor.
Cronenberg, sinemasını farklı bir yana kayan dünyanın gidişatına
yakın tutmaya çalışıyor ama onun tarzının yerini pek bir şey
tutamaz. Olmuyor beceremiyor işte bunu, tez zamanda eski tarzına
dönmesi dileğiyle… (Banu Bozdemir)
Lanetli Ruh / Emergo / Korku, Gerilim / 80 dk
Yönetmen: Carles Torrens
Oyuncular: Francesc Garrido, Fiona Glascott, Rick
Gonzalez
Özet: Eşinin ölümünden sonra çocuklarıyla yeni bir eve taşınan
Alan, evde yalnız olmadıklarına dair işaretler fark eder.
Çocuklarının hayatından şüphe duymaya başlayan Alan, evde araştırma
yapmaları için eve doğaüstü olaylarla ilgilenen bir ekip çağırır.
Ekibin üç gün süren çalışmaları süresince tüyler ürpertici
görüntüler ve gerçekler ortaya çıkacaktır.
İspanya yapımı Lanetli Ruh, ‘buluntu film’ (found footage) türünün
izinden giden desteye eklenen yeni bir kart olarak yerini aldı.
İngilizce çekilen film, daha çok Paranormal Activity serisine yakın
duruyor.
Lanetli Ruh, 1984 doğumlu genç İspanyol yönetmen Carles Torrens’in
ilk uzun metraj sinema filmi. Senaryo yazarı ise daha bilindik bir
isim: Rodrigo Cortés. 1973 doğumlu Cortés, kısalarıyla ünlendikten
sonra ilk uzun metrajı Concursante (The Contestant, 2007) isimli
kara komediyi çekti. Sonrasında yönettiği, tamamı toprağın altına
gömülü bir tabutun içinde geçen Toprak Altında (Buried, 2010) ile
herkesin bildiği, bir sonraki işini merak ettiği bir sinemacı
haline geldi. En son, başrolünde Sigourney Weaver, Robert De Niro
ve Cillian Murphy gibi ünlü oyuncuların rol aldığı Medyum’u (Red
Lights, 2012) yazıp yönetti. Lanetli Ruh’un senaryosunu ise
Medyum’dan hemen önce kaleme aldı. Medyum ve Lanetli Ruh’un
konuları arasındaki benzerlik göz önüne alınırsa, acaba Cortés,
hazır parapsikoloji mevzusuyla ilgileniyorken, bu filmin
senaryosunu da araya sıkıştırmış olabilir mi sorusu akla geliyor,
ister istemez.
‘Parapsikolojiye Giriş’ dersi niteliğindeki bazı sahneler,
gülüşmelere sebep olacak kadar komik. Örneğin, yeni bir deney için
ortaya elektronik bir alet çıktığında, meraklı Benny hemen gelip
“bu ne?” diye soruyor. Dr. Helzer ders kitaplarından çıkma sözlerle
karmaşık aletin açıklamasını yapıyor ve Benny’ye “anladın mı?”
diyor. Benny’nin “evet” cevabı ile seyirciye ‘bak dört yaşındaki
çocuk anladı, sen anlamazsan ayıp artık’ mı denmek istiyor acaba?
Ya da daireye gelen medyumun, ruhlar âlemi bizimkinden doksan
santimetre yukarıdadır diyerek, sandalyesinin altına kalın telefon
rehberleri koyup öyle seansa başlaması nedir? Amaç parapsikolojiye
daha bir ciddiyet kazandırmak mı?
Lanetli Ruh, teknik açıdan benzer yöntemleri kullansa da,
hikâyesini parapsikolojik temellere dayandırmaya çalıştığından,
tekinsiz atmosfer yaratmada selefi Paranormal Activity kadar
başarılı olamıyor. Gerçi finalde son bir ticari hamleyle köklerine
dönmeyi deniyor ama pek etkileyici olamıyor. Hatta o finalin filmin
bütününe zarar verdiği bile söylenebilir. Velhasıl Lanetli Ruh,
sadece ‘buluntu film’ türü ile arası iyi olan izleyiciler için ilgi
çekici olabilir. (Murat Kızılca)
Vikingler Efsanesi Thor / Legends of Valhalla: Thor / 75
dk
Yönetmen: Óskar Jónasson
Orijinal seslendirme: Justin Gregg, Paul Tylak, Nicola Coughlan,
Liz Lloyd, Alan Stanford, Emmett Scanlan, J. Drew Lucas, Mary
Murray, Lesa Thurman, Gary Hetzler
Özet: Çekiçli yenilmez Thor’un animasyon versiyonu olan
"Legends of Valhalla-Thor" adlı çizgi film, göklerdeki Tanrı
babasından bir işaret olarak sihirli bir çekiç alan genç kahraman
Thor’un güçlü ve kötü bir kraliçeye karşı mücadelesini anlatıyor.
Kötü kraliçe dev canavarlardan oluşan ordusunu Thor’un kasabasını
yerle bir etmeleri için görevlendirir. Genç kahramanın şimdi
hayatta gerçekleştirmesi gereken bir amacı vardır.
Basın gösterimi yapılmadı.
İlk Aşkım / Ma Première Fois (First Love) / Aşk / 95
dk
Yönetmen: Marie-Castille Mention-Schaar
Oyuncular: Esther Comar, Martin Cannavo, Vincent Perez, Judith El
Zein, Lilly-Fleur Pointeaux, Lolita Chammah, Anne Loiret, Xavier
Maly, Philippe Ogouz, Jérôme Daran
Özet: Lise son sınıfa geçen ve üniversiteye hazırlanan 18 yaşındaki
Sarah’nın dikkatini Zachary isimli asi bir genç çeker. Zachary 20
yaşında ama hala liseyi bitirmeye çalışan, yakışıklı ama bir o
kadar da kural dışı bir gençtir. Başta birbirlerinden pek
hoşlanmasalar da aralarında sıradışı bir çekim oluşacak ve
birbirlerine tutkuyla aşık olacaklardır. Fakat Sarah’nın üniversite
hayalleri ve Zachary’nin inatçı tutumu yüzünden okulla yaşadığı
sorunlar birlikteliklerini zedelerken, ayrıca çok farklı ailelerden
geliyor olmaları da ilişkilerinde engele yol açar. Ama iki genç
yürek hayatlarında derin izler bırakacak tutkulu bir aşka
kendilerini kaptırırlar.
Basın gösterimi yapılmadı.