Gazetecilerden tutuklu meslektaşları için eylem: Basın öne eğilmesin
Türkiye Gazeteciler Sendikası, tutuklu gazeteciler serbest kalması için eylem yaptı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) tarafından tutuklu
gazetecilerin serbest bırakılması için Galatasaray Lisesi önünde
bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına Tutuklu bulunan
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün eşi Aslı Gül ile
Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın eşi Şule Karaca da
katıldı.
Eylemde, "Özgür basın susturulamaz", "Medya meydanda",
"Gerçekler saklanmaz", "Gazetecilik hapsedilemez" yazılı
pankartları açıldı. Eyleme tutuklu gazetecilerin arkadaşları ve
meslektaşlarının yanı sıra CHP Milletvekilleri Eren Erdem, Barış
Yarkadaş, Ali Şeker de destek verdi.
Galatasaray Meydanı'nda basın özgürlüğü için toplandıklarını
söyleyen Gül, "Erdem Gül ve Can Dündar basın özgürlüğünü halkın
haber alma hakkından yana kullandıkları için özgürlüklerinden
oldular. Mesele sadece içeridekilerin özgürlüğü değil, mesele biraz
da dışarıdakiler için hakkaniyet, haysiyet ve hakikat meselesidir.
Bu meseleye ne kadar sahip çıkarsanız, bu toplumda huzur ve
demokrasi içinde yaşama şansımız olur" dedi.
HİDAYET KARACA'NIN EŞİ DE KATILDI
14 Aralık günü eşini Emniyet'e elleriyle teslim ettiğini söyleyen
Hidayet Karaca'nın eşi Şule Karaca ise sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kaçma şüphesi olmayan bir insanı aldılar. Silivri'de ta ki kapalı
görüşe kadar kendisini göremedik. Hidayet Bey'in yaptığı kendi
mesleğiydi. Gazetecilik mesleğiydi. Bir doktora 'neden ameliyat
yapamıyorsun' diyemediğimiz gibi bir gazeteciye de 'niye mesleğini
icra ediyorsun' diyemeyiz."
'BEYİNLERİMİZİ İŞGAL ETMEK İSTİYORLAR'
TGS Genel Başkanı Uğur Güç de bir konuşma yaparak, "Mesleğimiz,
iktidarın baskısı altında. Ağır saldırı altında yaşıyoruz maalesef.
2010 yılından beri 300'ün üzerinde gazeteci hapishanelere girip
çıktı. Bugün iktidar gazeteciliği yok etmek istiyor. Mesleğimizi
tamamen ortadan kaldırmak istiyorlar. Sadece AKP bültenleri
yayınlansın istiyorlar. Beyinlerimizi işgal etmek istiyorlar"
dedi.
'GAZETECİNİN HAPSE ATILMASI, TOPLUMUN HABER ALMA HAKKININ
ENGELLENMESİDİR'
CHP milletvekili Barış Yarkadaş "Bir gazetecinin cezaevinde
tutulması, sadece ve sadece bir gazetecinin cezaevine atılması
demek değildir. Bir gazetecinin demir parmaklıklar ardına atılması,
hapisle tehdit edilmesi o gazetenin reklam baskısıyla maliye
baskısıyla polis kıskacıyla susturulmaya çalışılması toplumun haber
alma hakkının engellenmesi demektir. Eğer toplum habere istediği
gibi özgürce ulaşamazsa, dünyada ne olup ne bittiğini algılayamazsa
doğru karar veremez. Bakın ülkemizin güneydoğusu alev alev yanıyor.
Türk askeri Başika'ya sokuluyor, Obama'dan gelen telefonla yeniden
geri gönderiliyor. Bunların ayrıntılarını, neler olup neler
bittiğini medyada okuyamıyoruz. Öğrenemiyoruz. Çünkü medya tamamen
baskı alınış, tehdit ediliyor ve artık korkularıyla hareket etmek
zorunda bırakılıyor." diye konuştu. Grup basın açıklamasının
ardından dağıldı.