01 Mayıs 2023 12:06 Son Güncelleme: 01 Mayıs 2023 12:22

Gazeteciler artık nefes alabilmek istiyor! 1 Mayıs'ta basın ne durumda?

Gazeteciler 1 Mayıs’ta meydana çıkan işçilerin, sendikaların haberini yapacak. Peki birer fikir işçisi olarak gazeteciler ne durumda? Gazeteciler Cemiyeti, bu tabloyu ortaya çıkarmak için 331 gazetecinin katılımıyla yaptığı araştırmayı yayınladı. Sonuçlar gazetecilerin çalışma yaşamında da ölüm kalım savaşı verdiğini gösterdi.

Türkiye’de gazeteciler açlık sınırında, asgari ücret ve altında maaşlarla görev yapmaya çalışıyor. Yüzde 38,1’i yani üçte birinden fazlası asgari ücret ve altında maaş alıyor, yüzde 82,2’si 10 bin TL altındaki ücretlerle geçinmeye çalışıyor. Gazeteciler işsiz kalma endişesiyle günlük yasal çalışma süresinin üzerinde çalışıyor. Günde 13 saati aşan mesailerle görev yapmak zorunda kalan gazetecilerin sadece yüzde 46,8’i yasal çalışma süresi olan 8 saat ve altında çalışıyor. İşsiz üniversite mezunları arasında ikinci en geniş grup ise gazetecilik mezunları. Sendika örgütlenmesinde de en gerideki grup. Türkiye’de sendikal örgütlenme düzeyi basın-gazetecilik işkolunda yüzde 11’in altında. Üstelik buna matbaa işçileri de dahil.

Gazeteciler Cemiyeti (Ankara) Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle yürüttüğü Demokrasi için Medya/ Medya için Demokrasi Projesi, 2022 yılı Medya İzleme Raporu’nu ve 2022 yılı Gazetecilerin Mesleki Memnuniyeti Araştırması’nı yayınladı. Araştırma raporu çok çarpıcı sonuçları ortaya koydu. Türkiye’de gazetecilerin mesleki memnuniyet düzeyini tespit eden en geniş katılımlı basın araştırması olan bu çalışmada gazetecilerin ücretlerinden çalışma saatlerine, basın kartı sahipliğinden mesleği sevip sevmeme veya gençlere tavsiye edip etmemeye kadar pek çok soru yöneltildi.

Kasım-Aralık 2022’de 331 gazetecinin katıldığı araştırmanın öne çıkan bulguları şöyle:

Gazetecilerin sadece üçte biri Basın İş Kanunu çerçevesinde çalıştırılıyor. Gazeteciler yoksulluk seviyesinde, asgari ücret ve altında maaşlarla görev yapmaya çalışıyor. Sıklıkla işsiz kalma ve yargılanma endişesi taşıyorlar. Gazeteciler şiddet, sansür ve otosansür ortamında günlük yasal çalışma süresinin üzerinde, yer yer 13 saati aşan mesailerle görev yapmak zorunda kalıyor. Gazetecilerin sadece yüzde 46,8’i yasal çalışma süresi olan 8 saat ve altında çalışıyor. Yüzde 38,1’i yani üçte birinden fazlası asgari ücret ve altında maaş alıyor. Gazetecilerin yüzde 82,2’si 10 bin TL altındaki ücretlerle geçinmeye çalışıyor.

Çalışma saatleri çıkarılan gazetecilerin önemli bir bölümünün 13 saatten fazla mesai yaptığı ortaya çıktı.

Bu koşullarda çalışan gazetecilerin patronları onları yasal sigortayla yani 212 olarak bilinen Basın İş Kanunu üzerinden mi çalıştırıyor? Gazeteciler bu soruyu da yanıtladı. Beşte biri bir medya kuruluşunda çalışmasına karşın 212’sinin yapılmadığını söyledi.

Peki gazetecilerin basın kartı var mı? Gazeteciler Cemiyetinin yıllık medya raporuna göre şu anda aktif basın kartı sayısı 17 bin 760. Ama Gazetecilerin yüzde 53,6’sının turkuaz (sarı) basın kartı yok, yüzde 7.6’sı başvuru sonucunu bekliyor.

Araştırmaya göre her beş gazeteciden üçü (yüzde 61,5) gazetecilik faaliyetlerinden ötürü tehditle karşılaştığını belirtiyor. Kadın gazeteciler yoğun biçimde ayrımcılığa uğruyor.

Yoksulluk seviyesinde ücretler, ağır çalışma şartları ve yüksek tehdit oranına karşın gazeteciler mesleklerini yapmaktan memnun mu? Sonuç şaşırtıcı, gazeteciler her şeye rağmen mesleklerini seviyor.

Araştırmaya katılan gazetecilerin beşte üçü (yüzde 61,9) gazeteci olmanın kendilerini mutlu ettiğini belirtti. Dörtte biri (yüzde 23,9) bu konuda kararsızlığını ifade ederken, onda birlik (yüzde 14,2) kesim ise meslekten mutlu olmadığını vurguladı. Kararsızların oranının yüksekliği ise yine ayrıca düşündürücü bulundu.

Gazetecilik yapmaktan dolayı mutlu olsalar da mesleğe inançlarını kaybediyorlar.

Peki yeniden meslek seçme şansları olsa yine gazeteci olmak isterler mi? Gazeteciler evet diyor. Gazetecilerin üçte ikisi (yüzde 65,8) seçme şansları olsa yine gazetecilik mesleğini seçeceğini söylüyor. Yine de her beş gazeteciden birinin, mümkün olsa bu mesleği yapmayacağını söylemesi dikkat çekiyor.

Araştırmanın ilginç bir sonucu burada ortaya çıkıyor. Bu yüksek oranlara karşın, gazetecilerin yarıya yakını (yüzde 47,7) bu mesleği tavsiye etmeyeceğini belirtirken, yaklaşık üçte biri (yüzde 30,1) bu konuda kararsızım diyor.

Araştırmayı yapan Dr. Çağrı Kaderoğlu Bulut “Gazetecilerin mesleklerine dönük olumlu tavırlarına, mesleği yeniden seçme arzularına ve gazeteci olmaktan duydukları mutluluğa karşın mesleği başkalarına tavsiye etmeme yönündeki tavırları oldukça dikkat çekicidir ve bunun nedenleri üzerinde önemle durulmalıdır” diyor.

Araştırmaya ve yıllık medya raporuna bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz: http://media4democracy.org/duyurular/