23 Ara 2013 16:09 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:50

Gazeteci örgütlerinden o karara ortak tepki!

Gazetecilerin Emniyet binasını girişinin yasaklanmasına gazeteci meslek örgütleri tepki gösterdi.

Ayrı ayrı açıklamalar yapan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İstanbul Şubesi, Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) ve Basın Konseyi uygulamanın basın özgürlüğü ihlali olduğunu söyledi.
Basın Konseyi: Demokrasilerde böylesi görülmedi
Gerçek demokrasilerde basının haber alma özgürlüğü kutsal bir haktır ve hiçbir koşulda engellenemez. Demokratik hakların askıya alındığı dönemlere özgü bu tarz sansür girişimleri, hiçbir zaman başarılı olamamıştır, bundan sora da olamayacaktır.
TGS: Hükümet gerçeklerin üstünü örtüyor
Yolsuzluk operasyonunda, bakan çocuklarının da tutuklanmasının ardından hükümet; polisleri, savcıları görevden almayı tercih etti. Gerçeklerin üstünü örtmeye çalıştı.
Hükümet, karşıtı olan tüm sesleri, baskı, zor ve tehdit ile susturmak istiyor. Gazeteciler olarak bu kuşatmanın karşısında örgütlü mücadelemizle duracağız.
TGC: Açıkça sansür
Alınan bu karar gazetecilerin halkın gerçekleri öğrenme ve bilgilenme hakkını engelleyen vahim bir karardır. Gazetecilere ‘bilgi almayacaksın, halka duyurmayacaksın’ direktifi verilmektedir. İktidar ‘hangi bilgiyi verirsem onu duyuracaksın, araştırıp bilgi alma hakkın yok’ demektedir. Demokrasinin var olduğu herhangi bir ülkede böyle bir uygulamanın olabileceği düşünülemez.
Sonuç itibariyle bu karar Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda temel hak ve özgürlükler içinde değerlendirilebilecek vatandaşın bilgi edinme hakkının sakatlanması anlamına gelmektedir. Basın özgürlüğüne açıkça müdahale ve sansürdür.
TGF: Böyle dönem yaşanmadı
Ülke gündeminin ‘hırsızlık’, ‘yolsuzluk’ gibi son derece ağır ithamlarla meşgul olduğu bugünlerde yayımlanan genelge son derece manidardır. Gazeteciler halkın bilgi edinme hakkı adına kamu yararına görev görmektedirler. Bu genelge toplumun bilgi edinme hakkını engellemek olduğu kadar, sansürcü bir uygulamadır. 12 Eylül döneminde bile gazeteciler böyle bir uygulamaya maruz kalmadı. Türkiye’de böyle bir dönem yaşanmadı.