"GAY DEĞİL ASEKSÜEL!" OLAY REKLAMIN KAHRAMANI İLK KEZ KONUŞTU!
Oyuncu ve şarkıcı Burçin Bildik, 118 33 reklamlarındaki 33 karakterine can verdi, bir anda dikkatleri -biraz da nefretleri- üzerine çekti.
İlk kez Hürriyet’e röportaj veren Bildik, gay’lerden gelen tepkileri yersiz bulduğunu söylüyor: “33’ün eşcinselleri temsil ettiği düşünülüyor. Oysa bu karakter cinsel tercihini açıklamıyor. Bundan rahatsız olmak gereksiz.”
118 33’ün ilk reklam yüzü Mustafa Keser’di...
- Çok enteresan değil mi? Mustafa Keser’li reklamı hiç izlemedim ama bu karakter ondan tamamen farklı, daha doğrusu kimseye benzemiyor. Kendine has bir adam.
33 diyorsunuz canlandırdığınız karaktere. 33 nasıl bir yoldan geçti, geçmişi nasıldı, ekranda ne yapmaya çalışıyor?
- 33, biraz tohuma kaçmış, kenarda köşede kalmış, pavyonlarda şarkı söylerken keşfedilmiş ve büyük bir görev aşkıyla işini yapmaya çalışan bir adam. Bu adamın cinsel kimliği de ön planda değil aslında, çünkü yok. Karakterin tek amacı ne olursa olsun ünlü olmak. Belli bir grubu yansıtma konusuna gelince; dediğim gibi bu karakterin cinselliği ön plana koyan bir durumu yok. Daha çok karikatürize bir karakter olduğu söylenebilir. Onun tüm amacı verilen işi layıkıyla yapmak. ışi büyük bir heyecanla yapıyor, nasıl yaparım da sevilirim diye düşünüyor ama kimi zaman itici oluyor. Biraz daha derinine bakarsak, 33’te hiçbir cinsellik yok zaten. Tamamen aseksüel. Onu kimse sahiplenmesin, bence ortada kalsın.
Bu karakteri canlandırmanız istendiğinde ilk ne düşündünüz?
- Kabul ettim. Önceki karakterlerin hep bir ağırlığı vardı, oysa bu tamamen pespaye ve sarsak bir adam.
33 EYLEMLERİNE DEVAM EDECEK
Sonunda 33’ün hayalleri gerçek oldu, artık çok ünlü biri...
- 33 başardı ama ben 22 yıllık meslek hayatımda başaramadım! Burçin olarak, onun yaptıklarını yapamam tabii. Ayrıca bunca zaman, ben medyatik olmak istemediğim için beni tanımadınız.
33’ten önceki süreçten söz eder misiniz? Neler yapıyordunuz?
- Kendime göre başarılı sayılabilecek işlere imza attım. Oyuncudan önce şarkıcıyım, Grek müzik yapıyorum.
Siz 33’ü itici buluyor musunuz peki?
- Hayır. Çünkü bu adam kendi halinde biri, kimseye zararı yok. Bir mesajı, kimseye saldırısı yok. Ona bu kadar saldırılmasına rağmen tek amacı numaranın reklamını yapmak.
Ama özellikle eşcinseller bu karakterden de reklamdan da nefret ediyor. Hatta yayından kaldırılmasını isteyenler var.
- İnsanlar bu karakteri bir zümreyle özdeşleştirmesin. Çünkü o durum, “33, eşcinselleri temsil ediyor”un bir kabulüdür bana göre. Oysa bu karakter kimseye cinsel tercihini açıklamıyor. Bundan rahatsız olmak gereksiz. Ayrıca bir zümreyi temsil ettiğine de inanmıyorum. O karakter kendi halinde şen şakrak bir adam. Hiçbir zümreye ait değil; yani ne öncüsü ne de sözcüsü. Bundan yola çıkarak kırılan grup da, o gruba saldırı düzenleyen insanlar da suçsuz. 33 eylemlerine devam edecek çünkü.
GICIK BİR ADAM AMA SEVİMLİLİĞİ DE VAR
Bu reklam serisi daha ne kadar devam edecek?
- Sıfır vade, ecel faiz! Böyle de gidecek. Bunu firma ve marka iletişim belirleyecektir.
Sizce 118 33 reklamları gerçekten başarılı mı?
- Biz de ilk seferde “ay ne gıcık” diye izledik. Ama ne kadar gıcık olsa da kendi içinde bir sevimliliği var. Reklam da başarılı. ınsanlar her ne kadar 33’ü sevmeseler de ihtiyaç duydukları anda akıllarına önce bu numara gelecek.
Daha önce de bir reklam filminde efemine bir kuaförü canlandırmıştınız. O zaman da benzer sıkıntılar yaşamış mıydınız?
- Evet. O zaman da ayağa kalkanlar oldu, ama o karakter de belli bir grubu ya da zümreyi temsil etmiyordu. “Kuaförler öyledir” imajı da yoktu reklamda, sadece o kuaför öyle. Biz Türk insanları olarak sıcak kanlıyız. Bir anda alevleniyor, sinirleniyor, seviyoruz.
BENİ SEVMEYEN ÖLSÜN AYOL!
33’e sorsak ne der bu yorumlar hakkında?
- Ay beni sevmeyen ölsün ayol. Çıkıp her şeyi anlatıyorum, anlamıyorlar valla. Beni çok seviyorlar. Adım var ayol, 33’üm ben. Ay nasıl sevimli, nasıl güzel. Benim arkadaşım var Nizamettin, her çıkışımda şıkır şıkır oynuyor.
BEĞENMEDİĞİMİZ HER ŞEYİ KUMA GÖMEMEYİZ
“Bu reklam artık yayından kalkmalı” diyenlere ne cevap vermek istersiniz?
- İnsanların “bu yasaklanmalı, kaybolmalı” demekten artık vazgeçmeleri gerek. Yasaklamak, ötekileşmesini istemek, bir an önce son bulmalı. Ben de sizin gibi yorumları okuyorum. Yasaklanmalı ve kaldırılmasını istiyorlar. Peki neden? Gerçek bir cevap verebilen yok. Beğenmediğimiz şeyleri kuma gömmemiz, onların kumun altında büyümediği anlamına gelmez!
Sinem Vural/Hürriyet