20 Haz 2014 17:58
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:20
Galatasaray'dan 'etik spor için boykot' kararı!
Fenerbahçe Ülker ile oynaması gereken final maçına çıkmayan sarı-kırmızılılarda yönetim, 'Etik spor için boykot' kararını uygulamaya soktu.
Başkan Ünal Aysal imzası ile yayımlanan, 'Etik spor için boykot' başlıklı açıklama şöyle:
"Türk spor tarihi açısından bir “milad” niteliği taşıyan '17 HAZİRAN DURUŞU'muzun esas gerekçelerinin kamuoyunca daha net olarak anlaşılabilmesi açısından, aşağıdaki açıklamayı yapmayı uygun gördüm.
Galatasaray , tarihinin her döneminde; adil rekabet, ahlaklı mücadele, etik sportif değerler konusunda Türk sporunun lokomotifi olmuş ve Türkiye 'yi uluslararası arenada gururla temsil etmiş bir kulüptür.
Vizyonu ve stratejisi itibariyle her zaman daha ileriyi, daha evrenseli hedeflemiş; başarıyı maç skorları ile değil, topluma kattığı olumlu değerler üzerinden tanımlamış öncü bir kurumdur. Bu nedenledir ki, Galatasaray tarihsel ve toplumsal sorumlulukları gereği; gerektiği zamanda, gereken duruşu sergilemekle yükümlüdür. Bu yükümlülüklerimiz, bugün olduğu gibi; zaman zaman kimi bedellerin göze alınmasını ve gündelik çıkarların hesap edilmeden adım atılmasını gerekli kılmaktadır.
Galatasaray, bugün, 109 yıldır gururla taşıdığı liderlik bayrağının gereği olarak ciddi bir fedakarlık yapmıştır.
'17 Haziran Duruşu'muz; Fenerbahçe Kulübü'nün, maalesef halen sürmekte olan yönetim anlayışının Türk sporunda yarattığı ağır hasar konusunda farkındalık yaratmak ve yetkili mercileri göreve davet etmek maksatlıdır. Özellikle şike sürecinden bu yana; Fenerbahçe yönetiminin gerek devlet mekanizması, gerek kitle iletişim araçları, gerekse Türk spor kamuoyu üzerinde üretmeye çalıştığı baskı ve terör ortamı, sportif rekabet alanına ciddi bir kirlilik ve yozlaşma olarak yansımaktadır. Spor arenaları Fenerbahçe yönetimi tarafından üretilen yeni ve etik dışı rekabet değerleri üzerinden gerilmekte ve spor olmaktan uzaklaşarak bir kavga atmosferine sokulmaktadır. İçinde bulundukları bataklıktan kurtulmak için, mesnetsiz suçlamalarla, Galatasaray; bir spor kulübü olarak, hiçbir zaman tarafı olmadığı siyasi tartışmaların içine çekilmeye çalışılmaktadır. Geldiğimiz aşama kabul edilemez ve neredeyse geri dönülemez bir noktadadır.
Galatasaray, tarihsel yükümlülüklerinin gereği olarak 'ETİK SPOR İÇİN BOYKOT' kararını uygulamaya sokmuştur.
Bizim için 'adalet ve ahlak' kavramları her türlü başarı tanımının üzerindedir ve her türlü kupadan daha değerlidir.
Müzemizi süsleyen kupalarımıza yeni kupaların dahil olacağı önümüzdeki yıllarda da, kupalarımızın tertemiz bir alın teriyle ıslanacağından taraftarımızın ve tüm spor kamuoyunun emin olmasını isteriz.
Kazanacağımız en büyük zafer, taraftarlarımıza, ahlaklı ve adaletten yana bir kulübün fertleri olma duygusunu yaşatmak olacaktır."
"Türk spor tarihi açısından bir “milad” niteliği taşıyan '17 HAZİRAN DURUŞU'muzun esas gerekçelerinin kamuoyunca daha net olarak anlaşılabilmesi açısından, aşağıdaki açıklamayı yapmayı uygun gördüm.
Galatasaray , tarihinin her döneminde; adil rekabet, ahlaklı mücadele, etik sportif değerler konusunda Türk sporunun lokomotifi olmuş ve Türkiye 'yi uluslararası arenada gururla temsil etmiş bir kulüptür.
Vizyonu ve stratejisi itibariyle her zaman daha ileriyi, daha evrenseli hedeflemiş; başarıyı maç skorları ile değil, topluma kattığı olumlu değerler üzerinden tanımlamış öncü bir kurumdur. Bu nedenledir ki, Galatasaray tarihsel ve toplumsal sorumlulukları gereği; gerektiği zamanda, gereken duruşu sergilemekle yükümlüdür. Bu yükümlülüklerimiz, bugün olduğu gibi; zaman zaman kimi bedellerin göze alınmasını ve gündelik çıkarların hesap edilmeden adım atılmasını gerekli kılmaktadır.
Galatasaray, bugün, 109 yıldır gururla taşıdığı liderlik bayrağının gereği olarak ciddi bir fedakarlık yapmıştır.
'17 Haziran Duruşu'muz; Fenerbahçe Kulübü'nün, maalesef halen sürmekte olan yönetim anlayışının Türk sporunda yarattığı ağır hasar konusunda farkındalık yaratmak ve yetkili mercileri göreve davet etmek maksatlıdır. Özellikle şike sürecinden bu yana; Fenerbahçe yönetiminin gerek devlet mekanizması, gerek kitle iletişim araçları, gerekse Türk spor kamuoyu üzerinde üretmeye çalıştığı baskı ve terör ortamı, sportif rekabet alanına ciddi bir kirlilik ve yozlaşma olarak yansımaktadır. Spor arenaları Fenerbahçe yönetimi tarafından üretilen yeni ve etik dışı rekabet değerleri üzerinden gerilmekte ve spor olmaktan uzaklaşarak bir kavga atmosferine sokulmaktadır. İçinde bulundukları bataklıktan kurtulmak için, mesnetsiz suçlamalarla, Galatasaray; bir spor kulübü olarak, hiçbir zaman tarafı olmadığı siyasi tartışmaların içine çekilmeye çalışılmaktadır. Geldiğimiz aşama kabul edilemez ve neredeyse geri dönülemez bir noktadadır.
Galatasaray, tarihsel yükümlülüklerinin gereği olarak 'ETİK SPOR İÇİN BOYKOT' kararını uygulamaya sokmuştur.
Bizim için 'adalet ve ahlak' kavramları her türlü başarı tanımının üzerindedir ve her türlü kupadan daha değerlidir.
Müzemizi süsleyen kupalarımıza yeni kupaların dahil olacağı önümüzdeki yıllarda da, kupalarımızın tertemiz bir alın teriyle ıslanacağından taraftarımızın ve tüm spor kamuoyunun emin olmasını isteriz.
Kazanacağımız en büyük zafer, taraftarlarımıza, ahlaklı ve adaletten yana bir kulübün fertleri olma duygusunu yaşatmak olacaktır."
