03 Nis 2013 20:55
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:07
'GAFİL ULUSALCI'DAN İLGİNÇ AÇIKLAMA! ''TÜRK'ÜM DEMEYE KORKAR OLDUM''
Uzun zamandır albüm yapmayan Feridun Düzağaç, yeni albümüyle ilgili Habertürk'te yayınlanan Balçiçek İlter ile Söz Sende programına konuk oldu.
Ünlü sanatçı Feridun Düzağaç, Türkiye’de son zamanlarda yaşananları da değerlendirdi.
"TÜRK’ÜM DEMEYE KORKAR OLDUM"
Bugün çözüm süreciyle ilgili yeni bir adım da netleşti. Akil İnsanlar belli oldu. Ünlü sanatçıya canlı yayında Akil İnsanlar’la ilgili görüşü de soruldu. Sürece ilişkin konuşan Düzağaç, kaygılarını belirterek, "Bugün öyle bir atmosfer oldu ki ben Türk’üm demeye korkar oldum" dedi.
Ben bugün her şeyden uzakta durayım, başımı belaya sokmayayım diye düşünen kitlenin daha yoğun olduğunu gözlüyorum. “Başıma bir şey gelmeyecekse” diye bir klişe var mesela. Bir de bu Türklük kısmı da çok ilginç. Türk’üm demeye korkar oldum. Yaşadığım çok basit bir örnek var: Londra’da bir konser verdik, Twitter’da bir hanımefendi “Gerçekten Londra’ya geliyor musunuz?” diye sordu. “Lütfen buyrun, bütün Londra Türklerini bekliyorum” yazdım ben de. Arkasından gelenlere inanamazsınız. Sadece Türkleri mi bekliyorsunuz, Kürtler gelemez mi, Lazlar yok mu filan. Bu bir akıl tutulması. Türk kahvesine ne diyeceğiz biz. Varsa Kürt kahvesi, onu da içelim. Bütün bunların ben bir bilgiye, ifade etme gibi değerli şeylere dayandığını düşünmüyorum. Bunlar yaftalama ve etiketleme kültürünün bir uzantısı.
“GAFİL ULUSALCI DİYE TANIMLANIYORUM”
Bence intikam siyaseti güdülüyor ama bunu bir yandan çok planlı ve siyasi bir oluşumun ayak sesleri olarak yorumlamak da mümkün. Büyük çoğunlukla seçilmiş meşru bir iktidar var ve saygı duymamız lazım ama birileri de bizi aydınlatsın. Mesela ben yandaş basının gafil ulusalcı diye tanımladığı bir gruptayım. Ben gafil ulusalcı filan değilim. Ben Mustafa Kemal Atatürk’ün ve arkadaşlarının türlü badireler atlatarak kurdukları ve yön olarak Batı’yı gösterdikleri, bu anlamda bütün benzer İslam devletlerinden ayrılan ve pırıltılı duran bir ülkeye inanan ve şimdi de o gidişatın değiştiğini görmekten kaygılanan bir gruptayım.
"İÇİYORUM DİYE AYYAŞ YAFTASI YİYORUM”
Ben, bana atfedilen kadar değil ama ara ara içki içiyorum. Sarhoşluk hallerini de sevmem ama ben içki içiyorum diye Başbakanımızdan tutun valilere kadar pis ayyaş, ahlaksız gibi yaftalar yiyorsam, böyle bir şey yok yani. Bırakın derin şeyleri, akil adamları, barışı, ileri demokrasiye gittiğimiz yönündeki birtakım söylemleri. Biraz önce haberlerde izledik. Kabinedeki en genç bakan kim? Suat Bey değil mi? Gençlik kampına giden çocukları kız ve erkek diye ayırmak gibi bir gereklilikten bahsedilmesi bir vatandaş olarak beni üzüyor. Biz ne yapacağız? Gelen izleyicilerimizi mi ayıracağız?
“BEŞİKTAŞLILAR BANA KIZACAK AMA...”
Ünlü sanatçı, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin çeyrek final karşılaşmaları içinse şöyle konuştu: Galatasaray olunca Avrupa’da kriterler değişiyor. Fatih Terim zaten oyuncuları motive etmekte zorlanan bir insan değil. Ama iddia oranları çok kibirli. Maç oynanmış da bitmiş gibi sanki. Kızım fanatik Galatasaraylı. Galatasaray yenerse sevinirim. Fenerbahçe’yi ise daha şanslı görüyorum. Bir tur daha atlayabilir. İkisine de başarılar. Şimdi bunu dedim diye Beşiktaşlılar bana kızacak. Böyle konuşunca “Nasıl Beşiktaşlısın?” diyorlar bana.
"TÜRK’ÜM DEMEYE KORKAR OLDUM"
Bugün çözüm süreciyle ilgili yeni bir adım da netleşti. Akil İnsanlar belli oldu. Ünlü sanatçıya canlı yayında Akil İnsanlar’la ilgili görüşü de soruldu. Sürece ilişkin konuşan Düzağaç, kaygılarını belirterek, "Bugün öyle bir atmosfer oldu ki ben Türk’üm demeye korkar oldum" dedi.
Ben bugün her şeyden uzakta durayım, başımı belaya sokmayayım diye düşünen kitlenin daha yoğun olduğunu gözlüyorum. “Başıma bir şey gelmeyecekse” diye bir klişe var mesela. Bir de bu Türklük kısmı da çok ilginç. Türk’üm demeye korkar oldum. Yaşadığım çok basit bir örnek var: Londra’da bir konser verdik, Twitter’da bir hanımefendi “Gerçekten Londra’ya geliyor musunuz?” diye sordu. “Lütfen buyrun, bütün Londra Türklerini bekliyorum” yazdım ben de. Arkasından gelenlere inanamazsınız. Sadece Türkleri mi bekliyorsunuz, Kürtler gelemez mi, Lazlar yok mu filan. Bu bir akıl tutulması. Türk kahvesine ne diyeceğiz biz. Varsa Kürt kahvesi, onu da içelim. Bütün bunların ben bir bilgiye, ifade etme gibi değerli şeylere dayandığını düşünmüyorum. Bunlar yaftalama ve etiketleme kültürünün bir uzantısı.
“GAFİL ULUSALCI DİYE TANIMLANIYORUM”
Bence intikam siyaseti güdülüyor ama bunu bir yandan çok planlı ve siyasi bir oluşumun ayak sesleri olarak yorumlamak da mümkün. Büyük çoğunlukla seçilmiş meşru bir iktidar var ve saygı duymamız lazım ama birileri de bizi aydınlatsın. Mesela ben yandaş basının gafil ulusalcı diye tanımladığı bir gruptayım. Ben gafil ulusalcı filan değilim. Ben Mustafa Kemal Atatürk’ün ve arkadaşlarının türlü badireler atlatarak kurdukları ve yön olarak Batı’yı gösterdikleri, bu anlamda bütün benzer İslam devletlerinden ayrılan ve pırıltılı duran bir ülkeye inanan ve şimdi de o gidişatın değiştiğini görmekten kaygılanan bir gruptayım.
"İÇİYORUM DİYE AYYAŞ YAFTASI YİYORUM”
Ben, bana atfedilen kadar değil ama ara ara içki içiyorum. Sarhoşluk hallerini de sevmem ama ben içki içiyorum diye Başbakanımızdan tutun valilere kadar pis ayyaş, ahlaksız gibi yaftalar yiyorsam, böyle bir şey yok yani. Bırakın derin şeyleri, akil adamları, barışı, ileri demokrasiye gittiğimiz yönündeki birtakım söylemleri. Biraz önce haberlerde izledik. Kabinedeki en genç bakan kim? Suat Bey değil mi? Gençlik kampına giden çocukları kız ve erkek diye ayırmak gibi bir gereklilikten bahsedilmesi bir vatandaş olarak beni üzüyor. Biz ne yapacağız? Gelen izleyicilerimizi mi ayıracağız?
“BEŞİKTAŞLILAR BANA KIZACAK AMA...”
Ünlü sanatçı, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin çeyrek final karşılaşmaları içinse şöyle konuştu: Galatasaray olunca Avrupa’da kriterler değişiyor. Fatih Terim zaten oyuncuları motive etmekte zorlanan bir insan değil. Ama iddia oranları çok kibirli. Maç oynanmış da bitmiş gibi sanki. Kızım fanatik Galatasaraylı. Galatasaray yenerse sevinirim. Fenerbahçe’yi ise daha şanslı görüyorum. Bir tur daha atlayabilir. İkisine de başarılar. Şimdi bunu dedim diye Beşiktaşlılar bana kızacak. Böyle konuşunca “Nasıl Beşiktaşlısın?” diyorlar bana.