İsmail “Geçen gün ben evden çıktım, bir ses geliyor… Bağırıyor, yıkılıyor ev.” diye yaşadığı bir örneği anlatacağı esnada Ahmet yine söze girerek “Ya karı gitti ya” dedi. Konuşmasına devam eden İsmail “Şimdi bunun evinin yanından geçtim ben.
Beni, babamın biladerinin gelini var, halamın kızı oluyor, evler yan yana, birkaç kişiye seslendim, ses gelmedi, halamın kızına seslenince o çıktı. ‘Ne oldu dayı’ dedi. ‘Ya bizim Ahmet evde çok bağırıyor, yıkıyor evi, bu ne yapıyor ya’ dedim.” sözleriyle anlattı.
Ahmet de yine araya “Ya karı gitmiş” sözleriyle girdi. İsmail o sırada evden uzaklaştırması olduğu için eve de gidemediğini söyledi. Halasının kızının kendisine ‘Beraber gidelim’ teklifi üzerine eve gittiğini ve seslendiğini, ancak kapalı olduğunu belirtti. Bu esnada Ahmet’in de evde durmadan bağırdığını anlattı.
"KENDİ BOĞAZINI SIKIYORDU"
Ardından İsmail, “Hanife (halasının kızı) açtı kapıyı. (Ahmet) boynunu taş gibi tutmuş, kendini boğacak. Ağzı köpürüyor. Bakalım ne var ya dedik. Kendi boğazını sıkıyordu.” ifadelerini kullandı. Müge Anlı’nın “Niye sen kendi boğazını sıkıyorsun?” sorusu üzerine Ahmet bir kez daha “Karı yok ya” cevabını verdi.