Fuat Avni’nin "Kim" olduğuna değil "Kim olmadığı"na bakın!..
Medyaradar medya-siyaset analisti Atilla Akar, “Twitter fenomeni” Fuat Avni’nin kimliği üzerine yapılan spekülasyonlara dair “kim değildir” üzerinden bir “profil analizi” yaptı.
Günümüzde bir “internet fenomeni” haline gelmek hem çok kolay hem
de çok zor. Bir yandan saçma salak işler yapan, normalde adam
yerine koymayacağınız bomboş, fındık beyinli bir sürü adam ve kadın
kısa sürede ve kolaylıkla birer internet fenomeni haline
gelebiliyor. Ancak bunların çoğu ya magazin dünyasından ya da iyice
arıza tiplerin yaptığı “aykırı” çıkışlarından dolayı oluyor. Lakin
içlerinde halen ilgi odağı olmayı sürdürenler çok az. Çoğu saman
alevi gibi parlayıp sönüyor. “Olsun, kısa süreli de olsa şöhret
şöhrettir” bayağılığı yani!
Öte yandan “internet fenomeni” olmak o kadar kolay bir şey de
değil. Yaptıklarınız veya söylediklerinizle geniş bir çevrenin
dikkatini çekmeniz, gündem yaratmanız, o ilgiyi canlı tutmanız
lâzım. Bu durum siyasal-sosyal alanlarda ise hiç kolay değil.
Gündelik yorumcu-habercilerden daha fazla veya onların kolaylıkla
ulaşamayacağı bilgilere sahip olmanız, siyaset kurumunun ve
devletin içinde dönen en “derin” işlere vakıf bulunmanız gerekiyor.
Üstelik bunları olmadan önce bildirmek gibi bir avantaja da sahip
olmanız mühim.
Diğer bütün faktörleri geçerek sadece bu kriterler ışığında bile
baktığımızda son dönemin hiç tartışmasız en önemli fenomeni “Fuat
Avni” mahlaslı “Twitter fenomeni”dir. Fuat Avni isimli bu “sanal
kişilik” söyledikleriyle o kadar gündem oluşturuyor ve ülkedeki
yakın gelişmelere dair bir “Siyasal müneccim” rolü oynuyor ki hangi
düşünce veya taraftan olursanız olun ister istemez onu dikkate
almak durumunda kalıyorsunuz. Gerçekten üniversitelerde üzerine
doktora tezleri yazılacak kadar önemli bir olay haline gelen aynı
kişinin (?) 18 Şubat 2014 tarihli ilk tweetini attığından bu yana
takipçi sayısı 1 milyona ulaşmış bulunuyor.
Malum; Fuat Avni’nin kimliği üzerine şimdiye kadar muhtelif
spekülasyonlar yapıldı hatta isimler, (Eski emniyetçi ve Taraf
yazarı Emre Uslu gibi) ortaya atıldı. Şimdilerde
ise bir internet sitesinin eski yazarı Rauf Atilla
Polat’ın (Ki anlaşılan bu da bir takma ad) Fuat Avni
olabileceği dillendiriliyor. Belki yarın öbür gün çok daha başka
isimler ortaya atılacak. Belki ileride gerçekte kim olduğu ortaya
çıkacak belki de bir “İnternet efsanesi” olarak kalacak. Öyle veya
böyle çoktan hayatımıza girdi bile…
Lakin tamamıyla benim şahsi kanaatim –niye yapılıyor demesem bile-
kişi isimleri üzerinden yapılan bütün spekülasyonların (İşin
gizemli muhtevası gereği bir ölçüde “normal” olsa da) yanıltıcı ve
çözümleyici olmadığını düşünüyorum. Şayet ortada bir “kişi” (?)
varsa bile onun şu an deşifre edilebileceğini de sanmıyorum. (Zaten
şu ana kadar saptanamamış olmasının da –veya saptanmak
istenmemiş- onun sadece tek başına bir şahıs olmadığını
yeterince gösterdiğini düşünüyorum.) Şayet bu internette dolaşıp
duran “Kamçılı süvari Zorro” türünden esrarengiz bir tip değilse
bir şekilde kokusunun çıkması gerekirdi.
Onca iddiaya rağmen eğer halen “kimdir”in net ve
kesinleşmiş bir cevabı yoksa o halde “Kim” üzerinden
değil, “kim değildir” üzerinden teorik bir “kimlik modellemesi”
geliştirmemiz gerekecektir. Öncelikle -ayrıntısını bilemesek bile-
basit bir analizle varabileceğimiz bazı sonuçların altını
çizelim.
1) Fuat Avni bir “şahıs” değildir: Fuat Avni
zannedilenin ve gösterilmek istenenin aksine somut bir kişi
değildir ve olamaz. Çünkü bir kişi nitelik ve yetenekleri ne olursa
olsun bu kadar çok alanda ve bu kadar çok ve “gizli” kapsamda
bilgiye ulaşamaz. O olsa olsa çok taraftan ve belli kanallardan
toplanan bir “bilgi havuzu” nun ortak adıdır. Kolektif bir çabanın
“marka”sıdır. Bununla birlikte; şimdiye kadar adı geçen-geçmeyen
şahıslar “gerçek” olsa bile (Ki, hiç sanmıyorum) bu gene de onun
gerçek bir şahıs olduğunu ispatlamaz. Sadece ve en fazla o ekibe
bir şekilde dahil olabileceklerini gösterebilir. Fuat Avni
mahlasıyla kurgulanan ve bize yansıyan bir istihbarat sürecinin
kendisidir.
2) Fuat Avni “sivil bir oluşum” ya da kişi
değildir. Söz konusu fenomen her tür riski göze alarak
ulaştığı gerçekleri toplumla paylaşmak isteyen basit, iyi niyetli
bir “sivil unsur girişimi ” değildir. “İdealist bir muhalif çabası”
ise hiç değildir. Söz konusu bir tür “tüzel kişilik” attığı
tweetlerle “doğrudan siyasi amaç” gütmekte, yönlendirme yapmakta,
zihinleri hazırlama, yıpratma, vb gibi çok amaçlı ve konjonktüre
göre değişen bilgiler “servis” etmektedir. Bu ancak daha
“profesyonel, organize bir ağ”ın altından kalabileceği bir iştir.
Bu derece yaygın bir faaliyeti ancak devletle bağı ya da bir
şekilde kontağı olan kişiler gerçekleştirebilir.
3) Fuat Avni ilgi çekmek isteyen “Amatör” biri
değildir: Bu konulara meraklı, biraz da geniş ufuklu,
iyi-kötü bilgili ve esas amacı ilgi çekmek isteyen biri değildir.
Daha doğrusu “ilgi”yi sandığımız manada “bireysel bir haz” için
değil, muhtemelen belli amaçlar doğrultusunda çekmeye
sağlamaktadır. Yüksek dozda bir PR faaliyeti gibi durmaktadır.
Buradan alınacak “bireysel haz” siyasal hazzın çok
gerisindedir.
4) Fuat Avni “Kalıcı” bir kişilik değildir: Fuat
Avni muhtemelen “dönemsel bir kişilik” olarak kalacaktır. Esas
olarak Cemaat/AKP çelişkisinin bir ürünü olarak gibi durmakta ve o
kavganın patlak verdiği konjonktürün bir ürünüdür. Demek ki Fuat
Avni bu çelişki üzerine yükselmiş ve o çelişkinin ihtiyaçlarına
atfen, o çelişkinin yönlendirilmesi üzerine inşa edilmiş bir
kişiliktir.
Sonuç olarak; hoşlanalım, hoşlanmayalım “Fuat Avni” internetin son
zamanlardaki “en başarılı” fenomenidir. Ancak bu çalışması
“bireysel bir zekâ” olmaktan çok asıl ve esas olarak “kolektif bir
zeka” olmasına borçludur. Bir “internet fenomenleri ödülü” gibi bir
ödül olsaydı o ekibin (Her kimlerden oluşuyorsa) toplu olarak
alacağına kesin gözüyle bakılabilirdi.
Kısaca; Fuat Avni bütün bu istihbaratın tek elde toplandığı,
değerlendirilip, analiz edildiği ve belli hedefler gözetilerek
servis edildiği “merkez”in, “ekip”in “İstihbarat ağı”nın, ortak adı
veya “operasyon”un kod adıdır. Önemli olan Fuat Avni’nin değil,
oluşumun arkasında “kim”in olduğudur.
Bu ilk bakışta ve genellikle iddia edildiği gibi Cemaati akla
getirse, (Erdoğan’a karşı kullanılan dil, sürekli Erdoğan’ı
hedefleyen ve onu zorda bırakan, suçlayan iddialar, hükümete
yönelik isnatlar, vb) onu düşündürecek doneler barındırıp, bu yönde
makul ve mantıklı işaretler verse de bir istihbarat operasyonu
olarak “Kara propaganda” türünü akla getirse de başka ihtimalleri
de hesaba katmamızı –en azından ihtiyaten- gerekli kılmaktadır.
Nitekim anlaşılan Cemaat de bu durumdan rahatsızdır. Zaten onlarda
Fuat Avni’nin “cemaate yönelik suçlamaları haklı çıkarmak için” öne
sürüldüğünü iddia ediyorlar.
O yüzden bana göre Fuat Avni’nin “kim olduğu”nun cevabı aslında
“kim olmadığı”nda saklı. Olaya bu kriterlerle baktığımızda işler
biraz çatallanmış gibi görünse de gerçekte netleşiyor. Buna rağmen
“Fuat Avni kim ya da kimler?” diyorsanız yahut “Hangi amaçlar
doğrultusunda bir fenomen haline geldi veya getirildi?” diye
merakınızı tatmin etmek istiyorsanız elbette haklısınız.
Öte yandan medyadaki diğer arkadaşların iddialarını da dikkate
alırım ama bana göre bu sorular halen boşluktadır. En azından epey
bir süre de gerçek manada doldurulabileceğini de sanmıyorum. Yahut
ne bileyim? Bu soruların cevabını bir çırpıda verebilecek kadar
“yetenekli” (!) olsaydım herhalde “Fuat Avni” ben olurdum!..
30.04.2015.
[email protected]