FT: Türkiye'nin barış süreci tehlikede
İngiliz Financial Times gazetesi, Türkiye'de şiddetin yeniden tırmanması nedeniyle barış sürecinin kritik bir noktaya geldiğini belirtiyor.
Gazetenin İstanbul muhabiri Daniel Dombey'nin imzasını taşıyan
haberde özetle şöyle deniyor: "Türkler için PKK'nın hapisteki
lideri Abdullah Öcalan'ın adı terör ve 30 yılı aşkın bir sürede 40
bin kişinin ölümüne yol açan savaşla özdeş. Ancak son iki yılda,
Öcalan, Kürt hareketinin lideri olarak kanlı isyanın durdurulması
için hükümetin en büyük umudu haline geldi." "Fakat, sokak
çatışmalarında onlarca kişinin ölmesi, PKK ile çatışmaların yeniden
başlaması ve güneydoğuda bazı askerlerin öldürülmesi nedeniyle
Ankara'yla Öcalan arasındaki görüşmeler en hassas ve kanlı
aşamasına girdi." "Cuma günü Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şiddetin
devam etmesi halinde görüşmelerin duracağı uyarısında bulundu."
"Kısmen, Suriye'deki savaştan kaynaklanan gerginliğin sonucu olarak
ortaya çıkan şiddet, diğer PKK liderlerinin daha çatışmacı tavır
aldığı bir ortamda, Öcalan'ın nüfuzuyla ilgili soru işaretleri
doğurdu. Olaylar kontrolden çıkmış gibi bir görüntü arz ediyor ve
hükümetin uzlaşma kabiliyeti ve istekliliği konusunda da şüpheler
var." Öcalan'ın nüfuzu Haberde Uluslararası Kriz Grubu'ndan Hugh
Pope'un "Öcalan sonuçta hapisten çıkacaksa ve bir barış olacaksa
uzlaşmak zorunda olduğunun farkında. Ama sokaktaki Kürt hareketi
daha radikal bir noktaya kayarsa Öcalan onlardan çok ayrı hareket
edemez" şeklindeki yorumu aktarılıyor.
Haber şöyle devam ediyor: "Kürtlerin çoğu üzerine Öcalan'ın büyük
etkisi var. Öcalan bu etkisini geçen ay Kobani protestolarının sona
ermesini sağlayarak gösterdi. İmralı, henüz resmi müzakerelere
dönüşmeyen barış görüşmelerinin odağında yer alıyor. Ancak
Öcalan'ın açıklamalarıyla başka yerlerde yaşananlar arasında
giderek artan bir şekilde senkron sorunu olduğu görülüyor." "Öcalan
Ekim'de PKK'nın askeri liderlerinin savaşa yeniden başlama
tehdidinden birkaç gün sonra barış sürecinin yeni bir aşamaya
geldiğini ve 'daha iyimser' olduğunu söyledi.
"Ondan sonra olaylar daha endişe verici bir şekilde gelişti. Bir
hafta önce Yüksekova'da üç asker öldürüldü. Çarşamba günü de bir
astsubay öldürüldü. PKK yalanlamasına rağmen, ordu askerlerin
ölümünden örgütü sorumlu tutuyor. Askerlerin öldürülmesi, barış
sürecinin en ikna edici noktasına sekte vurdu: Artık genç Türk
askerlerinin ölmemesi." "Çatışmaların yeniden başlaması, Kürt
savaşçıların IŞİD'le mücadeleleri nedeniyle uluslararası takdir
kazandığı bir dönemde, bir terör örgütü kabul edilen PKK için bir
halkla ilişkiler ve strateji felaketi doğurabilir."