FETÖ'nün darbe girişimi
- Soruşturma kapsamında tutuklanan Tuzla Piyade Okulu Komutanı Tuğgeneral İrfan Can, suçlamaları reddetti- Can:- "Genelkurmay Başkanlığı, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda bulunan karşı görüşlü kişiler vardır. Bu olayları tüm TSK'ya mal etmemek lazımdır. Silahlı kuvvetlerimiz...
İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Tuzla Piyade Okulu Komutanı Tuğgeneral İrfan Can, hakkındaki suçlamaları reddetti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Can, hakimlik sorgusunda suçlamaları kabul etmedi.
Kızının, Samsun'un Terme ilçesinde yapılacak düğününe katılmak için 15 Temmuz'da izne ayrıldığını dile getiren Can, "Uçağım Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan saat 23.00'te kalkacaktı. Uçağa binmek için havalimanında beklerken, İstanbul'un değişik yerlerinde meydana gelen askeri hareketliliğe ilişkin askeri olayları izledim. Vekalet verdiğim Albay Rıfkı Keser'i aradım ve benim sorumlu olduğum birlik içerisinde bulunan hem tank hem de zırhlı muharebe aracının (ZMA) birlik dışında olup olmadığını, bu olaylarda yer alıp almadığını sordum. Hiçbir araç ve personelin dışarı çıkmadığını söyledi ve çıkmamışlar da. Genelkurmay Başkanlığı, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda bulunan karşı görüşlü kişiler vardır. Bu olayları tüm TSK'ya mal etmemek lazımdır. Silahlı kuvvetlerimiz yıpratılmamalıdır." dedi.
Hakimliğe niçin geldiğini bilmediğini savunan Can, şunları kaydetti:
"Sorumlu olduğum piyade okulunda hem öğrenci hem de diğer askeri personel olmak üzere toplam 3 bin personel vardır. 24 tank, 17 ZMA, 11 tane de ZPT vardır. Silahlı kuvvetlerin envanterinde bulunan tüm ağır silahların hepsi de orada mevcuttur. İç hizmet kanununda hizmete yönelik olan emrin yerine getirilmesi, hizmete yönelik olmayan yerine getirilmemesi açıktır. Ben uçakla Terme'ye gittim, ancak düğün pazar günü yapılacaktı. Cumartesi akşamı bağlı olduğum Muhabere Destek Komutanı Korgeneral Metin İyidil beni aradı ve birliğime dönmemi söyledi. Ben de bunun üzerine cumartesi akşam saat 20.50'de uçağına bindim ve Sabiha Gökçen Havalimanı'na uçak indi. Sonrasında havaalanına birkaç tane polis memuru geldi. Bilgime başvurmak üzere İstanbul Emniyetine götürdüler.
Soruşturmaya konu olayla bir alakam yoktur. Komutanlığını yapmış olduğum birliğe mensup hiçbir askeri unsur katılmamıştır, birlik sınırı dışına çıkmamıştır. Yurtta Sulh Konseyi hakkında da benim bir bilgim yoktur. Olaylara bulaşmadım, sabit iş ve ikamet sahibiyim, serbest bırakılmak istiyorum."