FETÖ iddianamesi hazır! Zaman yazarlarına üçer kez müebbet istendi!
FETÖ'nün yayın organı olduğu gerekçesi ile kayyuma devredilen ve kapatılan Zaman gazetesi eski yöneticileri ve yazarları için üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıl da hapis cezası istendi.
Kapatılan 'Zaman Gazetesi'nin eski yazarları Şahin Alpay, Ali
Bulaç, Mümtazer Türköne, Ahmet T. Alkan, Nuriye Akman ve Mustafa
Ünal ve Lale Sarıibrahimoğlu'nun aralarında bulunduğu 21'si tutuklu
30 kişi hakkında 'Darbeye teşebbüs' suçundan 3'er kez
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve 'Silahı terör örgütüne üye
olmak' suçundan da 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle
iddianame düzenlendi. İddianamede örgütün ilk darbe mesajını Zaman
gazetesinin 2013 yılı Kasım ayında 'Kardeşlik Zamanı' başlıklı
sloganıyla bir reklam afişi hazırlatarak tabanına verdiği
belirtildi.
Kapatılan ‘Zaman Gazetesi’nin eski yazarları Şahin Alpay, Ali
Bulaç, Mümtazer Türköne, Ahmet T. Alkan, Nuriye Akman ve Mustafa
Ünal ve Lale Sarıibrahimoğlu’nun aralarında bulunduğu 21’si tutuklu
30 kişi hakkında ‘Darbeye teşebbüs’ suçundan 3’er kez
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve ‘Silahı terör örgütüne üye
olmak’ suçundan da 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle
iddianame düzenlendi. İddianamede adı geçen yazarların, yazılarında
darbe mesajı verdikleri, hükümeti itibarsızlaştırmaya çalıştıkları
iddia edildi.
64 SAYFALIK İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu
Savcısı İsmet Bozkurt tarafından hazırlanan iddianame 64 sayfadan
oluşuyor. İddianamede yer alan isimler şöyle; Şüpheliler Mümtazer
Türköne, Ali Bulaç, İbrahim Karayeğen, Ahmet Turan Alkan, Mustafa
Ünal, Şahin Alpay, Nuriye Ural, Lale Sarıibrahimoğlu, Orhan
Kemal Cengiz, İhsan Duran Dağı’nın FETÖPDY medya organlarında köşe
yazarlığı yaptığı, diğer şüpheliler Sedat Yetişkin, Hüseyin Turan,
Ahmet Metin Sekizkardeş, Alaattin Güner, Cuma Kaya, Mehmet Özdemir,
Faruk Akkan, Murat Avcıoğlu, Yüksel Durgut, Zafer Özsoy, Şeref
Yılmaz, Hakan Taşdelen, Hüseyin Belli, Onur Kutlu, İsmail Küçük,
Ali Hüseyin Çelebi, Ahmet İrem, Süleyman Sargın, Osman Nuri Öztürk,
Osman Nuri Arslan’ın Feza Gazetecilik A.Ş., Cihan Medya Dağıtım
A.Ş., Cihan Haber Ajansı, Fia Prodüksiyon Radyo ve Televizyon
Reklam Organizasyon, Irmak Radyo TV Hizmetleri A.Ş., Dünya Dağıtım
A.Ş., bünyesinde yönetici ve çalışan oldukları kaydedildi.
ÖRGÜT, STRATEJİSİNİ 2013’TEN SONRA DEĞİŞTİRDİ
FETÖ yapılanmasının tarihsel gelişimi, amacı ve hedeflerinin
anlatıldığı iddianamede, örgütün medyayı ne zaman ve ne şekilde
kullandığı da belirtildi. Örgütün strateji gereği 2013 yılına kadar
devlete ve hükümete karşı gizli ve derinden bir mücadele yürüttüğü,
2013 sonrasında ise açıktan saldırıya geçtiği belirtildi.
Örgütün, basın ve ifade özgürlüğü sınırlarını aşarak devlet
sırlarını ifşa ettiği, algı oluşturarak meşru hükümetleri çalışamaz
hale getirmeyi hedeflediği vurgulandı. Bunu yapması için de medya
gücünü kullandığı, şüphelilerin de haber ve yazılarıyla bu durumu
bilerek sürdürdüğü iddia edildi.
ÖRGÜT DERGİSİNİN İLK KAPAK FOTOĞRAFI: AĞLAYAN
ÇOCUK
İddianamede, örgütün medyaya ilk olarak, siyasi ve iktisadi
sıkıntıların baş gösterdiği 1979 yılında ‘Sızıntı Dergisi’yle giriş
yaptığı, ilk kapak ının ise ağlayan çocuk ı olduğu belirtildi.
Derginin ilk sayısında yer alan ‘Eğitim, bilim, iman, sevgi, barış
ve hoşgörü sayesinde ülke sorunları çözülecek’ ifadesinin de,
bundan böyle FETÖ-PDY’nin gizli ajandasındaki faaliyetlerini
gizleyen bir paravan olarak kullanılacağı ifade edildi.
FETÖ’NÜN AMİRAL GEMİSİ
İddianamede Kasım 1986 tarihinden itibaren Ankara’da yayımlanmaya
başlanan ve 1987 yılında tamamen FETÖ-PDY’nin kontrolüne geçtiği
belirtilen Zaman gazetesinin bu örgütün medyadaki ‘amiral gemisi’
olduğu belirtildi. Buna ilişkin yapılan tespitte, ‘FETÖ-PDY bundan
böyle günlük olarak yayınlanacak, geniş kitlelere ulaşarak örgütsel
faaliyetlerin propagandasını yapabilecek bir yayın organına sahip
olmuştur’ denildi.
TÜRKİYE’NİN İLK İNTERNET GAZETESİ
Zaman gazetesinin Ankara’dan İstanbul’a taşınmasından sonra, Avrupa
ve Asya’nın bir çok ülkesinde de yayınlanmaya başladığı, ardından
da Cihan Haber Ajansı , Aksiyon Dergisi gibi basın organlarını da
bünyesine katarak daha geniş kitlelere ulaşmaya çalıştıkları
belirtildi. İddianamede Dünyada ve Türkiye’de internet kullanım
alanının son derece sınırlı olduğu bir dönem olan 1995 yılında
Türkiye’de internetin ilk Türkçe gazetesi olarak
www.zaman.com.tr’nin kurulmasıyla örgütün internet alanında
da ciddi bir yaygınlaşma sağladığına dikkat çekildi.
CIA BAŞKANIYLA KURULAN DOSTLUK ÖRGÜT MEDYASINDA
İŞLENDİ
İddianamede Gülen’in, Amerikan gizli servisi CIA Başkanlığına
getirilen Morton Abromowitz ile 1983 ve 1990 yılları arasında
görüşerek dostluk kurduğu, Abraham Foxman ve Papa II. John Paul ile
de görüşmeler yaptığı belirtilerek, bu temasların örgüt medyasında
işlenerek uluslararası kamuoyunda propaganda malzemesi olarak
kullanıldığı vurgulandı.
28 ŞUBAT’TA FETÖ’NÜN YAYIN ORGANLARINA
DOKUNULMADI
FETÖ’nün 1980 askeri darbesi ile 28 Şubat post modern darbesini
desteklediği anlatılan iddianamede, Zaman gazetesinin de 28 Şubat
sürecinde darbe çizgisinde yayınlar yaptığı belirtildi. O dönem
Gülen hakkında hiçbir dava açılmadığı örgütün basın yayın
organlarının faaliyetlerine de dokunulmadığının altı çizildi.
Gülen’in ABD’ye gidişinin ardından Nuh Mete Yüksel’in Gülen
hakkında dava açtığı ancak, daha sonra bu dosyanın askıya alındığı
ifade edildi.
İDDİANAMEDE FETÖ MEDYASININ AKP İLİŞKİSİ…
İddianamede FETÖ’nün yayın organlarıyla AKP arasındaki ilişki şu
ifadelerle anlatıldı; ‘2002 Genel seçimleri öncesinde herhangi bir
siyasi partiye açık destek vermeyen FETÖ’nün yayın organları,
seçimler sonucunda iktidara gelen AKP Hükümetleri ile ilk
dönemlerde açıktan karşı kaşıya gelmekten kaçındılar. Ne var ki;
AKP Hükümeti’nin, FETÖ-PDY’nin gizli faaliyetlerini öğrenerek bu
faaliyetlere son verebilmek maksadıyla harekete geçmesi üzerine
örgüt medyası basın özgürlüğü ile çizilen sınırları çiğneyerek
açıktan hükümete yönelik saldırılara başladı’
FETÖ MEDYASININ HÜKÜMETE İLK TEHDİDİ 2011’DE…
İddianamede FETÖ medyasının hükümeti ilk tehdidinin, 2011 yılında
Ergenekon soruşturmalarında aktif görev alan emniyet mensuplarının
görev yerlerinin değişitirilmesiyle yapıldığı belirtildi.
İddianamede, ’16 Eylül 2011 tarihinde Zaman gazetesinden Ali Ünal,
doğrudan dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alarak;
‘Sayın Başbakan’dan beklentimiz, kendisini övenlere değil, ülke ve
millet sevgisiyle gerçeği işaret edenlere, gerektiğinde gerekli
tenkidi yapan kanaat önderlerine kulak vermesidir’ şeklinde
telkinlerde bulunmaya kalkıştı’ denildi. İddianamede asıl tehdid
yollu göndermelerin ise hükümetin, dershaneleri kapatma düşüncesini
hayata geçirmesiyle arttığı ve bu tarihten sonra Zaman gazatesinin
hükümet aleyhine yalan haberler üretmeye başladığı belirtildi.
İddianamede Zaman gazetesinin eski genel müdürü Nurettin Veren ile
eski yazarı Hüseyin Gülerce’nin ifadelerine dayandırılarak gazenin
sayfa düzeninden işlenecek konulara kadar, Fetullah Gülen’in
talimatıyla yapıldığı, buradan örgüt mensuplarına mesajlar ilettiği
belirtildi.
FETÖ MEDYASININ, MUHALEFET EDEN KİŞİ VE OLUŞUMLARA
YAKLAŞIMI…
İddianamede FETÖ’nün Türkiye’deki önemli gelir kaynaklarından olan
dersanelerin kapatılmasının kararlaştırılmasıyla FETÖ medyasının
harekete geçtiği, örgütün fikir ve uygulamalarına muhalefet eden
kişi ve oluşumlara karşı saldırı aracı olarak kullanıldığı
anlatıldı. Kamuoyunda ‘Tahşiyeciler grubu’ olarak bilinen dini
grubun Gülen hareketinin dinler arası diyalog söylemine muhalefet
ettiği gerekçesiyle hedef alındığı, yine MİT TIR’ları olayında da,
silahların terör örgütü El Nusra’ya gittiği algısının yaratılmaya
çalışıldığı vurgulandı.
17-25 ARALIK’IN İLK SİNYALİ MEHMET
BARANSU’DAN…
İddianamede FETÖ’nün 17-25 Aralık operasyonlarının ilk işaretini,
Mehmet Baransu’nun twitterdan verdiği belirtildi. Baransu’nun 15
Nisan 2013’te, ‘İran’dan para nasıl çıkar bir sanatçının eşi
Rize’ye altınları gönderir…’ şeklinde bir twit atarak, ‘Şifreli ve
imalı bir şekilde 17/25 Aralık operasyonlarında kaçak altın
iddiasıyla hedef haline getirilecek olan sanatçı Ebru Gündeş’in eşi
Reza Zarrab’ı işaret ediyordu’ denildi.
KÖŞE YAZILARIYLA ALGI OLUŞTURULDU
Operasyonun ardından da Zaman gazetesinin ‘Ayakkabı kutularında 4.5
milyon dolar, evde yedi çelik kasa’, ‘Rüşvet ve örgütten
tutuklandılar’ manşetleri attığına dikkat çekilen iddianamede,
dosyanın şüphelilerinden olan gazetenin yazarları, Ahmet Turan
Alkan, Şahin Alpay, Ali Bulaç, Ali Akkuş, Mustafa Ünal, Mümtazer
Türköne gibi yazarların günlerce yazdıkları köşe yazılarıyla
yolsuzluk yapıldığı şüphesi oluşturulmaya çalıştıkları iddia
edildi. Yine bu tarihten sonra hükümetin kumpas soruşturmalarında
görev alan emniyet ve yargı içindeki örgüt mensuplarına yönelik
operasyonları hakkında başta Zaman gazetesi olmak üzere örgüte
bağlı basın yayın organlarında karalama kampanyası başlatıldığı, 1
Aralık – 15 Eylül tarihleri arasında yapılan haberlerin atılan
manşetlerin neredeyse tamamında hükümet aleyhine yazılar yazıldığı
anlatıldı.
ŞİKE OPERASYONUNU YAPAN POLİS MÜDÜRLERİNİN TELEFON
GÖRÜŞMELERİ
İddianamede, ‘Şike Operasyonu’nda görevli üst rütbeli emniyet
görevlileri Mutlu Ekizoğlu, Nazmi Ardıç ve diğer şüphelilerin
kullanmış olduğu telefon hatları ile Zaman gazetesinin bünyesinde
bulunduğu Feza Gazetecilik A.Ş. ye ait telefonlar arasında sık
görüşmeler olduğu tespiti yapılarak, ‘Buradan örgütün emniyet
içindeki mensupları ile basın içerisindeki mensuplarının birlikte
aynı amaca yönelik hareket ettikleri kanaati oluşmuştur’
denildi.
DARBE MESAJI 2013’TE REKLAM AFİŞİNDE VERİLDİ
İddianamede örgütün ilk darbe mesajını Zaman gazetesinin 2013 yılı
Kasım ayında ‘Kardeşlik Zamanı’ başlıklı sloganıyla bir reklam
afişi hazırlatarak tabanına verdiği belirtildi. Söz konusu afişte
bir vatandaş ile bir polisin Zaman gazetesini birlikte tuttuğu,
polisin tuttuğu kısımda, ‘Ne Gerek Var Kavgaya’ yazısının yer
aldığı vatandaşın tuttuğu kısımda ise, ‘Bir İhtimal Daha Var’
yazdığı, bu ifade ile darbe ihtimalinin tabana iletildiği tespitine
yer verildi.
ŞÜPHELİLERİN KÖŞE YAZILARINDAKİ DARBE
MESAJLARI…
İddianamede şüpheliler Ali Bulaç’ın, yazısında geçen ‘mazlumun
kılıç kullanma hakkı yok mu’ ifadesiyle örgüt tabanına ve topluma
askeri darbeyi telkin ettiği, Mümtazer Türköne’nin 4 Şubat 2016’da
yazdığı ‘Dolmabahçe Mutabakatı’nda kendini ele veren Saray
iktidarı’, ‘Devr-i Sabık Yaklaşırken’ ki yazılarının darbeyi
çağrıştırdığı tespiti yapıldı. Yine Zaman gazetesinden şüpheli Ali
Ünal’ın; ‘…Öyle görünüyor ki, Erdoğan, Hizmet’le savaşını
sürdüredursun, ama kendisini hep devirme planları yapmış çevrelerin
planları içinde boğulurken, elini kurtuluş adına Hizmet’e uzatacak
ama, kaderin hikmet ve adaleti, o eli geri itecek…’ şeklindeki
yazının da darbeye davet edici yazılar olarak değerlendirildi.
İddianamede şüpheli Abdullah Aymaz’ın da 1980 darbesinde Fetullah
Gülen’in Sızıntı dergisinde yayınlanan ve darbeyi davet eden
‘Nevbahar Mesajı’ başlıklı yazısını 15 Temmuz darbe girişiminden 4
ay önce paylaşmasının da tesadüfi olmadığına kanaat getirildi.
TİRAJ HİLESİ
İddianamede Zaman gazetesinin bazı emniyet mensuplarını, iş
adamlarını baskı yoluyla abone ettiği, kurumlara, apartmanlara
gazete bırakarak Türkiye’nin en çok tiraj elde eden gazetesi
olduğunu ileri sürdüğü belirtildi. Zorla satılan gazetelerin,
paketler halinde hiç açılmadan kağıt niyetine İstanbul’un çeşitli
bölgelerindeki kağıt hurdacılarına ve geri dönüşüm firmalarına
satıldığı, buralarda işlenerek yumurta kartonu vs. yapıldığı,
FETÖ-PDY’nin Ataşehir’de bu işlemler için özel bir depo kiraladığı
da vurgulandı. İddianamede Zaman gazetesinin günlük fiili
satış adedi ortalamasının 2014 yılı Mart ayında 50.000-100.000 adet
arasında gerçekleştiği, geriye kalan Ocak 2014-Ağustos 2015
döneminde 10.000-25.000 adet arasında kaldığı, abone olduğu iddia
edilen kişilerin karşılığının olmadığı, gazetenin günlük 50 binin
altında satıldığının tespit edildiği belirtildi.
21’İ TUTUKLU 30 ŞÜPHELİ
1 şüpheli hakkında yakalama kararınını bulunduğu dosyada 21’i
tutuklu 30 sanık adı yer alıyor. Tutuklu sanıklar şöyle,
Ahmet Metin Sekizkardeş, Ahmet Turan Alkan, Alaattin Güner, Ali
Bulaç, Cuma Kaya, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Hüseyin Belli,
Hüseyin Turan, İbrahim Karayeğen, İsmail Küçük, Mehmet Özdemir,
Murat Avcıoğlu, Mustafa Ünal, Mümtazer Türköne, Onur Kutlu, Sedat
Yetişkin, Şahin Alpay, Şeref Yılmaz, Yüksel Durgut, Zafer
Özsoy.