"FETHULLAHÇI SALDIRI BENİ YILDIRAMAZ"!..TUNCAY ÖZKAN'IN SAĞ KOLU MERDAN YANARDAĞ İLK KEZ KONUŞTU!..
Zaman ve İslamcı basındaki haberlere göre Kanaltürk'te program yapan Merdan Yanardağ "PKK gazetesi" olduğu iddia edilen Gündem gazetesinde yazı işleri müdürlüğü yapmıştı.Yanardağ "Ben zaten geçmişimi saklamadım ki!" diyerek bakın neler söyledi?..
Fetullah Gülen'in Zaman gazetesi aylardır Kanaltürk ve mensuplarına karşı bir saldırı kampanyası yürütüyor. Yalana ve karalamaya dayalı bu kampanyanın amacı, ABD'nin desteğiyle toplumu teslim almak, karşı devrim sürecini sonuçlandırmaktı. Beceremediler...
Halktan toplanan paralarla kurulan Zaman gazetesinin, önce Tuncay Özkan'ın kişiliğine karşı başlattığı karalama kampanyası, 4 Mayıs 2007 tarihli sayısından itibren bana karşı yürütülüyor. (Birgün önce gerici-faşist Vakit gazetesinde de aynı nitelikte yayın yapıldı.) Hiçbir güç odağına yaslanmayan, sadece çalışanlarının özverisi ve izleyicilerinin desteğiyle yayın hayatını sürdüren Kanaltürk'e karşı AKP hükümetiyle birlikte saldırıya geçen Gülen, sonuç alamayınca televizyon çalışanlarının geçmişleri ve kişiliklerine yöneldi. Saldırı, alçakça bir iftira kampanyasına dönüştü.
Bu yayınların nedeni açıktır. Çünkü, yaptığımız haber ve programlarla Gülen'in bütün Türkiye'yi bir ağ gibi saran gizli örgütlenmesini ve sinsi hesaplarını açığa çıkardık. Yürütülen örtülü opersyonların deşifre edilmesini sağladık. Oyunu bozduk.
Bütün uzlaşma girişimlerini kararlılıkla geri çevirerek ve korkmadan, Gülen ve cemaatinin maskesini indirdik. ABD'de geliştirilen Büyük Ortadoğu Projesi'nin en önemli etabı "ılımlı islam" siyasetinin gönüllü sözcüsü olan Gülen'i, geniş toplum kesimleri nezdinde deşifre ettik. Biz "Kral çıplak" dedik. Saldırının nedeni budur.
Bu nedenle ölümle tehdit edildik, küfür kampanyalarına maruz kaldık, yakınlarımız korkutulmaya çalışıldı.
Yılmadık.
Gülen'in sözcüsü Zaman gazetesi, 1992'de yaklaşık 1 yıl çalıştığım Gündem gazetesini örnek göstererek beni yıpratmaya çalışıyor. Gündem, yasalar çerçevesinde çıkan; bütün eksikliklerine karşın barış ve kardeşlik ilkelerini savunan ve bu yönde yayın yapan bir gazeteydi. Kitaplarıma bakıldığında özgeçmişimin bulunduğu bölümlerde Gündem gazetesinde çalıştığımın açıkça belirtildiği görülecektir. ('Bir ABD Projesi Olarak AKP' isimli kitabım bu hafta çıktı.) Kaldı ki, bu bilgi Başbakanlık Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nün kayıtlarında da mevcuttur. Yeni bir bilgi değildir, gizlisi saklısı yoktur ve ilgili herkes tarafından bilinmektedir. Geşmişim herşeyiyle bana aittir.
Gündem gazetesi profesyonel üslupla çıkarılan, profesyonel gazetecilerin çalıştığı ve çalışanların mesleklerini uluslararası gazeteclik ilkelerine göre yürüttüğü bir yayın organıydı. Örneğin, Yeni Şafak gazetesinin kurucu genel yayın koordinatörü olan, bu gazetede halen köşe yazarlığı yapan ve bugün aynı gazetenin Ankara Temsilciliği görevini yürüten Mehmet Ocaktan da Gümden'in o dönemdeki görsel yönetmeniydi.
Ben, dün hangi görüşlere sahipsem bugün de aynı çizgiyi onurla sürdürüyorum. Bugünüm ve geçmişim arasında çelişki arayan gericiler, ırkçılar ve islamo-faşistler boşuna uğraşıyor. Bugün olduğu gibi dün de her türden gericiliğe, emperyalizme ve bu sömürü düzenine karşı oldum, olmaya da devam edeceğim. Mazlumların hakkını ve hukkunu savundum, savunmayı da sürdüreceğim. Entellektüel haysiyetin gereği budur. Ve oportinist karakteriniz nedeniyle siz bunu anlayamayacaksınız.
Açık değil mi?..
Önce Kanaltürk'ü kuşatmaya çalıştılar, olmadı.
Mali denetim yaptırarak baskı altına almaya çalıştılar, tutmadı.
Reklam ambargosu uygulamaya çalıştılar, başaramadılar.
Tehdit ettiler, korkmadık.
Yayınlarımızı engellemeye çalıştı