Fenerbahçe-Vardar maçına doğru

İSTANBUL (AA) - Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, UEFA Avrupa Ligi play-off turunda Makedonya temsilcisi Vardar'a 2-0 kaybettikleri maçın rövanşında yarın turu geçen taraf olmak istediklerini söyledi.

Ülker Stadı'nda düzenlenen basın toplantısına, takımın Slovak futbolcusu Martin Skrtel'le katılan Kocaman, ilk maçta aldıkları 2-0'lık sonucun işlerini zora soktuğunu belirtti.

Bir önceki turdaki Sturm Graz maçlarının kendileri için iyi geçtiğini anlatan Kocaman, "İlk maçta beklemediğimiz kadar kötü sonuç aldık. Bütün oyunun kontrolü bizdeydi ancak istemediğimiz şeyler başımıza geldi. Rakip eksikken uzatmada yediğimiz gol son derece yıkıcıydı. Turu zora soktu bu gol. İlk maçta kendi kendimize yediğimiz son golü çıkarmak için uğraşacağız." diye konuştu.

Turu geçmek için gollere ihtiyaç duyduklarını vurgulayan sarı-lacivertli takımın teknik direktörü, "Atmak kadar önemli olan bir şey de gol yememek. Yemediğimiz anda atacağımız bir gol turu ortaya getirecektir. Birinci adım gol yememek." ifadesini kullandı.

- "Her şut gol oldu"

Son 3 resmi maçta şanssızlık yaşadıklarını ifade eden Kocaman, şöyle devam etti:

"Aslında bu yaşadığımız dönem benim için büyük bir sürpriz değil. Yeni oyuncular geldi. Bir taraftan oyuncuları takıma adapte etmeye çalışıyoruz, diğer yandan bir oyun sistemi kurmaya. Bu dönemin sıkıntılı olacağını biliyorduk. Oyun olarak değil ama skor olarak kabul edilebilir sonuçlar alarak bu dönemi idare etmekti beklentim. Bu olmadı. Özellikle son 3 resmi maçta olmadı. Kalemize atılan şut sayısı 20. Bu ortalamanın altında. Kaleyi bulan şut sayısı 8, yediğimiz gol sayısı 6. Son 3 senenin rakamlarına baktım. Basit bir istatistik ama rakamlara baktığımızda 8'e yakın şuttan biri gol oluyor. Bizim son maçlardaki rakamlara bakınca her şut gol olmuş gibi. Hayatın ve futbolun içinde bu var. Bunu yaşadık. Bu tamamen oyuncu hatasıyla olmaz."

Elindeki kalecilerin üst seviyede isimler olduğunu vurgulayan tecrübeli teknik adam, "Kontrol edemediğimiz çok fazla faktör var bu oyunda. Bu hataların böyle gitmeyeceğini göreceğiz. Pek çok şey birbirini izleyen yörüngede gidiyor. Yeni oyuncularla yeni bir oyun düzeni oluşturmaya çalışırken bu durumla karşılaşmak sıkıntı oldu. Bu bir şekilde dönecek. Böyle gitme ihtimali yok. Bu oyuncuların bir ortalaması var. Sabırla, inatla, bilgiyle yan yana gelerek ortalamaları kendi lehimize çevireceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

- Santrfor belirsizliği

Kocaman, santrfor bölgesinde Robin van Persie ve Roberto Soldado arasındaki tercihinin ne olacağının sorulması üzerine şu cevabı verdi:

"Kaledeki tercihin ötesinde kafamdaki en önemli soru bu. Başlayan takımın önemini herkes gibi biliyorum. Bence en az bunun kadar maçı bitiren takım da önemli. Sturm Graz ve Göztepe maçlarında problem, başlayan takımdan çok sonraki hamlelerde oyunu istediğimiz gibi sürdürememekti. Trabzonspor maçında bunun tersi oldu. Giuliano oyuna girince pozitif bir oyunla ritmi bize çevirdi. Vardar'ın son haline bakacağım. Başlayan kadrodan çok maçı bitiren kadroyu düşüneceğim. Atılan bir golün zamanlaması çok önemli. Golden sonraki ritm de çok önemli. Şu anki en büyük soru bu. Maçı başlangıç olarak değil bitiren takımla düşünüyorum."

Mehmet Topal ile Josef de Souza'yı yan yana oynatmasının eleştirilmesiyle ilgili Kocaman, "Bunun sportif ve psikolojik açılımı var. Psikolojik olarak bakıldığında, bu düşünceyi reddetmek mümkün değil. Sportif olarak bakınca başka bir gerçek var. Oyuncuların pozisyon oluşturması kadar bazı futbolcuların topu rakipten alma becerisi de önemli. Benden önceki antrenörler zamanında da oldu. Fenerbahçe'nin temel problemi bence Topal ile Josef'in yan yana oynaması değil, sonuca gitme anlamında öndeki oyuncuların skor yapma sıkıntıları. Bunu çözmek için sürekli düşünüyorum. Bir şeyleri baştan bozarak değil, var olan bir şeyin üzerine yapmak daha sağlıklı geliyor bana. Bunun farkındayım ve bunu doğru yönetmek için çaba harcıyorum." ifadelerini kullandı.

- "Mutlaka stopere ihtiyacımız var"

Aykut Kocaman, bir stoper transferine ihtiyaçlarının olduğu belirtti.

Şu anda ellerinde bu bölge için Roman Neustaedter ve Martin Skrtel'in bulunduğunu ifade eden Kocaman, "Giuliano ve Soldado'nun takıma adaptasyonunu bekleyeceğiz. Sayısal olarak mutlaka ve mutlaka bir stopere ihtiyaç var. Mehmet ve Josef'i de orada, ileride yaşayacağımız problemler oluşmadan önlem almak için zaman zaman oynatıyorum." diye konuştu.

Son iki maçta taraftarın harika bir enerjisi olduğunu dile getiren Kocaman, şunları kaydetti:

"Bu enerji zaman zaman tepkisel hale de dönüştü. Takımı son iki maçta ileri iten bir taraftar vardı. Takım ve taraftar bütünlüğünü Trabzonspor maçında gördük. Son 15-20 dakika kuvvetimiz ortaya çıktı. Bu dönemler bir şekilde aşılacak. Birkaç maç daha benzer görüntüler, sıkıntılar olabilir."

Taraftarların bazı oyunculara verdiği tepkiyi de değerlendiren Kocaman, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ne olursa olsun, herhangi bir ahlaki problem olmadığı sürece en büyük yük futbolcu için kendi taraftarı tarafından protesto edilmektir. Bu sadece Fenerbahçe'ye ait değil, bütün herkes için geçerli. Erken protesto edilmemek için sorumluluk almazsa sporcu, güç dengesi değişiyor. Oyuncuların en çok karşılaşmak istemeyeceği durum budur. Bunu kırmak bizim elimizde. İyi sonuçlar almamız lazım. Vardar maçı önümüzü aydınlatan bir güç verecek bize. Futbolcu-taraftar arasında birbirini çoğaltan hali ortaya getirmemiz lazım."

- Skrtel: "Turu geçecek skoru alabileceğimize inanıyoruz"

Fenerbahçe'nin tecrübeli stoperi Skrtel, Vardar karşısında turu geçeceklerine inandığını dile getirdi.

İlk karşılaşmada kötü bir sonuç aldıklarını ancak bunu çevirmek için önlerinde bir 90 dakika daha olduğunu vurgulayan Skrtel, "Yeteneklerimize inanıyoruz. Turu geçecek skoru alabileceğimize inanıyoruz. Bu düşünceyle sahada olacağız. Kolay maç olmayacak kesinlikle. İlk maç daha iyi olan taraf bizdik ama maalesef golü bulamadık. Kalemizde de ucuz goller gördük. İnanıyorum ki biz başarılı bir takım olacağız." şeklinde konuştu.

Fenerbahçe'de oynamanın başlı başına bir motivasyon kaynağı olduğunu anlatan Slovak futbolcu, savunmadaki partnerinin sürekli değişmesiyle ilgili soruya şu cevabı verdi:

"Uyum açısından aynı savunma ikilisiyle oynamak her zaman daha olumludur. Bu, bize kalmış bir karar değil. Bu, futbolcuların belirleyeceği bir durum değil. Kim oynarsa elinden geleni yapıyor. Kim sahaya çıkarsa çıksın takıma yüksek katkı vermek istiyor. İş yapacak oyuncu sayımız çok fazla. İyi bir şekilde çalışmalarımıza devam etmeliyiz. Şansı da artık biraz yanımıza çekmeliyiz. Son maçlarda eksik olan buydu bizim için."