Fehmi Koru yazdı: Pensilvanya kör ve sağır, hâlâ beddua ile sonuç almaya çalışılıyor
Fehmi Koru çarpıcı bir yazı ile Gülen hakkında "Hâlâ yüksek perdeden atıp tutmalar sürdürülüyor... Hâlâ beddua ile sonuç almaya çalışılıyor..." diye yazdı.
Kendi ismini taşıyan kişisel sitesinde "Pensilvanya kör ve sağır, hâlâ beddua ile sonuç almaya çalışılıyor" diyen Fehmi Koru çarpıcı bir yazı ile Gülen hakkında "Hâlâ yüksek perdeden atıp tutmalar sürdürülüyor... Hâlâ beddua ile sonuç almaya çalışılıyor..." diye yazdı.
İşte Koru'nun yazısının dikkat çeken bölümleri:
Pensilvanya kör ve sağır
Bir ay önce "Türkiye'de artık darbe olmaz" veya "Türk milleti asker millettir, askeri ve subayı ölümü göze alır, millet de askeri ve subayı için her fedakârlığa katlanır" denilseydi kimse itiraz etmezdi; bugün o kabuller çatladı ve kırıldı.
Onbin kilometre öteden Türkiye'deki gelişmeleri izleyen gözler bunları bizim gördüğümüz netlikte görebiliyor mu acaba?
Pensilvanya da 'nöbet' halinde, ancak orada yapılan konuşmaların videoları izlendiğinde Türkiye'de yaşanan ve kendilerini öfke ve nefretin ortasına oturtan ruh halinden habersiz olunduğu hemen fark ediliyor.
Kendileri uzaktayken, onların yönlendirmesiyle meydana gelmiş bir olayın ceremesini onbinlerin çektiğinin bile ayırdında değiller...
Hâlâ yüksek perdeden atıp tutmalar sürdürülüyor... Hâlâ beddua ile sonuç almaya çalışılıyor...
Yazık.
40 yıl boyunca okullarından yetişmiş, devlette bir yerlere erişmiş, gazetelerine okur, bankalarına müşteri olmuş insanlar 'paralel yapı' ile irtibat kurularak yerlerinden ediliyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor...
Onlar Pensilvanya'da inkâr ile sonuç alabileceklerini düşünüyor...
İnkâr iyi bir savunma tarzı değildir; tek bir kanıt, aylarca sürdürülen inkâra dayalı savunmayı yerle bir edebilir... Bunun örnekleri çok görülmüştür.
Bugüne benzer ortamlarda, yalnız bizde değil başka ülkelerde de, yanlışlıklarla karşılaşılabilir.
Şimdi de, o kabarık gözaltı ve tutuklamalar ile görevden almalar arasında, kapatılan şirketler, mal varlığına el konulan insanlar içerisinde yanlışlığa kurban gidenler var.
Tanıdıklarımız var. Tanımadığımız, fakat tanıdıklarımızın tezkiyesiyle 'FETÖ'cü' olmadığını öğrendiklerimiz var.
Hiç ilgileri olmadığı halde "Sıra bana da gelir mi?" diye kaygı ve endişe içerisinde günler geçirenlerin sayısı da az değil.
Ben yine de dikkatli olalım derim
Dışarıdan yönlendirildiğine inanılan darbe girişimi ülkenin kimyasını bozdu. Kötü alışkanlıklara kapı araladı.
Pandora'nın kutusu açıldı bir kere...
Ülkemizin istikameti bile olandan etkilenebilir.
Yine de dikkatli olalım derim ben. Aşırılıklara meydan vermeyelim. Hukukun evrensel ilkeleri dışına çıkmayalım. Başka ülkeleri etkilemiş ve pişman olunmuş yanlışlıklardan uzak duralım. Öfke değil sağduyu attığımız adımlara hâkim olsun. 'Kurunun yanında yaş da yanar' demeyelim, 'suçun şahsiliği' kuralını çiğnemeyelim.
Biz bu hengâmeden de çıkarız; önemli olan fazla kalıcı yara-bere almadan çıkabilmek..."