FAZIL SAY'DAN ''HAYYAM RETWEET'' AÇIKLAMASI! YANLIŞ BİLİYORSUNUZ!
Piyanist ve besteci Fazıl Say, twitter'da "halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama" iddiasıyla yargılandığı davaya ilişkin açıklama yaptı.
Say, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Kamuoyuna açıklama
Cuma günü, hakkımdaki, "Hayyam retweet" davası ilk aşamasını
tamamlıyor.
Hakim, hakkımdaki hükmü açıklayacak, "10 ay hapis cezası",
biz hemen ardından bu kararı temyiz etmek için Yargıtay’a
başvuracağız, orada da beraat sonucu çıkaramazsak, Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi AİHM’ye gideceğiz.
Biliyorsunuz, bu kararı veren hakim, üst mahkeme tarafından ağır
bir dille eleştirilmişti, ve biz hakimin değiştirilmesini talep
etmiştik, bu talebimiz de reddedilmişti.
Şunu söylemek isterim: Hiç bir suçum yok, kimseye bir şey yapmadım,
sadece Twitter’da bazı cümleleri "retweet" ettiğim için
cezalandırılacağım.
Bu karar tüm dünyanın çok tepkisini çekti. Bu karar, kendi
inancından olmayanları "cezalandıran" bir zihniyettir ve tüm
dünyada daha çok tepki çekecektir. Bütün dünyanın sorduğu soru su:
"Hoşgörü nerede?"
Bakın, dostlarım, batı ülkeleri olsun, Asya ülkeleri olsun,
emin olun, istisnasız hepsi bu zihniyeti dışlayacaktır,
çekineceklerdir bu hoşgörüsüzlükten, bu benim dava durumu, küçük
ama çok dikkat çekici bir ögedir, dahası da var, Gezi Olaylarındaki
tahammülsüzlük ve sertlik, hapisteki gazeteciler, anlaşılmayan
tutuklamalar, ve hepsinin toplamı, sonuçta Türkiye’deki bir çok
hukuksuzluk, artık tüm dünyanın dikkatini çekmiş durumdadır.
Bir cennet cehennem esprisinin bile cezalandırıldığı bir
ülkeye elbet olimpiyatlar da verilemez, başka pek çok şey de
verilemeyecektir. Bunu lütfen anlayın.
Herkes aynı inançları tamamen aynı şekilde değerlendirmek
zorunda değil, bunu lütfen anlayın. "retweet"lerimde söylenenlerde
hakaret yoktur.
Bana inanın, ve yazacaklarımı okuyun: Bu dava kamuoyuna
tamamen yanlış aktarılmıştır, medya son derece manüpülatif rol
oynamıştır.
Bu zihniyet, Türkiye açısından kotu bir durum yaratmıştır.
Hakkımda suç duyurusunda bulunan Ali Emre Bukagili hakkında biz de
bir suç duyurusunda bulunmuştuk, bana dava sırasında aşağılama
amaçlı olarak "otistik" dediği için biz de bir karsı suç
duyurusunda bulunmuştuk, o konuda ise henüz herhangi bir gelişme
yok.
OLAYI YANLIŞ BILIYORSUNUZ,
Lütfen okuyun:
Kamuoyunu, tüm içtenliğimle bilgilendirmek istediğim konu
şudur, sade bir vatandaş olarak, bir suç işleyip işlemediğim
konusunda, hiçbiri bana ait olmayan cümleler yüzünden aldığım bu
ceza konusunda bazı açıklamalarım olacaktır.
1- Yayınladığım cümleler internetteki bir tartışma
esnasındaydı, hepsi retweet idi (yani başkalarının tartışmasını
kendi sayfama taşıdım) Bunların içinde sert olanları da var, evet,
onlar da tartıştıkları karşı tarafın çok daha sert ve ağır küfürler
içeren cümlelerine "cevaben" verilmiş olanlardı. Tüm dosyalar
elimizdedir. Hepsinin ispatı vardır. Hakim bunları bildiği halde,
haksız bir karar vermiştir. 10 ay hapis cezası almama sebep, bu
bahsi gecen 2 -3 retweet’dir.
2- Tüm hukukçuların dikkatini çeken şudur: Bu cümleler
yüzünden neden sadece ben yargılanıyorum da, asıl bunu yazmış olan
niye cezalandırılmıyor? Bir ikinci konu da: Benimle birlikte aynı
anda, o dakikalarda bu tweetleri "retweet" eden 163 diğer Twitter
kullanıcısı ile aynı konumdayım, diğer 162 kişi niye
yargılanmıyor?
3- Bir başka konu şudur: Hiç kimse benim kişisel Twitter’imi
takip etmek zorunda değildir. Tek bir düğmeye basarak bir daha
benim hiç bir yazdığımı görmemesi elindedir. Neden cezalandırmak
isterler?
4- Tüm dünyanın dikkatini çeken husus, benim bazı konularda,
hükümete muhalif biri olmam yüzünden, cezalandırıldığım
konusudur.
5- İnsanlar, din adına "cezalandıran" bu Ortaçağ zihniyetini,
artık 21. yüzyılda yaşamak istemiyor. Haksızlık büyüktür.
İçtenlikle
Fazıl Say