Fatih Altaylı'dan Sıla'ya: Uzak durulacak adam tipiydi anlamamış mıydın!
"Şiddet nedeniyle ayrıldığı adama geri döndü ve yeniden şiddete maruz kaldı"
Ünlü şarkıcı Sıla, beraberlik yaşadığı Ahmet Kural’dan darp, cebir ve psikolojik şiddet gördüğü gerekçesiyle şikayetçi oldu. Habertürk yazarı Fatih Altaylı, herkesin 'Sıla ile Ahmet Kural’ın kavgasını' konuştuğunu belirterek, "Sıla Hanımefendinin bu şiddetsever adam ile yeniden beraber olmaya başlaması oldu. Bu haberi duyduğum zaman söylediğim tek şey 'Yazık, bu adam bu kıza yine şiddet uygular' oldu. Çünkü kadına bir kez el kaldıran adam bunu tekrar yapardı" diye yazdı.
İşte Fatih Altaylı'nın "Uzak durulacak adam tipiydi anlamamış mıydın!" başlıklı o yazısı:
Biz memleketten epey uzaktayız ama memleketin gündemi hayli yakında.
“Ne var ne yok” diye aradığım herkes “Sıla ile Ahmet Kural’ın kavgasını” konuşuyor.
Gündemin bir numaralı meselesi bu.
Kavga dediğim aslında kavga değil.
Doğru düzgün adam kadınla kavga etmez, kadına şiddet uygulamaz.
Kadına değil fiske vurmak, fiske vurmayı aklından geçirmez.
Değil kolundan şiddetle tutmak, dokunmaz bile.
Gündemde olan mesele Ahmet Kural denilen adamın Sıla isimli ses sanatçısı Hanımefendiye şiddet uygulaması ve şiddete maruz kalan Hanımefendinin, mahkemeden uzaklaştırma kararı alması.
Peki ben bu olan bitene şaşırdım mı?
Asla.
Niyesini anlatayım.
Biliyorsunuz, Sıla Hanımefendi daha önce de bu “şiddetsever” adam ile birlikteydi.
Sonra ayrıldılar.
Dedikodular Hanımefendinin şiddete maruz kaldığı için ayrıldığı yolundaydı.
Ne var ki, Sıla Hanımefendi bunu yalanladı.
“Yok öyle bir şey” dedi.
Oysa pek çok kişi biliyordu ki, “Vardı öyle bir şey.”
Vardı ve ama Hanımefendi bunu itiraf etmiyordu.
Ama biliyorduk ki ayrılık nedeni şiddetti.
Bunu açıklamak veya açıklamamak kendi bileceği bir şeydi elbette bize düşmezdi konuşup ahkam kesmek.
O “Yok” dedikten sonra bilseniz bile ne anlamı vardı ki!
Hanımefendinin “Yok öyle bir şey” açıklamasının bende tek bir etkisi oldu.
Üzüntü.
Güçlü görünen bir kadının böyle bir şeyi gizleme arzusunu, kadınlara yapılmış bir haksızlık olarak gördüm ve üzüldüm sadece.
Ve sonrasında daha acayip olan Sıla Hanımefendinin bu şiddetsever adam ile yeniden beraber olmaya başlaması oldu.
Bu haberi duyduğum zaman söylediğim tek şey “Yazık, bu adam bu kıza yine şiddet uygular” oldu.
Çünkü kadına bir kez el kaldıran adam bunu tekrar yapardı.
Hele hele şiddete maruz kalan kadın o adama geri dönmüşse o adamın tek düşüncesi “Yaptığım yanıma kar kaldı. Benden vazgeçemiyor” olacaktır.
Nitekim öyle de oldu.
Sıla Hanımefendi, şiddet nedeniyle ayrıldığı adama geri döndü ve yeniden şiddete maruz kaldı.
Sıla ve onun gibi yapan veya yapmayı kendi layık görecek herkes bilsin ki, bu tür adamlar huylarından vazgeçmezler.
Uygulamış oldukları şiddet uygulayacakları şiddetin teminatıdır.
