Fatih Altaylı'dan AK Partili Hamza Dağ'a 'TİP' yanıtı: "Bu zatı muhterem bilmez ama..."
Habertürk yazarı ve programcısı Fatih Altaylı, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş’la yaptığı programda tarafsız olmadığını ima eden AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’a yanıt vedi.
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, TİP Genel Başkanı Erkan Baş'ı konuk ettiği programı "Yayında meğer moderatör yokmuş, iki TİP’li muhabbet ediyormuş" ifadeleriyle hedef alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'a "Bu zatı muhterem bilmez ama gazeteci diye bir şey vardır. Ben de gazeteciyim. Soru sorarım. Televizyon programlarında konuklarımın yaptığı ya da yapması gerektiği halde yapmadığı şeyler hakkında kendisinden bilgi almaya çalışırım" diye yanıt verdi.
Programda Erkan Baş'ı ve partisini tanımaya çalıştığını kaydeden Altaylı, ""Deprem sonrası kurtarma çalışmalarında niye geç kaldınız?' mı diyecektim, 'Milyonlarca Suriyeli mülteciyi niye kabul ettiniz mi!' diye soracaktım, 'Hangi akla hizmetle aldığınız ekonomik kararlarla ile 2 yıl içinde enflasyonu nasıl uçurdunuz, kurları nasıl 2 katına çıkardınız' merakımı gidermelerini mi isteyecektim!" dedi.
Fatih Altaylı ayrıca şunları yazdı:
*İki kişinin karşılıklı konuştuğu bir yerde moderatör olmaz. Ama asıl önemlisi ben moderatör değilim. Bu zatı muhterem bilmez ama gazeteci diye bir şey vardır. Ben de gazeteciyim. Soru sorarım. Televizyon programlarında konuklarımın yaptığı ya da yapması gerektiği halde yapmadığı şeyler hakkında kendisinden bilgi almaya çalışırım.
*Bugüne kadar da konuğum kim olursa olsun bunu hakkıyla yaptığım konusunda büyük bir kitle hemfikirdir. Büyük ihtimalle de bu nedenle ‘bazı partilerin’ yöneticileri ve yetkilileri benim programıma asla katılmazlar.
*(Erkan Baş’a) “Deprem sonrası kurtarma çalışmalarında niye geç kaldınız” mı diyecektim, “Milyonlarca Suriyeli mülteciyi niye kabul ettiniz mi” diye soracaktım, “Hangi akla hizmetle aldığınız ekonomik kararlarla ile iki yıl içinde enflasyonu nasıl uçurdunuz, kurları nasıl iki katına çıkardınız” merakımı gidermelerini mi isteyecektim? Bu yüzden daha çok kendisini ve partisini tanımaya çalıştım.
*Üstelik, beni eleştiren bu beyefendinin, çanak soruların sorulduğu, yanıtların soruların içinde verildiği ve konuğun övgülere boğulduğu programlarla ilgili olarak bugüne dek hiçbir eleştirisini duymadım.
*Acaba burada sorun ‘Tip’ mi! Böyle eleştirilere muhatap olmamak için tipsiz olmak mı gerekiyor? İltifatına teşekkür ederim ama emin olsun ki kendimi hiç de tipli bulmuyorum.