28 Şub 2018 09:38
Son Güncelleme: 24 Kas 2018 02:03
Fatih Altaylı Akit Tv spikerini topa tuttu: Bu sözleri yabancı bir servis mi söyletiyor?
Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın hedefinde Akit Tv sunucusu Ahmet Keser vardı.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, dün sabahki programında skandal
sözlere imza atan Akit Tv sunucusu Ahmet Keser'i yerden yere
vurdu.
Fatih Altaylı, Ahmet Keser'e bu sözleri kimin söylettiğini sorguladıktan sonra "Ben asıl Cumhuriyet savcılarının ne yapacağını merak ediyorum" ifadesini kullandı.
Fatih Altaylı'nın bugünkü yazısından "Bu sözleri yabancı bir servis mi söyletiyor!" başlıklı o bölüm:
MURAT Bardakçı ile kerameti kendinden menkul birtakım sözde “âlimlerin” sözleri üzerinden yaptığımız tartışmayı uzatmak istemediğimi yazdım birkaç gün önce.
Gerekçesini de anlattım: “Zaten kamplaşmış bir ülkede bu kamplaşmanın artmasını isteyenlere alet olmak istemiyorum.”
Gerçekten de durum iyiden iyiye böyle olmaya başladı.
Her gün yeni bir görüntü, yeni bir “fetva”.
Birkaç dakikalık görüntüler, sosyal medya üzerinden dolaşıyor.
Tehlikeli olan şu.
Bazen makul bir sohbet bile, içinden bir bölüm bağlamından koparılarak yayınlanıyor ve söyleyenin söylemediği bir şey söylüyormuş gibi algılanabiliyor.
Bu yüzden de bu algı operasyonunun parçası olmak istemeyenler dikkatli olmalı.
Bu uyarıyı yaptıktan sonra, “hakiki bir rezalete” bakmak istiyorum.
Daha önce de “abuk sabuk” cümleleriyle gündeme gelmiş bir Akit TV programcısı, Afrin’de sivillerin öldürüldüğü yolundaki iddiayı yanıtlamak ve yalanlamak istiyor.
Yalanlama yöntemi ise akıl alır gibi değil:
“Biz sivilleri öldürecek olsak Afrin’den değil, Cihangir’den, Nişantaşı’ndan, Etiler’den ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden başlarız.”
Bu ister gerçekten fikir olarak söylenmiş olsun, isterse Türkiye’yi iyice karıştırmak isteyen bir dış gücün isteği üzerine söylenmiş olsun, “vatana ihanet”in son ve hatta zirve noktasıdır.
Bu cümle başından sonuna kadar “nefret suçu” tanımının içine girmesinin yanı sıra yayıncılık açısından da büyük bir tehlikenin işaretidir.
Bikinili kadınların memlekete verdiği zararları gayet iyi tespit eden RTÜK’ün bu cümlenin verdiği zararı görüp göremeyeceğini merak ediyorum.
Cumhuriyet’in savcılarının ne yapacağını ise daha çok merak ediyorum.
Fatih Altaylı, Ahmet Keser'e bu sözleri kimin söylettiğini sorguladıktan sonra "Ben asıl Cumhuriyet savcılarının ne yapacağını merak ediyorum" ifadesini kullandı.
Fatih Altaylı'nın bugünkü yazısından "Bu sözleri yabancı bir servis mi söyletiyor!" başlıklı o bölüm:
MURAT Bardakçı ile kerameti kendinden menkul birtakım sözde “âlimlerin” sözleri üzerinden yaptığımız tartışmayı uzatmak istemediğimi yazdım birkaç gün önce.
Gerekçesini de anlattım: “Zaten kamplaşmış bir ülkede bu kamplaşmanın artmasını isteyenlere alet olmak istemiyorum.”
Gerçekten de durum iyiden iyiye böyle olmaya başladı.
Her gün yeni bir görüntü, yeni bir “fetva”.
Birkaç dakikalık görüntüler, sosyal medya üzerinden dolaşıyor.
Tehlikeli olan şu.
Bazen makul bir sohbet bile, içinden bir bölüm bağlamından koparılarak yayınlanıyor ve söyleyenin söylemediği bir şey söylüyormuş gibi algılanabiliyor.
Bu yüzden de bu algı operasyonunun parçası olmak istemeyenler dikkatli olmalı.
Bu uyarıyı yaptıktan sonra, “hakiki bir rezalete” bakmak istiyorum.
Daha önce de “abuk sabuk” cümleleriyle gündeme gelmiş bir Akit TV programcısı, Afrin’de sivillerin öldürüldüğü yolundaki iddiayı yanıtlamak ve yalanlamak istiyor.
Yalanlama yöntemi ise akıl alır gibi değil:
“Biz sivilleri öldürecek olsak Afrin’den değil, Cihangir’den, Nişantaşı’ndan, Etiler’den ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden başlarız.”
Bu ister gerçekten fikir olarak söylenmiş olsun, isterse Türkiye’yi iyice karıştırmak isteyen bir dış gücün isteği üzerine söylenmiş olsun, “vatana ihanet”in son ve hatta zirve noktasıdır.
Bu cümle başından sonuna kadar “nefret suçu” tanımının içine girmesinin yanı sıra yayıncılık açısından da büyük bir tehlikenin işaretidir.
Bikinili kadınların memlekete verdiği zararları gayet iyi tespit eden RTÜK’ün bu cümlenin verdiği zararı görüp göremeyeceğini merak ediyorum.
Cumhuriyet’in savcılarının ne yapacağını ise daha çok merak ediyorum.