Faruk Bildirici Hürriyet'e böyle veda etti: Ben hep gazetecilik kazansın istedim
Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici'yle gazetenin yolları ayrıldı. 27 yıldır Hürriyet'te çalışan gazeteci Faruk Bildirici, 9 yıldır gazetenin okur temsilcisiydi.
Demirören Grubu bünyesindeki Hürriyet gazetesi, Türk medyasının en saygın gazetecilerinden Faruk Bildirici ile yollarını ayırdı. Gazete yönetiminin artık kendisi ile birlikte çalışmak istemediğini ilettiği Bildirici, bugün yayımlanan veda yazısında "Ben hep gazetecilik kazansın istedim. Bugün olmamış olabilir ama yarın mutlaka..." ifadesini kullandı.
Bildirici'nin Hürriyet'te "Ayrılık zamanı" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
Gazeteciliğe başlarken kendime söz vermiştim. 100 metre koşucusu olmayacak, maraton koşacaktım. Yalansız, dolansız, dürüst, şeffaf, tutarlı ve ilkeli olacaktım. Düşüncelerimden ödün vermeyecek, kimseye özenmeyecek, bedeli ya da ödülü ne olursa olsun özgün, bağımsız ve kırıksız bir çizgi izleyecektim.
Aradan uzun zaman geçti. 12 yılı Cumhuriyet’te, 27 yılı Hürriyet’te olmak üzere yaklaşık 39 yıl. Son dokuz yıldır Okur Temsilcisi (Ombudsman) olarak görev yapıyordum. Bu süre içerisinde gazetecilik birikimimi ve okur eleştirilerini hem gazetem, hem de mesleğim adına artı değere dönüştürmeye, hatalardan arınmış ve yüksek kalitede bir haberciliğin benimsenmesine katkıda bulunmaya çaba harcadım. Bir özdenetim kurumu olan Okur Temsilciliği’nin (Ombudsmanlığın) yerleşmesini ve kabullenilmesini amaçladım.
En önemlisi, evrensel gazetecilik ilkelerinden taviz vermemeye, başlangıçta kendime verdiğim söze uygun davranmaya gayret ettim. Ne kadar başarılı oldum, artık onu okurlar ve meslektaşlarım söyleyecek.
Zira bu limanda dalgalar çok yükseldi, ayrılık zamanım geldi çattı. Ayrılıklar aynı zamanda muhasebe zamanıdır. Haksız yere kırdığım, üzdüğüm insanlar olduysa peşinen özür dilerim.
Ombudsmanlığım süresince eleştirilerimi anlayışla karşılayan, destek ve güç veren, tartışmalarıyla beni zenginleştiren çalışma arkadaşlarıma ve meslektaşlarıma, eleştiri ve önerilerini esirgemeyerek katkıda bulunan okurlara da teşekkür ederim.
Ben hep gazetecilik, sessizlerin sesi, mağdurların savunucusu, kamu yararının yılmaz bekçisi olsun; bağımsızlığından ödün vermesin; çıkar gruplarına aracılık etmesin; gerçekleri deforme etmeden aktaran, her konuya ve herkese eleştirel yaklaşan bir güç olsun istedim. Ben hep gazetecilik kazansın istedim.
Bugün olmamış olabilir ama yarın mutlaka...