19 Şub 2022 18:37 Son Güncelleme: 19 Şub 2022 18:40

Fahrettin Koca'ya çok sert 'ilaç reklamı' tepkisi: Bu insan haklarına saldırı ve cinayettir

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Covid-19 tedavisinde kullanılan bir ilaçla ilgili söylediği sözleri eleştirerek, çok sert tepki gösterdi.

İzmir Konak'ta partisinin Genişletilmiş İl Divanı İstişare Toplantısı'nda konuşan İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı ve pandemi yönetimini eleştirdi.

Türkiye'de korona virüs salgınının önemsizleştirildiğini savunan Çıray şöyle konuştu:

"Kovid belasından her gün bir uçak dolusu insanı kaybetmeye devam ediyoruz, resmi rakamlara göre. Ben bunu minimum dört ile çarpıyorum. Yani günde 1000-1200 canı kaybetmeye devam ediyoruz. Savaşta kaybedilecek kadar insanımız, her gün hayatını kaybediyor; yuvalar sönüyor, ocaklar dağılıyor. Çoğu fakir fukara.

Sıtmada ve kalp hastalıklarında kullanılan bir ilacı milyonlarca stok ederek hatta bazı hastaların evine göndererek tükettiler. Defalarca uyarmamıza rağmen aylar sonra bu ilacı yasakladılar. Bu ilaç kim bilir kaç insanımızın kalp krizinden canını aldı.

Yeni bir skandalla, rezaletle karşı karşıyayız. Bakan Koca, '65 yaşınızı geçtiyseniz veya herhangi bir bağışıklık sistemi sorununuz varsa ihtimalleri hafife almayın. Önemsiz gibi görünen şikayetleri nezle, soğuk algınlığı ile karıştırmayın. Test yaptırın. Molnupiravir etken maddeli ilaçla başlayan yeni dönemde erken tanı, riski azaltıyor' diye twit atıyor.

İkinci tweeti geliyor. 'Risk grubundakiler artık Molnupiravir korumasında' diyor. Devlet yönetiminde bir bakanın ilaç reklamı yaptığına ilk defa rastlıyoruz. Üstelik, bu ilaç rakibi olan bir ilaç. Bu ilaçların ikisi de ABD'deki ilaç ve gıda kuruluşunun ruhsatın almış. Sayın bakanın reklamını yaptığı bu ilacın etkinlik oranı yüzde 33 iken, ismini vermeyeceğim diğer ilacın etkinlik oranı yüzde 88. Bu insan haklarına tasalluttur, bir cinayettir."

"BİZ OLSAK ÖLÜMLER 10'DA 9 DAHA AZ OLURDU"

Eleştirilerini sürdüren Çıray şunları kaydetti:

"Türkiye'de covid sürecini yönetenlerin aynı Brezilya başbakanının yargılandığı gibi insan haklarına tecavüzden yargılanması gerekir. Dünyanın neresinde görülmüş bir sağlık bakanının bir ilacın reklamını yaptığı görülmüş. Üstelik rakibi olan, etkinlik oranı iki mislinden fazla olan bir ilacın. Bu ilaçların etkili olabilmesi için ilk 5 gün içinde başlaması lazım. Bu virüs ilaçları en az kanser ilaçları gibi yan etkisi yüksek ilaçlardır. Bunu Türkiye'ye duyurmuş olduk. Hem siyasi görevimi yapacağım hem de yemin ettiğim Hipokrat görevinin gereğini yerine getireceğim. Covid’le mücadele konusunda başta Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener'in konuşmalarıyla başlayan süreçte en iyi uyarı siyasetini yapan parti İYİ Parti'dir. Türkiye'yi biz yönetiyor olsaydık, hayatını kaybedenlerin sayısı bugün var olandan 10'da 9 daha az olacaktı. Türkiye ekonomisini batırdıkları için Covid konusunda alınması gereken tedbirleri alamadılar.

"FAKİR FUKARANIN KURSAĞINDAN GİDEN PARALAR HARAM ZIKKIM OLSUN"

AKP hükümetinin ekonomi ve elektrik politikaları üzerinden de Türkiye'yi batırdığını öne süren Çıray şunları söyledi:

"Afşin Elbistan Termik Santrali'ni yandaş bir iş insanına işletmesi için vermişler. Burada hala filtrelerin takılmış değil, oradaki insanlar zehirleniyorlar. Felaket olan ne biliyor musunuz? Devlet Afşin Elbistan'dan elektriği 15.8 sente alıyor. O kadar büyük yanlışlar yaptılar, olur olmaz insanlara lisans verdiler. Bunların çoğunun işletme sermayesi yoktu. Parası olanlar da devletten aldığı paraları başka işlere aktardılar. Grup Başkanvekilimiz Erhan Usta'nın yaptığı araştırmada 2021 yılına kadar faturalarımıza yansıyan bu tesislerde iyileştirme yapılması için devletin bu firmalara ödediği para yıllık ortalama 7 milyar iken birdenbire 28 milyar liraya çıkarılmış. Bir de bunlar yetmemiş 45-50 milyar dolar bu firmaların banka borcu var. Bankacılık krizini tetiklememek için damat bu elektrik firmalarını bankalarla bir araya getirdi. Anlaşamadılar. Geldi bu iş Türk milletinin faturalarına yansıdı. Bu işi yanlış yapanları kınıyorum. Fakir ve fukaranın kursağından giden bu paralar için haram zıkkım olsun diyorum. Başı sıkıştığı zaman dışarıdan darbe var. Salgınlar afetler yüzünden oluyor. İyi bir şey olursa kendileri kötü olursa ya Allah'tandır ya da başkasındandır. Kalkınma planı yaptılar. Bu hedeflere göre toplam gayri safi mili hasıla 2 trilyon dolara, kişi başı gelir 25 bin dolar olacaktı. Dünyanın ilk 10 ekonomisi içine girecekti Türkiye ve 500 milyar dolar ihracat yapacaktı. Bunlar yeni yaptıkları planda kendilerini tekzip ettiler. Toplam gayri safi milli hasılayı 1.8 milyar dolara indirdiler. Kişi başı geliri de 12.484 dolara indirdiler. Türkiye dünyanın 17 ekonomisi iken 21.'liğe düştü. Kalkınmakta olan ülkelerden fakirleşmekte olan ülkeler sınıfına düştük.

“BUNDAN SONRA ÖNÜMÜZDE TEK BİR HEDEF VAR. TEK BAŞINA İKTİDAR”

Seçim süreciyle ilgili de konuşan Çıray sözlerini şöyle tamamladı:

"İYİ Parti bir ihtiyaçtan doğdu. Siyasi partiler sadece siyasetçilerin istemesiyle ortaya çıkmazlar. Türkiye'de siyaset siyasi partiler mezarlığı ile doludur. Siyasi partiler doğru zamanda doğru insanlar tarafından kurulursa toplumsal karşılık bulur. Sayın Akşener önümüze düştü, büyük bir cesaretle. Kendisine şükranlarımı ve saygılarımı ifade etmek istiyorum. Bundan sonra önümüzde tek bir hedef var. Tek başına iktidar. Bu hedefe yürürken en çok ihtiyacımız olan şey birlik ve beraberliktir. Türkiye şu an fetret devrine girmiş bir devletsizlik sürecini yaşıyor."