21 Haz 2014 10:03
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:20
Eyüp Can, kağıt Radikal'e bu sözlerle veda etti; Hiç bitmesin duamız!
Radikal Genel Yayın Yönetmeni Eyüp Can gazetenin son kağıda basılı sayısında neler yazdı?
Radikal Genel Yayın Yönetmeni Eyüp Can, Hiç bitmeyen dua başlıklı yazısı ile Radikal'in basılı son sayısında okurlarına dijitale geçme tercihinin gerekçelerini anlattı.
Alman Filozof Hegel'in "Gazete modern insanın sabah duasıdır" sözünden yola çıkan Eyüp Can, gazete ölecek mi tartışmasına da değindiği yazısında "Hegel dijitali görse "Gazete, modern insanın hiç bitmeyen duasıdır" derdi" yorumunu yapmayı da ihmal etmiyor.
İşte basılı gazete olarak son sayısı yayınlanan Radikal'in Genel Yayın Yönetmeninin basılı son yazısı:
"Bugün Radikal’in kâğıt baskısının son günü.
Evet biraz hüzünlü ama aynı zamanda heyecanlıyız.
25 binlik tirajıyla Radikal’i kâğıda basmak maalesef ekonomik değil.
Ama dijitalde Radikal her gün 1 milyonun üzerinde tekil okura ulaşıyor.
Bu da 18 yıllık Radikal markası adına bizi heyecanlandırıyor…
Radikal artık sadece dijital, kâğıda elveda diyen Türkiye’nin ilk ve tek dijital gazetesi.
Gazete nedir?
Kâğıt mı, mürekkep mi, baskı makinesi mi?
Yoksa haber, yorum ve reklam mı?
Tıpkı roman gibi günlük gazeteler de Sanayi Devrimi’nin ürünü.
Öyle ki ünlü Alman filozofu Hegel gazeteler için ‘modern insanın sabah duası’ demiş.
Hakikaten de öyle değil mi?
Niçin dua eder insan?
Kendi fiziksel dünyasının dışında metafizik bir varlıkla iletişim kurabilmek için.
Niçin gazete okur modern insan?
Kendi dünyasının dışına çıkabilmek, etrafında olan bitenden haberdar olabilmek için. Bir bağdır gazete, bizi bizim dışımıza bağlayan…
* * *
Tıpkı dua gibi…
Ritüelleri vardır, ritmi vardır, zamanı ve temrini vardır.
Tek kişilik bir duadır, toplu okunmaz.
Sabahları okunur, akşama bırakılmaz.
Her din gibi gazetelerin de kendine özgü kuralları vardır.
Tek kişilik ayinleri, cuma, cumartesi, pazar duaları vardır.
Her köşe başında vaizleri, her mahallede bayileri, hemen her sokakta takipçileri vardır. Güne gazete ile başlanır… Çünkü gün gazetedir.
Dün, bugün, yarın gazetelerde yeniden var olur.
Gündemi gazeteler belirler, gazeteleri gündem.
Bu yüzden tam iki asırdır "Gazeteler modern insanın sabah duasıdır."
Ama artık insanlık sabah duasıyla yetinmiyor.
Dijital insan her an kendi dünyasının dışına çıkabilmek, etrafında olan bitenden haberdar olmak istiyor. Her an her yerde bildiği dilde, inandığı dinde dua edebilmek, etrafıyla iletişim halinde olmak istiyor.
* * *
Katıldığım birçok toplantıda soruyorlar…
"Gazete ölecek mi?" diye…
Din öldü mü? İnsanlık dua etmekten vazgeçti mi? Hayır.
Çünkü dua da gazete de bir ihtiyaç.
Hatta siz buna sevişmeyi de ekleyin.
Çünkü Albert Camus “Geleceğin tarihçileri modern insanı tarif ederken ‘Onlar sevişir ve gazete okurlardı’ diyecekler” diyor.
Sevişmek, dua etmek ve gazete okumak; aynı ihtiyacın sonucu.
Kendini aşma, kendi dışında birileriyle bağ kurma.
İnsanlık ne sevişerek çoğalmaktan vazgeçti ne dua ederek huzur aramaktan ne de gazete okuyarak anlamaktan, öğrenmekten, sorgulamaktan.
Bütün mesele gazetelerin dijital dünyanın ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlanması.
Okurla o bağın yeniden kurulması.
Sabahtan akşama duanın gün boyu sürebilmesi.
* * *
Dinler kendisini yeniliyor, bin yıllık dualar, mabetler değişiyor gazeteler mi değişmeyecek?
Elbette değişecek.
Değişecek ama ne yönde?
Her şeyden önce kıblesini her anlamda okura dönerek…
Günün 24 saati okurla beraber olarak…
Dolayısıyla biz gazeteye ya da gazeteciliğe değil kâğıda veda ediyoruz. Her gün 300 bin kişi cep telefonundan okuyor Radikal’i.
Buna tableti ve web’i eklediğinizde 1 milyonu geçiyor.
Sosyal medyada 1.5 milyon takipçisi var Radikal’in, dahası sosyal medyada haber ve yorumları en çok paylaşılan gazetelerden biriyiz.
Çünkü güçlü yazarları ve sağlam editoryal kadrosuyla uzun zamandır gerçek anlamda dijital yayıncılık yapıyor Radikal.
Gazeteler için ‘kendin çal kendin oyna dönemi bitti.’
Artık hep birlikte çalıp birlikte oynama zamanı.
Bugün Radikal’in güçlü yazar kadrosunun yanı sıra 7 bini aşkın blog yazarı var mesela. Her gün birbirinden ilginç, her şeyi ve herkesi didikleyen 150’nin üzerinde yazı yayımlanıyor blog sayfamızda.
Eskiden okur sadece okurdu şimdi aynı zamanda yazar.
Ve biz dijital dünyada hem okuyan hem yazan, her daim tepkisini koyan okurlarımızla büyüyoruz…
Bu yüzden kâğıda ‘veda’ ederken aslında yepyeni bir dünyaya ‘merhaba’ diyoruz. O dünya her an yanı başınızda…
Radikal.com.tr her daim elinizin altında… Sabah, öğlen, akşam, gece hiç bitmeyen bir dua…
Hegel cep telefonundan, tabletten, bilgisayardan her an gazeteleri okuduğumuzu görse ne derdi acaba?
Herhalde dijital dünyada "Gazete, modern insanın hiç bitmeyen duasıdır" derdi.
Hiç bitmesin duamız…
Alman Filozof Hegel'in "Gazete modern insanın sabah duasıdır" sözünden yola çıkan Eyüp Can, gazete ölecek mi tartışmasına da değindiği yazısında "Hegel dijitali görse "Gazete, modern insanın hiç bitmeyen duasıdır" derdi" yorumunu yapmayı da ihmal etmiyor.
İşte basılı gazete olarak son sayısı yayınlanan Radikal'in Genel Yayın Yönetmeninin basılı son yazısı:
"Bugün Radikal’in kâğıt baskısının son günü.
Evet biraz hüzünlü ama aynı zamanda heyecanlıyız.
25 binlik tirajıyla Radikal’i kâğıda basmak maalesef ekonomik değil.
Ama dijitalde Radikal her gün 1 milyonun üzerinde tekil okura ulaşıyor.
Bu da 18 yıllık Radikal markası adına bizi heyecanlandırıyor…
Radikal artık sadece dijital, kâğıda elveda diyen Türkiye’nin ilk ve tek dijital gazetesi.
Gazete nedir?
Kâğıt mı, mürekkep mi, baskı makinesi mi?
Yoksa haber, yorum ve reklam mı?
Tıpkı roman gibi günlük gazeteler de Sanayi Devrimi’nin ürünü.
Öyle ki ünlü Alman filozofu Hegel gazeteler için ‘modern insanın sabah duası’ demiş.
Hakikaten de öyle değil mi?
Niçin dua eder insan?
Kendi fiziksel dünyasının dışında metafizik bir varlıkla iletişim kurabilmek için.
Niçin gazete okur modern insan?
Kendi dünyasının dışına çıkabilmek, etrafında olan bitenden haberdar olabilmek için. Bir bağdır gazete, bizi bizim dışımıza bağlayan…
* * *
Tıpkı dua gibi…
Ritüelleri vardır, ritmi vardır, zamanı ve temrini vardır.
Tek kişilik bir duadır, toplu okunmaz.
Sabahları okunur, akşama bırakılmaz.
Her din gibi gazetelerin de kendine özgü kuralları vardır.
Tek kişilik ayinleri, cuma, cumartesi, pazar duaları vardır.
Her köşe başında vaizleri, her mahallede bayileri, hemen her sokakta takipçileri vardır. Güne gazete ile başlanır… Çünkü gün gazetedir.
Dün, bugün, yarın gazetelerde yeniden var olur.
Gündemi gazeteler belirler, gazeteleri gündem.
Bu yüzden tam iki asırdır "Gazeteler modern insanın sabah duasıdır."
Ama artık insanlık sabah duasıyla yetinmiyor.
Dijital insan her an kendi dünyasının dışına çıkabilmek, etrafında olan bitenden haberdar olmak istiyor. Her an her yerde bildiği dilde, inandığı dinde dua edebilmek, etrafıyla iletişim halinde olmak istiyor.
* * *
Katıldığım birçok toplantıda soruyorlar…
"Gazete ölecek mi?" diye…
Din öldü mü? İnsanlık dua etmekten vazgeçti mi? Hayır.
Çünkü dua da gazete de bir ihtiyaç.
Hatta siz buna sevişmeyi de ekleyin.
Çünkü Albert Camus “Geleceğin tarihçileri modern insanı tarif ederken ‘Onlar sevişir ve gazete okurlardı’ diyecekler” diyor.
Sevişmek, dua etmek ve gazete okumak; aynı ihtiyacın sonucu.
Kendini aşma, kendi dışında birileriyle bağ kurma.
İnsanlık ne sevişerek çoğalmaktan vazgeçti ne dua ederek huzur aramaktan ne de gazete okuyarak anlamaktan, öğrenmekten, sorgulamaktan.
Bütün mesele gazetelerin dijital dünyanın ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlanması.
Okurla o bağın yeniden kurulması.
Sabahtan akşama duanın gün boyu sürebilmesi.
* * *
Dinler kendisini yeniliyor, bin yıllık dualar, mabetler değişiyor gazeteler mi değişmeyecek?
Elbette değişecek.
Değişecek ama ne yönde?
Her şeyden önce kıblesini her anlamda okura dönerek…
Günün 24 saati okurla beraber olarak…
Dolayısıyla biz gazeteye ya da gazeteciliğe değil kâğıda veda ediyoruz. Her gün 300 bin kişi cep telefonundan okuyor Radikal’i.
Buna tableti ve web’i eklediğinizde 1 milyonu geçiyor.
Sosyal medyada 1.5 milyon takipçisi var Radikal’in, dahası sosyal medyada haber ve yorumları en çok paylaşılan gazetelerden biriyiz.
Çünkü güçlü yazarları ve sağlam editoryal kadrosuyla uzun zamandır gerçek anlamda dijital yayıncılık yapıyor Radikal.
Gazeteler için ‘kendin çal kendin oyna dönemi bitti.’
Artık hep birlikte çalıp birlikte oynama zamanı.
Bugün Radikal’in güçlü yazar kadrosunun yanı sıra 7 bini aşkın blog yazarı var mesela. Her gün birbirinden ilginç, her şeyi ve herkesi didikleyen 150’nin üzerinde yazı yayımlanıyor blog sayfamızda.
Eskiden okur sadece okurdu şimdi aynı zamanda yazar.
Ve biz dijital dünyada hem okuyan hem yazan, her daim tepkisini koyan okurlarımızla büyüyoruz…
Bu yüzden kâğıda ‘veda’ ederken aslında yepyeni bir dünyaya ‘merhaba’ diyoruz. O dünya her an yanı başınızda…
Radikal.com.tr her daim elinizin altında… Sabah, öğlen, akşam, gece hiç bitmeyen bir dua…
Hegel cep telefonundan, tabletten, bilgisayardan her an gazeteleri okuduğumuzu görse ne derdi acaba?
Herhalde dijital dünyada "Gazete, modern insanın hiç bitmeyen duasıdır" derdi.
Hiç bitmesin duamız…