Evlilik programları için Meclis bu soruyu sordu: Kaç kişi evlendi kaç kişi boşandı?
Tartışmalara neden olan TV evlilik programları, Dilekçe Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyon aracılığıyla Meclis’te mercek altına aldı.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Canan Candemir Çelik
başkanlığındaki alt komisyon, RTÜK’ten reyting oranlarını, reklam
gelirlerini, sunucularının program başı aldıkları ücretler ile
sponsor firmalarını, TÜİK’ten de bu programlarda gerçekleşen
evlilik sayısı ile boşanmalara ilişkin istatistikleri istedi.
BİR DİSİPLİN GETİRİLSİN
Meclis’te geçtiğimiz dönem ‘aile bütünlüğünü olumsuz etkileyen
unsurlar ile boşanmaların nedenlerini’ araştırmak üzere kurulan
komisyonun başkanlığını yapan AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe
Keşir, yasaklamayı doğru bulmadığını, bazı ilkeler getirilip
yapımların yumuşatılabileceğini söyledi. Alt komisyonun son
toplantısında dinlediği Keşir özetle şöyle dedi: “İlk beklenen şey
yasaklansın yönünde. Yani hep sorumluluğu bir başkasının üzerine
atmak diye düşünürüm bunu. Bir düzen ve disiplin getirilmesini
kabul ediyorum. RTÜK, yapımcılarla bir araya gelerek, ‘Evet, belki
programlar yapılabilir ama şu formatta yapılmalı’ gibi bazı ilkeler
belki belirlenebilir yani yapımlar biraz yumuşatılabilir. Aile
dostu kriteri belirleyip bu unvanı almayı cazibeli hale getirelim.
Ekonomik teşvikler olabilir bunlar, ödüllendirme mekanizmaları
olabilir.
Yani bunu ‘Devlet kapatsın, gereğini yapsın’... Tek başına biraz
kaçamak bir çözüm olduğunu düşünüyorum. Devlet gereğini şu anlamda
yapmalı; taraflarla oturmalı ve ilkeleri belirlemeli. İlkelere
uyulmadığı takdirde yaptırımlar daha sertleştirebilir, bunu kabul
ediyorum ama taraflarla mutlaka bunları belirlemesi gerektiğini
düşünüyorum. Ekonomik cezalara bakıyorsunuz, o verdiğiniz cezalar o
yapımlardaki bir reklamın maliyeti bile değil. Üstelik bazen
reytinglerini arttırıyor. ‘Yapım ceza almış’ falan dediğinizde
yapımın reklamını yapıyorsunuz bu sefer. Onun da çözüm olmadığını
geçmişte gördük biz. RTÜK’ün daha uzlaştırıcı, motive edici ve
ilkeleri belirleyici bir kuruluş olarak daha sık muhatap olması
gerekiyor.”