Medya
29 Eki 2010 09:30 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:45

ESKİDEN OLSA BU HABER MEDYADA MANŞET OLURDU!

Medyanın bir bölümü iktidarın “hık deyicisi” olmuş, öbür bölümünün üzerinde de ağır bir baskı var.

Eskiden bu haber manşet olurdu

MEDYA üzerindeki baskının hangi boyutlara ulaştığını gösteren ilginç bir gelişmeden söz etmek istiyorum:

AKP Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak’ın Türk Ceza Kanunu’nun 257. maddesini değiştiren teklifi AKP grup yönetimi tarafından da kabul edilip TBMM Başkanlığı’na sunuldu.

Bu kanun maddesi, “görevini kötüye kullanan” kamu görevlileri ile belediye başkanlarına verilecek cezaları tespit ediyor. AKP milletvekilinin teklifi, görevini kötüye kullanma suçu işlediği tespit edilen kamu görevlileri ve belediye başkanlarına verilecek cezalarda indirim yapılmasını sağlayacak.

Eski yasada alt sınır 1 yıl hapis iken bu 6 ay hapse indiriliyor. Eski yasada ceza üst sınırı 3 yıl iken, yeni teklif üst sınırı 2 yıla indiriyor.
Teklifin böyle verilmesinin bir tek amacı var: Görevini kötüye kullandıkları mahkemelerde tespit edilen belediye başkanları ve memurlar, görevlerini sürdürmeye devam edebilsinler!

Hatırlar mısınız bilmiyorum, bu konu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile AKP’li Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu arasında yapılan bir telefon konuşmasında da geçiyordu.

“Telekulak”a yakalanan konuşmada “görevini kötüye kullanma suçu” ile ilgili cezaların indirilmesi meselesi konuşuluyor, Gökçek, “fitillememek için” Kuzu’dan bu suçtan yargılanmakta olan milletvekillerinin listesini istiyordu. Şimdi AKP öncesi günlerimizi hatırlayalım: Böyle bir olay daha önceki iktidarlar döneminde yaşansa gazetelerin tümünde manşet olurdu. “Görevi kötüye kullanma suçunu” affetmeyi ve bu suçu işleyenleri işbaşında tutmayı hedefleyen bu girişim eleştirilir, teklifi veren de verdiğine pişman edilirdi.

Ama artık AKP’nin “özgürlükler ülkesi”nde bunu manşetlere taşımak mümkün değil.

Medyanın bir bölümü iktidarın “hık deyicisi” olmuş, öbür bölümünün üzerinde de ağır bir baskı var.

Ama yine de Hürriyet gibi gazetelerin varlığına şükretmemiz gerek. Bu haber önceki gün Hürriyet ile birlikte bir gazetede daha yayımlanabildi de olayın farkına varabildik.


Mehmet Y. Yılmaz / HÜRRİYET