24 Mar 2015 11:42
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:08
Eski danışmanından derin kulis: Abdullah Gül parti kuruyor!
Abdullah Gül'ün eski danışmanı olan Yeni Çağ gazetesi yazarı ve Ankara temsilcisi Ahmet Takan bugünkü köşe yazısında Ankara'daki derin siyaset kulislerinden ulaştığı bilgileri aktardı..
Abdullah Gül'ün eski danışmanı olan Yeni Çağ gazetesi yazarı ve
Ankara temsilcisi Ahmet Takan, "Ankara’da derin siyaset
kulislerinden ulaştığım bilgilere göre, Abdullah Gül yine yeni bir
siyasi parti kurulması için harekete geçti" diye yazdı.
İddiasında ısrarlı olduğunu belirten Takan, "Abdullah Gül savaşarak siyaset yapmaz. Hele Erdoğan’a karşı asla ve kata... Ne Hayrunnisa Gül ne de Abdullah Gül aktif siyaset hırslarından vazgeçmiş değiller." ifadelerini kullandı.
Hem Başbakanlık hem de Cumhurbaşkanlığı kaynaklarının kendisini doğrular nitelikte bilgiler verdiğini aktaran Takan, Gül'ün yeni parti için Taner Yıldız, Hüseyin Çelik, Ali Babacan gibi isimlere görev verdiğini iddia etti.
Takan ayrıca Merkez Bankası ile yaşanan krizde Erdoğan'ın ekonominin başına damadı Berat Albayrak'ı uygun gördüğünü dile getirdiği, bu talebin de bugüne kadarki kopuşta etkili olduğunu aktardı.
İşte Ahmet Takan'ın yazısının ilgili bölümü:
"Gül, yeni parti için Ali Babacan, Taner Yıldız ve Hüseyin Çelik gibi isimlere görev verdi. Arınç da yeni parti çalışmalarına destek veriyor. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in de bu oluşum içinde yer aldığı iddia ediliyor. Yeni parti çalışmalarında AKP’nin kuruluşuna benzer metotlar uygulanıyor. Kanaat önderleri ve yeni teşkilatlanma için belirlenen tüm isimlerle bire bir özel görüşmeler yapılıyor. Görüşmeler tutanak altına alınıyor. Görüşülen şahıslara, yeni parti programı, Türkiye’nin sorunları, çözüm süreci, başkanlık sistemi tartışmaları, dış politika gibi belli alanlarda sorular soruluyor. Düşünceler not ediliyor. Konuyla ilgili bilgi aldığım kaynağım, parti programının yazım aşamasına bile geldiğini ileri sürdü, Gül’ün, “Parti programına bugüne kadar Erdoğan’ın yaptıklarının tersini ve AKP’nin yapamadıklarını yazın” talimatını verdiğini iddia etti. Konuşulanlara göre, Gül’ün yeni parti çalışmaları 7 Nisan’da milletvekili aday listelerinin YSK’ya teslim edilmesinin ardından ivme kazanacak. Çalışmalara AKP’den çok ağır isimler katılacak. Partinin resmileşme tarihi için 7 Haziran sonrasına işaret ediliyor. AKP’den kopan isimlerin kurdukları partilerin de bu oluşumun içinde yer alacağı ileri sürülüyor. Daha seçim olmadan erken seçim hesapları yapılıyor. Gül’ün yeni partiye genel başkanlık edip etmeyeceği henüz netleşmemiş. Kesin olan bir şey var; Gül’ün 2019’da Cumhurbaşkanlığına aday olacağı hesapları.
Söz konusu tabloda durumu en sıkışık olan “Başbakan” Ahmet Davutoğlu. Kendisine yakın kaynaklar Davutoğlu’nun “Sen kalk o koltuğa ben oturayım diyor Abdullah Gül. Böyle şey olur mu?” diyerek tepki gösterdiğini ifade ediyor.
Köşk ve Başbakanlık kaynaklarından aldığım bilgiye göre son krizlerin diğer bir sebebi de Erdoğan’ın Merkez Bankası krizindeki tutumu. Çok özel bir toplantıda Erdoğan ekonomi yönetiminin başına 7 Haziran seçiminden sonra damadı Berat Albayrak’ı uygun gördüğünü açıkça dile getirmiş. Bugüne gelen büyük kopuşta “bu dayatmaya” gösterilen iç tepkiye işaret ediliyor.
Anlayacağınız!.. Ne çözüm süreci ne izleme heyeti, aslı kavga saltanat için. Erdoğan’ın son zamanlarda askeri toplantılara katılıp “aldatıldım” açıklamaları da yeni ittifak arayışlarında tezgahın bir başka boyutu.(...)"
İddiasında ısrarlı olduğunu belirten Takan, "Abdullah Gül savaşarak siyaset yapmaz. Hele Erdoğan’a karşı asla ve kata... Ne Hayrunnisa Gül ne de Abdullah Gül aktif siyaset hırslarından vazgeçmiş değiller." ifadelerini kullandı.
Hem Başbakanlık hem de Cumhurbaşkanlığı kaynaklarının kendisini doğrular nitelikte bilgiler verdiğini aktaran Takan, Gül'ün yeni parti için Taner Yıldız, Hüseyin Çelik, Ali Babacan gibi isimlere görev verdiğini iddia etti.
Takan ayrıca Merkez Bankası ile yaşanan krizde Erdoğan'ın ekonominin başına damadı Berat Albayrak'ı uygun gördüğünü dile getirdiği, bu talebin de bugüne kadarki kopuşta etkili olduğunu aktardı.
İşte Ahmet Takan'ın yazısının ilgili bölümü:
"Gül, yeni parti için Ali Babacan, Taner Yıldız ve Hüseyin Çelik gibi isimlere görev verdi. Arınç da yeni parti çalışmalarına destek veriyor. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in de bu oluşum içinde yer aldığı iddia ediliyor. Yeni parti çalışmalarında AKP’nin kuruluşuna benzer metotlar uygulanıyor. Kanaat önderleri ve yeni teşkilatlanma için belirlenen tüm isimlerle bire bir özel görüşmeler yapılıyor. Görüşmeler tutanak altına alınıyor. Görüşülen şahıslara, yeni parti programı, Türkiye’nin sorunları, çözüm süreci, başkanlık sistemi tartışmaları, dış politika gibi belli alanlarda sorular soruluyor. Düşünceler not ediliyor. Konuyla ilgili bilgi aldığım kaynağım, parti programının yazım aşamasına bile geldiğini ileri sürdü, Gül’ün, “Parti programına bugüne kadar Erdoğan’ın yaptıklarının tersini ve AKP’nin yapamadıklarını yazın” talimatını verdiğini iddia etti. Konuşulanlara göre, Gül’ün yeni parti çalışmaları 7 Nisan’da milletvekili aday listelerinin YSK’ya teslim edilmesinin ardından ivme kazanacak. Çalışmalara AKP’den çok ağır isimler katılacak. Partinin resmileşme tarihi için 7 Haziran sonrasına işaret ediliyor. AKP’den kopan isimlerin kurdukları partilerin de bu oluşumun içinde yer alacağı ileri sürülüyor. Daha seçim olmadan erken seçim hesapları yapılıyor. Gül’ün yeni partiye genel başkanlık edip etmeyeceği henüz netleşmemiş. Kesin olan bir şey var; Gül’ün 2019’da Cumhurbaşkanlığına aday olacağı hesapları.
Söz konusu tabloda durumu en sıkışık olan “Başbakan” Ahmet Davutoğlu. Kendisine yakın kaynaklar Davutoğlu’nun “Sen kalk o koltuğa ben oturayım diyor Abdullah Gül. Böyle şey olur mu?” diyerek tepki gösterdiğini ifade ediyor.
Köşk ve Başbakanlık kaynaklarından aldığım bilgiye göre son krizlerin diğer bir sebebi de Erdoğan’ın Merkez Bankası krizindeki tutumu. Çok özel bir toplantıda Erdoğan ekonomi yönetiminin başına 7 Haziran seçiminden sonra damadı Berat Albayrak’ı uygun gördüğünü açıkça dile getirmiş. Bugüne gelen büyük kopuşta “bu dayatmaya” gösterilen iç tepkiye işaret ediliyor.
Anlayacağınız!.. Ne çözüm süreci ne izleme heyeti, aslı kavga saltanat için. Erdoğan’ın son zamanlarda askeri toplantılara katılıp “aldatıldım” açıklamaları da yeni ittifak arayışlarında tezgahın bir başka boyutu.(...)"