ESAD'I TEHDİT ETMEK ONA MI KALMIŞ!
Orhan Pamuk'un eski sevgilisi Karolin Fişekçi, ünlü yazarın geçtiğmiz günlerde Esad'a yaptığı "Sonun Kaddafi gibi olur" uyarısıyla ilgili konuştu.
Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk’la ilişkisi nedeniyle bir anda
medyanın gündemine oturan Karolin Fişekçi, Yurt gazetesinden Sami
Menteş’e çok özel açıklamalarda bulundu. Pamuk’un Beşşar Esad’a
yazdığı ve "Sonun Kaddafi gibi olur" dediği mektubu yorumlayan
Fişekçi, "Esad’ı tehdit etmek ona mı kalmış? Bu rol çalma
çabasıdır, inek öğrenci tavrıdır, işgüzarlıktır" dedi. İşte
Fişekçi’nin Pamuk’u kızdıracak açıklamalarından bazıları..
"HADİ GİT" DEMESİ İŞGÜZARLIK
Ben önce şu soruyu
sormak istiyorum: Sayın Erdoğan’la Sayın Esad arasında sürekli bir
konuşma, bir mesajlaşma var. Başbakan yetersiz mi kalıyor ki, Bay
Pamuk devreye girip ben etkili olacağım diyor. Bence sanatçı
sanatçılığını yapsın mesela yardım etkinlikleri olur, barış için
etkinlik olur. Bir sanatçının devlet başkanına kalkıp, "Hadi sen
git!" demesi işgüzarlık. Çok yapmak istiyorsa dili farklı olur,
ezilen insanlardan bahsedersin...
İNEK ÖĞRENCİ REFLEKSİ
Kendini bir tür iktidar
olarak görme, kendini üstün görme, bir tür kibir var. Rol çalmaya
çalışıyor, ’inek öğrenci’ refleksi gösteriyor.
BU MEKTUP ESAD’IN GİTMESİNİ SAĞLAMAZ
Ya da
açlık grevi sırarında neden hiçbir şey demedi? Aslında kendisini
tanıyorum, ama konuşmak istemiyorum. "Ayrıldı, bak arkasından atıp
tutuyor" denmesin. Hiç tanımamış olsam çok şey söylerdim. Öte
yandan, Esad "Aaa evet! Obama, Erdoğan beni uyarmışlardı, ama şimdi
de Bay Pamuk mektup yazıp beni uyarıyor, ben en iyisi çekileyim" mi
der? Bence gideceği varsa da gitmez. Madara olmayalım diye iyice
durur. Bu mektup Esad’ın gitmesini sağlamaz ki. Arkadaşlarıyla
mülteci kampına gitsin oradan bir hikaye çıkarıp yazsın mesela.
Tehdit etmesinden daha yararlı olur.
BİRLİKTE GÖRÜNMEKTEN ÇOK KORKUYORDU
Türkiye’de
de beraberdik. Fakat birlikte görünmekten çok korkuyordu. O yüzden
genelde Nişantaşı, Cihangir ve Ada’daki evlerde vakit geçiriyorduk.
Dışarı da çıktığımız oluyordu, ama hep aynı yerlere gidiyorduk. Çok
ihtiyatlıydı.
"SEN ERMENİ’SİN, TAŞLARLAR BİZİ"
"Niçin
beraber gözükemeyiz?" diye sordum kendisine. Cevap olarak, "Çünkü
sen Ermeni’sin taşlarlar bizi." dedi. Her şeyi planlıdır onun. Her
adımını imajını düşünerek atar.
ZENGİN OLSAYDIM DURUMU İDARE EDERMİŞ
Aslında
zengin ve tanınmış bir ailem olsa belki de durumu idare
edebileceğini söylemişti, ama ben mütevazı bir aileden geliyorum. O
ise hayatını her şeyden korkarak geçiriyor ve hep imajını
düşünüyor. Bay Pamuk için Türkiye’de kendisi hakkında ne dendiği
çok önemli değil, dışarıdakiler ne söyleyecek, ona önem
veriyor..