ERTUĞRUL ÖZKÖK İÇİN, "CİVA GİBİ FİKİRLERİ : BİR O YANA KAYIYO BİR BU YANA" DİYEN KÖŞE YAZARI KİM?..
Ünlü yazar,Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün dün kaleme aldığı,"Türkiye artık Barzani'ye şu mesajı açık dille vermelidir:'Tercihini yap:Ya komşumuz olacaksın,ya hedefimiz" şeklindeki yazısını nasıl ti'ye aldı?..
Türkiye Toprakları'nda Gülben Ergen Erdoğan'la birlikte ennn beğendiğim İkinci Düşünce İnsanı Ertuğrul Özkök, şöyle mayınlamış pazartesi günü.
"Öfkemi nötralize etmeye çalıştım. Aklımı hiç elden bırakmadım. Türkiye artık Barzani'ye şu mesajı açık dille vermelidir: 'Tercihini yap: Ya komşumuz olacaksın, ya hedefimiz. Yoksa kafandaki Kürt megalo ideasını, Türk kâbusuna çeviririz.'"
Akıl Dümenini Ve Fakat Bırakmayan Kaptan, orda durunamıyor haklı olarak: İsyanı sonsuz! Koyveriyor nötralize/alize/lize/ize.
"Üç beş F-16, otuz kırk sorti; neticesi yirmi yıl geriye gitmiş bir Kuzey Irak'tır. Karşımıza Amerikan F-16'ları mı çıkacaktır? Çıkarsa, onlar bilir. Bir İran, artı bir Suriye... Üzerine bir Rusya ekleyin. Ta Afganistan'a kadar uzanan bir coğrafya çıkar karşınıza."
Ağbi, bu ne AKILDIR, AKİLDİR- harbiden (s)akildir yani!
Bush Amerika'sı olsam Bu İkinci Akıllar karşısında "Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz artı bir çift de mavi lens," derdim.
İkinci Akıl Özkök (civa gibi akılları fikirleri: bi o yana kayıyo, bi bu yana) İşgalci Amerika'nın yanında savaşa girmemiz için yapmadığını/demediğini komamıştı oysa.
Gün olur devran devşirilir: Ennn Anti-Amerikancı kimsliğiyle işte, böyle de Amerika'ya (bütün bir coğrafyayla bükümslenerek) kafasını tutar Zevklerin ve Dengelerin Adamı.
Hatta geriye döner, şöyle de der (ikide bir de geri dönüşleriyle meşhurdur): "Benim yazdığım zamanlarda Amerika'nın müttefiki olarak Irak'a girseydik, bunlar başımıza gelmeyecekti."
Türkiye'de böyle 1 ekol var: Su İçse Yarayanlar Ekolü.
Bunlar NE dese tarih bunları haklı çıkarıyor. Su içseler testi
testi; aynen yarıyor sinsi sinsi. Geriye dönüp ileri basarak Mütemadiyen Haklı Çıkma Ekolü.
"Dün dediğin İşgalci Yağdancılığı'yla bugün şahlandırır gibi yaptığın Anti-Emperyalist Numeroları birbirini tutmuyor arrrkadaş," desen. "Yanar-döner
a-a-aciipsin" desen- what fayda?? Ne yazar, hakikaten?
Diyelim Gülben Ergen/Ertuğrul Özkök düşünce ikizlerinin haklı üçüzü Nuray Mert de başımıza ne geldiyse/gelmiş ise/gelecek ise Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı seçilmiş olmasına bağlıyor ve gep gep gepliyor köşesinde, 'Ben demedim mi?' Bir de o, Kandil geceleri barlarda şerbet filan içen çok inançlı 1 Müslüman olduğundan "Allah yüzümüzü kara çıkartmadı" muhabbeti var farikaladığı kardan beyaz.
Bi başka köşeci de 'Derin devletimiz uyuyor mu?' minvalinde sorular soruyor. Neymiş yani terör örgütünün essah amacı? Bizi tongaya bastırmak mı? 'Psikolojik harp daireleri falan ne yapmakta?' diye devam ediyor burgulu matkap/sayılı soru stiliyle.
'Psikolojik' harp dairelerinin NE yaptığını ben köşe yazarlarından takip etmekteyim. Şahsen. Raporlarını başka köşecilere iletiyorlardır. Siyah'a, Minik Kuş'un Kovulan Efendisi'ne filan.
Zira, maaşallah, köşe yazarlarımızın hatırı sayılır bir bölümü Özel Harp Dairesi mantığıyla çalışıyor, yazılarını kaleme alıyor.
Bir kısmı, Genelkurmay Basın Sözcüsü gibi yazıyor: onları yeğlerim de; onlar Washington değil de (Latin alfabesiyle yazıldığı halde İngilizce: Türkçe kurallarını dahi anti-emperyalist ruhları nedeniyle kabul edemeyerek) Vaşington filan diye yazarlar-
İşte bir bu Genelkurmay'larına gönülden/kafadan/ruhdan bağlı Genelkurmay Sözcüleri var Türkiye'de köşe yazarı olarak-
Bir de Özel Harp'çiler- Köşe yazarının 'psikolojik' harp 'dairesi'yle kast ettiğ