22 Haz 2021 20:25 Son Güncelleme: 22 Haz 2021 20:28

Ertuğrul Özkök, 'Aziz Yıldırım yakın çevresiyle görüştü' diyerek açıkladı! Başkan adayı mı olacak?

Hürriyet Yazarı Ertuğrul Özkök, Aziz Yıldırım'ın perşembe günü yapacağı basın toplantısına dikkat çekerek, Yıldırım’ın yakın çevresiyle görüştüğünü yazdı.

Fenerbahçe’nin eski başkanı Aziz Yıldırım üç yıldır sessizliğini koruyordu. Hürriyet Yazarı Ertuğrul Özkök, Yıldırım'ın perşembe günü düzenleyeceği basın toplantısına dikkat çekerek, Yıldırım’ın yakın çevresiyle görüştüğünü kaleme aldı.

Özkök'ün bugünkü yazısı şöyle:

Galatasaray’ın yeni başkanı konuşulurken dün futbol dünyasına bir başka bomba düştü.

Üç yıldır sessizliğe gömülmüş bulunan Fenerbahçe’nin eski başkanı Aziz Yıldırım bu perşembe günü bir basın toplantısı düzenleyecekti.

Basın toplantısının yapılacağı tarih ilginç: 24 Haziran Perşembe...

Yani Fenerbahçe’de başkanlık seçimi yapılacak kongreye 24 saat kala yapıyor bunu Aziz Yıldırım...

Üç yıl önce başkanlık yarışını kaybettiği günden beri sessizliğe büründü.

O günden beri Şükrü Saracoğlu Stadı’na adımını atmadı.

Şimdi perşembe günü, hem de Çırağan Oteli’nde, niye böyle bir basın toplantısı yapıyor?

Her Fenerbahçeli gibi benim de kafamda bazı sorular vardı.

Dün bunların cevabını aradım.

Tabii çoğu insanın aklına gelen ilk soru şu: Hem futbol hem basketbolda üst üste geçen 2 başarısız sezondan sonra Aziz Yıldırım’ın yeniden başkanlık sinyali mi bu?

Hemen cevap vereyim. Kesinlikle hayır.

Aziz Yıldırım’ın başkanlığa dönüşü diye bir şey artık kesinlikle söz konusu değil.

Eski başkan hayatının o dönemini kapattı.

*

Öyleyse kongreye 24 saat kala niye bu çıkış?

Aziz Yıldırım ayrıldıktan sonra en fazla “kulübü çok büyük borç yükü altında bıraktığı” eleştirisi ile karşılaştı.

Kulübün yeni yöneticileri Aziz Yıldırım’ı direkt hedefe alıp eleştiri yapmadı.

Ancak çok sık kulübün borçları dile getirildi.

Aziz Yıldırım perşembe günkü basın toplantısında kulübü bırakırken mali yapısı konusunda ayrıntılı bilgiler verecek.

Yani hangi kuruşun nereye harcandığını ve devrettiği mali tabloyu açıklayacak.

*

Üç yıl sonra neden böyle bir şeye ihtiyaç duydu?

Çünkü kulübün son 2 yılda aldığı kötü sonuçların hep eski mali tabloya bağlanmasını içine sindiremiyor.


Bir soru da şu: Niye böyle bir basın toplantısı için kongreden bir gün öncesini seçti?

Bu sorunun cevabı ise şu:

Birincisi bu kongrede Ali Koç’tan başka bir aday yok. Dolayısıyla bu çıkışının adaylardan biri lehine gibi yorumlanması söz konusu değil.

İkincisi sezon kapandı. Takımın psikolojisinin etkilenmesi de söz konusu değil.

*

Gelelim en kritik ve en merak edilen soruya:

Basın toplantısının duyurusunda şöyle bir cümle var:


Üç yıldır sessizliğe gömülmüş bulunan Fenerbahçe’nin eski başkanı Aziz Yıldırım bu perşembe günü bir basın toplantısı düzenleyecekti.

Basın toplantısının yapılacağı tarih ilginç: 24 Haziran Perşembe...

Yani Fenerbahçe’de başkanlık seçimi yapılacak kongreye 24 saat kala yapıyor bunu Aziz Yıldırım...

Üç yıl önce başkanlık yarışını kaybettiği günden beri sessizliğe büründü.

O günden beri Şükrü Saracoğlu Stadı’na adımını atmadı.

Şimdi perşembe günü, hem de Çırağan Oteli’nde, niye böyle bir basın toplantısı yapıyor?

Her Fenerbahçeli gibi benim de kafamda bazı sorular vardı.

Dün bunların cevabını aradım.

24 saat kala: ‘Dün’ tamam ama ‘bugün’ ve ‘yarın’ ne

Tabii çoğu insanın aklına gelen ilk soru şu: Hem futbol hem basketbolda üst üste geçen 2 başarısız sezondan sonra Aziz Yıldırım’ın yeniden başkanlık sinyali mi bu?

Hemen cevap vereyim. Kesinlikle hayır.

Club Med Antalya: ultra her şey dahil tatil özel fırsatlarla
Club Med, 70 yıllık deneyimle
Bedeni Maceracı Ruhu Elektrikli. Tamamen Elektrikli Yeni BMW iX3.
BMW Türkiye
by Taboola
Aziz Yıldırım’ın başkanlığa dönüşü diye bir şey artık kesinlikle söz konusu değil.

Eski başkan hayatının o dönemini kapattı.

*

Öyleyse kongreye 24 saat kala niye bu çıkış?

Aziz Yıldırım ayrıldıktan sonra en fazla “kulübü çok büyük borç yükü altında bıraktığı” eleştirisi ile karşılaştı.

Kulübün yeni yöneticileri Aziz Yıldırım’ı direkt hedefe alıp eleştiri yapmadı.

Ancak çok sık kulübün borçları dile getirildi.

Aziz Yıldırım perşembe günkü basın toplantısında kulübü bırakırken mali yapısı konusunda ayrıntılı bilgiler verecek.

Yani hangi kuruşun nereye harcandığını ve devrettiği mali tabloyu açıklayacak.

*

Üç yıl sonra neden böyle bir şeye ihtiyaç duydu?

Çünkü kulübün son 2 yılda aldığı kötü sonuçların hep eski mali tabloya bağlanmasını içine sindiremiyor.

*

Bir soru da şu: Niye böyle bir basın toplantısı için kongreden bir gün öncesini seçti?

Bu sorunun cevabı ise şu:

Birincisi bu kongrede Ali Koç’tan başka bir aday yok. Dolayısıyla bu çıkışının adaylardan biri lehine gibi yorumlanması söz konusu değil.

İkincisi sezon kapandı. Takımın psikolojisinin etkilenmesi de söz konusu değil.

*

Gelelim en kritik ve en merak edilen soruya:

Basın toplantısının duyurusunda şöyle bir cümle var:

“Hepimizin ortak sevdası olan Fenerbahçe’nin dünü, bugünü ve yarını üzerine konuşacağımız bir basın toplantısı düzenliyorum.”

Fenerbahçe’nin ‘dünü’, yani onun dönemine ait değerlendirme tamam.

Ama kongreye 24 saat kala ‘bugün’ ve özellikle ‘yarın’ üzerine söyleyeceği sözler ne olacak?

BİR: Son iki yılda alınan sonuçları eleştirecek mi?

İKİ: Yarın hakkındaki sözlerinin sınırı ne olacak?

Tek aday olan Ali Koç’a yönelik samimi tavsiyeler mi?

Yoksa onu aşan sert eleştiri de olacak mı?

*

Dün biraz nabız yokladım.

Üç yıldır sessizliğe gömülmüş bulunan Fenerbahçe’nin eski başkanı Aziz Yıldırım bu perşembe günü bir basın toplantısı düzenleyecekti.

Basın toplantısının yapılacağı tarih ilginç: 24 Haziran Perşembe...

Yani Fenerbahçe’de başkanlık seçimi yapılacak kongreye 24 saat kala yapıyor bunu Aziz Yıldırım...

Üç yıl önce başkanlık yarışını kaybettiği günden beri sessizliğe büründü.

O günden beri Şükrü Saracoğlu Stadı’na adımını atmadı.

Şimdi perşembe günü, hem de Çırağan Oteli’nde, niye böyle bir basın toplantısı yapıyor?

Her Fenerbahçeli gibi benim de kafamda bazı sorular vardı.

Dün bunların cevabını aradım.

24 saat kala: ‘Dün’ tamam ama ‘bugün’ ve ‘yarın’ ne

Tabii çoğu insanın aklına gelen ilk soru şu: Hem futbol hem basketbolda üst üste geçen 2 başarısız sezondan sonra Aziz Yıldırım’ın yeniden başkanlık sinyali mi bu?

Hemen cevap vereyim. Kesinlikle hayır.

Aziz Yıldırım’ın başkanlığa dönüşü diye bir şey artık kesinlikle söz konusu değil.

Eski başkan hayatının o dönemini kapattı.

*

Öyleyse kongreye 24 saat kala niye bu çıkış?

Aziz Yıldırım ayrıldıktan sonra en fazla “kulübü çok büyük borç yükü altında bıraktığı” eleştirisi ile karşılaştı.

Kulübün yeni yöneticileri Aziz Yıldırım’ı direkt hedefe alıp eleştiri yapmadı.

Ancak çok sık kulübün borçları dile getirildi.

Aziz Yıldırım perşembe günkü basın toplantısında kulübü bırakırken mali yapısı konusunda ayrıntılı bilgiler verecek.

Yani hangi kuruşun nereye harcandığını ve devrettiği mali tabloyu açıklayacak.

*

Üç yıl sonra neden böyle bir şeye ihtiyaç duydu?

Çünkü kulübün son 2 yılda aldığı kötü sonuçların hep eski mali tabloya bağlanmasını içine sindiremiyor.

*

Bir soru da şu: Niye böyle bir basın toplantısı için kongreden bir gün öncesini seçti?

Bu sorunun cevabı ise şu:

Birincisi bu kongrede Ali Koç’tan başka bir aday yok. Dolayısıyla bu çıkışının adaylardan biri lehine gibi yorumlanması söz konusu değil.

İkincisi sezon kapandı. Takımın psikolojisinin etkilenmesi de söz konusu değil.

*

Gelelim en kritik ve en merak edilen soruya:

Basın toplantısının duyurusunda şöyle bir cümle var:

“Hepimizin ortak sevdası olan Fenerbahçe’nin dünü, bugünü ve yarını üzerine konuşacağımız bir basın toplantısı düzenliyorum.”

Fenerbahçe’nin ‘dünü’, yani onun dönemine ait değerlendirme tamam.

Ama kongreye 24 saat kala ‘bugün’ ve özellikle ‘yarın’ üzerine söyleyeceği sözler ne olacak?

BİR: Son iki yılda alınan sonuçları eleştirecek mi?

İKİ: Yarın hakkındaki sözlerinin sınırı ne olacak?

Tek aday olan Ali Koç’a yönelik samimi tavsiyeler mi?

Yoksa onu aşan sert eleştiri de olacak mı?

*

Dün biraz nabız yokladım.

Aziz Yıldırım yarın yakın çevresinden bazı arkadaşları ile bir araya gelip toplantıda söyleyeceklerine son şeklini verecek.

Aldığım hava da şu: Yarına yönelik görüşlerini anlatacak ama bugün ile ilgili eleştirilerini de dile getirecek.

Üslubu nasıl olur? Sert mi daha yumuşak mı...

Onu basın toplantısı sırasında göreceğiz.