Tam “Evlerin ışıkları” derken bir beyaz minibüs geldi, daha araba yanaşmadan dört kapısı açıldı, içinden makineli tüfekli adamlar indi.
Kafamıza silahı dayayıp bizi arabaya tıktılar. Ayhan “Bu Erol Evgin, bu Erol Evgin” diye bağırıyor ama kimsenin taktığı yok.
Orası meğer Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü’ymüş. Müdür de camdan bakarken “Şu resim çekenleri alın gelin” demiş.
1980 öncesi işte... İstanbul’da her gece 20 kişi öldürülüyordu. Biz de bilemedik ki orası emniyet binası.