Erdoğan'dan Zaman gazetesine 'Fuatavni' davası!
Cumhurbaşkanı, 'Fuatavni' rumuzlu Twitter hesabındaki paylaşımları internet sitesinden yayınlayan bir gazete aleyhine manevi tazminat davası açtı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Fuatavni' rumuzlu Twitter
hesabındaki paylaşımları internet sitesinden yayımlayarak kişilik
haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle Zaman gazetesi aleyhine
100 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Erdoğan'ın avukatları Ali Özkaya, Muammer Cemaloğlu ve Burhanettin
Sevencan'ın açtığı davanın dilekçesinde, www.zaman.com.tr internet
sitesinde 10 Ocak 2015'te "Fuat Avni'den çok konuşulacak iddia: MİT
elemanlarına kanlı eylem yaptırıp, Cemaat'e yıkacaklar" başlığıyla
haber yayınlandığı belirtildi ve haberin içeriği nakledildi.
Haberin, 'Fuatavni' adıyla oluşturulan Twitter hesabına
dayanılanarak yapıldığı kaydedilen dilekçede, "(Fuatavni) adlı
Twitter hesabına dayanılarak yapılan haberde yer alan iddiaların
akıl ve mantık dışı, külliyen yalan ve iftira olduğu izaha gerek
duyulmayacak şekilde ortadadır. Davalı yayın organı da bu durumu
çok açık ve net şekilde bilmesine rağmen kasıtlı ve suimaksatlı
şekilde basın ahlak ve meslek ilkelerine ters düşen bu haberi
yayınlamıştır" denildi.
'Fuatavni' adlı Twitter hesabının 'Fethullah Gülen grubu/örgütünün
kullandığı bir bilgi/istihbarat havuz hesabı', 'proje/operasyon
hesabı' olduğu, yayınlarıyla bu amaca hizmet ettiğinin kamuoyunda
sıkça gündeme getirildiği ifade edilen dilekçede, dava konusu
paylaşımlar ve haberin, kasıtlı şekilde, Hz. Muhammed karikatürüyle
büyük tepki çeken 'Charlie Hebdo' dergisine düzenlenen kanlı
saldırının hemen ertesinde yayınlandığı belirtildi.
"Buradaki amacın, tüm dünyada radikal dinci terörün konuşulduğu,
hassasiyetin en üst noktada olduğu zamanda Erdoğan'ın, bu
saldırının da arkasında olduğu ifade edilen IŞİD ve El Kaide gibi
uluslararası toplumun terör örgütü olarak kabul ettiği gruplara
yardım ettiği algısını oluşturmak ve bunu ulusal ve uluslararası
topluma yaymak olduğu" bildirilen açıklamada, şunlar
kaydedildi:
"Kamuoyunda paralel yapı olarak adlandırılan örgütün algı
operasyonları için kullandığı, kime ait olduğu dahi bilinmeyen (!)
bir Twitter hesabına dayanarak böylesine ciddi iddiaların
haberleştirilmesi, buradaki amacı açıkça gözler önüne sermektedir.
Dava konusu Twitter hesabında paylaşılan tweet'ler öncelikle ve
hızlı bir şekilde cemaat mensubu olduğunu iddia eden kişiler ve
yayın organları tarafından RT edilerek, yayılmakta ve bu hesaptan
paylaşılan bilgiler, cemaat mensubu kişiler ve yayın organları
tarafından kesinlikle doğru kabul edilerek, bu hesap
sahiplenilmektedir. Taraflar karşılıklı paslaşarak bu gerçek dışı,
akla, mantığa, hukuka ve vicdana aykırı iddiaları gayri ahlaki ve
hukuk dışı hedefleri doğrultusunda yayınlamakta, yaymaktadırlar. Bu
durum çok açık ve net bir şekilde ortadadır."
Dilekçede, "bu iftiraların kime ait olduğu dahi bilinmeyen bir
Twitter hesabına dayanılarak haberleştirilmesinin, davalı yayın
organının hukuki ve cezai sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı"
belirtilen dilekçede, şöyle denildi:
"Gerçekte duyulan acı, elem ve ıstırabı bir bölümüyle
karşılayabilecek bu tazminatın miktarından çok mana ve
ehemmiyetinin büyüklüğü tartışmasızdır. Uğranılan zararı herhangi
bir tazmin şeklinin tam manasıyla karşılayabilmesi düşünülemez.
Ancak tarafların sıfatı, kişisel, toplumsal ve ekonomik durumları,
hukuka aykırı saldırının ve davalının kusurunun ağırlığı, şiddeti,
Anayasa gereği Sayın Cumhurbaşkanı'nın 'Devletin ve milletin
birliğini temsil etmesi' nedeniyle, 'Ülke olarak uluslararası terör
örgütüne destek veriliyor' iftirasına maruz kalınmasının
oluşturduğu manevi zarar, fiilin basın yoluyla işlenmiş olması
hasebiyle yarattığı etkinin geniş bir kitleye ulaşmış olması,
doğmuş olan zararın tahammül edilemez oluşu ve yarattığı olumsuz
etkiler göz önüne alınarak, müvekkilimin duçar olduğu acı, elem ve
ıstırabı bir nebze olsun tahfif edebilmek amacıyla sayın
mahkemenize başvurma zorunluluğu doğmuştur."