04 Ara 2021 18:25 Son Güncelleme: 04 Ara 2021 21:20

Erdoğan’dan muhalefete sert eleştiri: “Kimsenin ateşe benzin dökme hakkı yok”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Siirt'te kanaat önderleriyle bir araya geldi. Buradaki konuşmasında muhalefete yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasi rekabetin siyasi husumete dönüştürülmesine izin veremeyiz. Kimsenin ateşe benzin dökme hakkı yoktur." ifadelerini kullandı.

Siirt'te Zarova Köprüsü, Şirvan Barajı ve HES, Lineer Metal Çinko Üretim Tesisi ile yapımı tamamlanan diğer projelerin açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Sivil Toplum Buluşmaları" programında önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

"Siirt'e aşkla hizmet etmeyi sürdüreceğiz.Birileri Ankara'nın konforunda yüksek siyasetçilik oynarken biz 81 ilimizi 10-15 kez ziyaret ettik. Teşkilatlarımızla, milletvekillerimizle, bakanlarımızla kapısı çalınan ev, hali hatrı sorulmadık kişi bırakmamak için ter döktük. İlim, irfan, liyakat sahibi hocalarımızla, kanaat önderlerimizle görüşmeler yapıyoruz. Toplumumuzun her kesimiyle bağlarımızı daha da güçlendiriyoruz. Bu toplantılardan gerçekten çok verim aldık.

2023'e giden süreçte millete hiçbir şey vaat edemeyenler bu açıklamalarla Türkiye'yi gererek, insanlarımızı kutuplaştırarak kapatmaya çalışıyor. Kalkıpta bu ülkede yüzde 52 oy ile Cumhurbaşkanı seçilen ve yüzde 52'yi gayri milli kabul eden ben zihniyeti milletimizin takdirine bırakıyorum. Yüzde 52'yi siz nasıl gayri milli kabul edersiniz. Böyle bir anlayış olabilir mi?

"KİMSENİN ATEŞE BENZİN DÖKME HAKKI YOKTUR"

Girdiği bütün seçimlerden kaybederek çıkan bu zihniyetin ulaşacağı yer ne olduğunu benim değerli kardeşlerim siz bilirsiniz. "Benden sonra tufan" mantığıyla daha da çirkefleşeceği anlaşılıyor. Bu oyuna asla düşemeyiz. Siyasi rekabetin siyasi husumete dönüştürülmesine izin veremeyiz. Kimsenin ateşe benzin dökme hakkı yoktur.

Her zaman söylüyorum. Aynı düşünmek aynı fikirleri paylaşmak meselelere aynı pencereden bakmak zorunda değiliz. Aynı ülkenin vatandaşları olarak birbirimizi anlamak, dinlemek, birbirimizle empati kurmak zorundayız. Bizi kimse bölemez, bizi kimse ayıramaz.

Alt yapı ve üst yapının yanı sıra temel hak ve özgürlüklerde de bu büyük dönüşüme imza attık. Nobran diline biz son verdik. İnkar politikalarını ret politikalarını bir daha geri gelmemek üzere terk ettik. Çok önemli reformlar gerçekleştirdik. Tillo'nun adının iadesi dahil attığımız her adımda sizlerin duasına nail olabilmeyi hedefledik.

TERÖRLE MÜCADELE

Devletimizin tüm birimlerinin bu konudaki kararlılığı tamdır. Ya hukuk, demokrasi ve anayasa içinde kalacaklar. Terör örgütünün yaşadığı hezimetler arttıkça kim bilir daha ne itiraflar, ne kalleşlikler, ne tür alçaklıklar ortaya saçılacak. Zaman geçtikçe bölücü örgütün, ülkemizle ilgili kirli emelleri olan emperyalistlerin taşeronluğunu yapan kiralık katil sürüsü olduğu çok daha net görülecek. Ya da yargıya hesap vermekten kaçamaycaklardır. Ülkemizde teröre ve Kandil uzantılı siyasete yer olmadığını buradan altını çiziyorum.

Bizim terörün vahşi dişlerine kaptıracağımız tek bir gencimiz bile yoktur. Bizim bir daha asla himmet, hizmet diyerek gençleri mankurtlaştıran günümüzün haşhaşilerine kaptıracak tek bir evladımız yoktur. Ne sebeple olursa olsun elinden tutamadığımız her bir gencin vebali bizim ve sizin üzerindedir. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, beraber olacağız, kardeş olacağız, her zemin ve her fırsatta Türkiye olacağız. Allah'ın izniyle bizi kimse yolumuzdan alıkoyamaz. Gayret gösterirsek Türkiye'nin büyümesine, güçlenmesine mani olamaz. Ben sayın kanaat önderlerine, hocalarıma güveniyorum."