Erdoğan'a çok konuşulacak krallık benzetmesi
Alman Landshuter Zeitung gazetesi, "Erdoğan Krallığı şu anda yine Alman savunma sanayisinin önemli bir müşterisi, hatta senenin ilk dört ayında en önemlisiydi" diye yazdı.
Alman Federal Meclisinde bir soru önergesi ile gündeme gelen Türkiye'ye silah ihracatı konusu Alman basınında yankı buldu.
Hükümetin önergeye verdiği yanıtta, 2019'un ilk dört ayında "donanma alanında" Türkiye'ye 184 milyon 100 bin euro değerinde teçhizat sevkiyatı gerçekleştiği ve bu dönemde sevkiyatlarda Türkiye'nin ilk sırayı aldığı belirtilmişti.
“ALMANYA'NIN SİLAH İHRACATINI DURDURMAMASI İNANILIR GİBİ DEĞİL”
DW Türkçe’de yer alan Alman basın özetine göre; Mannheimer Morgen gazetesinin konuyla ilgili yorumu şöyle:
"Almanya'nın silah ihracatı ile dış politikasının birbirleri ile ne denli tezat olabilecekleri bir kez daha görünüyor. Avrupa Birliği, Kıbrıs açıklarında savaş gemileriyle güç gösterisinde bulunup, komşusunun doğalgaz ticareti yapma hakkını kabul etmeyen Türkiye'ye karşı Pazartesi günü çeşitli yaptırımlara karar verdi. Bu sebepten dolayı, Almanya'nın silah ihracatını durdurmaması inanılır gibi değil. Hem de Rusya'dan ilk hava savunma füzeleri Türkiye‘ye gelmişken. Böylece (Türkiye), komşusu Yunanistan'a karşı olan büyük askeri üstünlüğünü daha da artırabilir."
“ERDOĞAN KRALLIĞI ŞU ANDA YİNE ALMAN SAVUNMA SANAYİSİNİN ÖNEMLİ BİR MÜŞTERİSİ”
Landshuter Zeitung da konuyu yorumlayan gazetelerden biri. Gazete, konu silah ticareti olduğu zaman Alman hükümetinin çifte standart uyguladığını savunuyor:
"NATO üyeliği bir yana, Türkiye'ye silah satmamak için birçok neden var. Geçtiğimiz yıl 12,9 milyon euroluk hacim ile bu ticaret gerçekten çok düşük bir seviyeye indi. Ancak Erdoğan Krallığı şu anda yine Alman savunma sanayisinin önemli bir müşterisi, hatta senenin ilk dört ayında en önemlisiydi. Tabii şimdi bu durum yapılmış olan anlaşmalardaki yükümlülüklerin yerine getirilmesi zorunluluğu ile açıklanabilir. Ancak hükümet tarafından çok sayıda yeni onay da verildi. Askeri teçhizat ve silahlar söz konusu olduğunda Alman hükümeti kaygı verici bir çifte standart sergiliyor. Sadece Türkiye ile olan ticarette değil, Suudi Arabistan ve Mısır'la olanlarda da."
