2018'de MeToo dalgasının doruğunda Miami Herald gazetesinden bir muhabir Epstein'in bu ayrıcalıklı adalet anlaşmasını yeniden masaya yatırıyor, üç günlük bir yazı dizisiyle davanın yeniden açılmasını sağlıyor. O zamana kadar Epstein kamuoyuna mal olmuş biri değil, adı belli bir çevrede biliniyor. Miami Herald onunla özellikle ilgileniyor çünkü mahkumiyet Florida'da, Epstein'in malikanesi de Miami'nin bir-iki saat uzağındaki Palm Beach'te. Yerel haber bir anlamda.
Mahkumiyetle dosyanın yeniden açılması arasında geçen 10 senede dünya da değişiyor. 2008'de sosyal medya yoktu, 2018'de de ise Epstein davası mahkemenin ötesinde sosyal medyada başka bir boyut aldı. İnsanlar artık spekülasyonlara, yalanlara, komplo teorilerine daha meraklı hala gelmişti
. "Post-truth" çağındaydık, gerçek yerine kafalardaki kurgu daha ilgi çekiciydi. Bu yüzden de 10 sene önce zengin bir adamın istismar davası şimdi dünyayı yöneten gizli bir örgütün sırlarının ifşasına dönüşüverdi.
Özellikle aşırı sağ ve cahil kesim Epstein'ı kazıyarak Bill Gates'ten Bill Clinton'a kafalarında hayali birer düşmen olarak büyüttükleri isimleri hedef almaya başladı. Kazıdılar ama altından tatmin edici bir kanıt bulamadılar. Bu sefer de "Üzerini kapattılar," demeye başladılar. Gerçeği görmezden gelmeye kararlı biriyle tartışmazsınız, kazanamazsınız.