ENVER ÖREN...ŞOFÖRÜ..KİRALIK KATİL...ŞANTAJ KASEDİ VE 500 BİN DOLAR!...ENVER ABİ'NİN KURMAYINDAN ŞOK YAZI!..
Enver Ören'in bir zamanlar en önemli kurmayı konumundaki Sebahattin Önkibar bugün ilginç bir yazı yazdı. İşin içinde Enver Ören'in şöförü, kiralık katil ve 500 bin dolar var.
Sebahattin Önkibar'ın Yeniçağ'daki yazısının ilgili bölümü:
Beni ameliyata Demirel gönderdi
Bana iletilen mesaj ve sorulardan hareketle şu açıklamaları yapmak durumundayım:
1) 1999'da ameliyat olmam için ABD'ye beni gönderen ve Gazi Yaşargil tarafından ameliyatımı sağlayan isim dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel'dir .(Prof. Osman Müftüoğlu'na sorun) Ayrıca Sevgili Şükrü Yürür'ün de katkıları olmuştur.
2) Sayın Demirel ameliyat masraflarını şahsi olarak kendisinin karşılamak istediğini Enver Ören'e iletmiş ve ısrar etmiştir ancak Enver Ören, Sayın Demirel'e bunu bizim yapmamız gerekiyor karşılığını vermiştir.
3) Enver Ören, Cumhurbaşkanı ile yaptığı bu görüşmeden sonra bana masrafları biz karşılayacağız, sonra hesaplaşırız demiştir.
4) Hesaplaşmamız da İhlas'dan ayrılırken gerçekleşmiştir. Ameliyatım için ABD'ye İhlas'ın Washington Temsilcisi Hasan Mesut Hazar'a havale edilen 70 bin ABD doları, kurumdan ayrılırken tazminatımdan kuruşu kuruşuna kesilmiştir. Bu satırların yazarı da bu kesintiye hiç itiraz etmemiştir.
5) Ameliyat masrafım 44 bin dolar iken, geri kalan 26 bin dolara hastaneye ziyarete gelip refakatçılarımla birlikte yanımda kalan (8 gün) Hasan Mesut Hazar tarafından, masraflarım diye el konmuş ve bu da bize yazılmıştır. (Bu konunun tanığı Mücahit Ören, Ali Tubay ve muhasebeci Keşanlı Rıdvan'dır.)
6) İhlas yayın Grubundan kendi irade ve isteğimle yani istifa ederek ayrıldım ve Star Grubuna geçtim.. Ayrılırken İhlas'ı mahkemeye vermedim. Tazminatımı İhlas'ın muhasebecileri hesapladı ve onun da yarısından fazlasını ameliyat parası diye kestiler.. İsteseydim İhlas'ı mahkemeye verip bir trilyona yakın bir tazminat ve fazla mesai ücreti alabilirdim. Jülide Ateş'e ödenen 500 milyar civarı tazminatı dikkate alırsanız, benim trilyon ifademin uçuk olmadığını kabul edersiniz. Jülide'den 4 kat fazla süre çalışmış ve temsilci, yazar, TV programcısı olan birinin alacağı tazminat ve fazla mesai primini dikkate alın.. Bunları yazmaktaki amacım, İhlas olayında ve hükmümde para hiçbir belirleyici bir unsur olmamıştır. İhlas'dan, yaşadıklarım ve gördüklerim nedeniyle kendi isteğimle ayrıldım ya da kaçtım.
7) Bu satırların yazarı için ahde vefa, ibadet gibi kutsal bir şeydir.. Bunu çevrem de bilir. Benim yaptığım Enver Bey'e vefasızlık değil, fedailiktir. Hiçbir beklenti olmaksızın soyadı Önkibar olan amcaoğulları ve yeğenlerimle pek çok konuda ona adeta fedailik yaparken, şoförünün şantaj kasetlerinden korkup beni feda etmesi, yani daha önce yazdığım gibi maskesini indirmek üzere olduğum şoförünün benim için kiralık katil tutmasına suskun kalması ve bundan beni haberdar etmemesidir.. Yani ben şantajcı şoför Kamil ile Enver Bey için kanlı-bıçaklı olurken, Enver Bey Kamil Tekin'e 500 bin dolar transfer ederek, benim öldürülmeme, kasetlerden korktuğu için suskun kalmıştır.. Böyle birine ahde vefa olur mu?