17 Haz 2014 17:36 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:19

Emre Belözoğlu'na hapis cezası!

Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu Spor Toto Süper Final Şampiyonluk Grubu maçının oynandığı esnada yaşanan sözlü tartışmada sarf ettiği sözlerden dolayı hapis cezasına çarptırıldı.

Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu, Trabzonsporlu Didier Zokora'ya ''ırkçı söylemde" bulunduğu iddiasıyla yargılandığı davada, spor alanında din, dil, ırk, etnik köken, cinsiyet veya mezhep farkı gözeterek hakaret suçunu işlediği gerekçesiyle 2 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

Mahkeme, Belözoğlu'nun daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması ve yeniden suç işleyeceği konusunda kanaat oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasını geri bıraktı.

Anadolu 17. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, müşteki Didier Zokora ile tutuksuz sanık Emre Belözoğlu katılmadı. Duruşmada tarafları avukatları temsil etti.

Duruşmada söz alan Belözoğlu'nun avukatı Cansu Şahin, müvekkillinin eyleme konu sözü söylediğine dair dosyada delil olmadığını savunarak, "Bahse konu laf, tek başına müvekkilime atılı suçun unsurlarını oluşturacak nitelikte değildir. Zaten bir futbol müsabakası sırasında ani gelişen bir olay sonucu söylenmiştir. Dolayısıyla yasanın müvekkilime atılı suçun unsurları bakımından aradığı yasal unsurlar oluşmamıştır" diye konuştu.

Şahin, ceza hukukunun en temel kavramının, kişinin suçunun delillerle ispatı olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:

"Müvekkilim bakımından dava konusu sözü kullandığına dair her türlü şüpheden uzak kesin bir delil bulunmamaktadır. Atılı suçun yasal unsurları gerçekleşmemiştir. 6222 sayılı kanunun 18. maddesi, seyir amacıyla spor alanına girenler bakımından tedbir öngörmektedir. Oysa müvekkilim, spor alanına işini yapmak için, oyuncu olduğu için girmektedir. 18. maddeye göre hakkında tedbir uygulanması, çalışma hürriyetinin de engellenmesi anlamına gelecektir. Bu nedenle müvekkilimin atılı suçtan beraatini talep ediyorum."

Zokora'nın avukatı Nusret Yılmaz da sporda ırkçılık suçunun, uluslararası alanda sıkı takibi yapılan, sıfır toleransla izlenen eylem olmasına rağmen, Türkiye'de yasalarda buna ilişkin düzenlemelerin yer aldığını ancak uygulamasının çok sıkı takip edilmediğini söyledi.

Ceza yargılamasında sıcağı sıcağına verilen ifadelerin önem arz ettiğini vurgulayan Yılmaz, "Bizim şikayetimizin de temelini oluşturan husus, sanık, maçın hemen akabinde telefonla katıldığı bir televizyon programında dava konusu sözü kabul etmiş ancak ertesi gün yaptığı basın toplantısında bu beyanından dönmüştür. Olayın spor hukuku bakımından disiplin cezası uygulaması sırasında aldırılan ilk bilirkişi raporunda davaya konu sözün söylediğinin saptandığı belirtilmiştir" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, mahkemelerin sanığın eylem öncesi ve sonrası davranışlarını da değerlendirmesi gerektiğini dile getirerek, "Google'a girip Emre Belözoğlu'nun vukuatları diye yazıldığında 130 bin sonuca rastlandığı görülmektedir. Yine Emre Belözoğlu 22 Mart'ta basına verdiği röportajında 'bazen kendimi kaybettiğim oluyor, bunun için öfke kontrolü tedavisi de gördüm ancak ne kadar başarılı olabilirim bilmiyorum' demiştir" dedi.

Mahkeme, Belözoğlu'nu spor alanında din, dil, ırk, etnik köken, cinsiyet veya mezhep farkı gözeterek hakaret suçunu işlediği gerekçesiyle 2 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.

Belözoğlu'nun daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması ve yeniden suç işleyeceği konusunda kanaat oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasını geri bırakan mahkeme, ayrıca 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun seyirden yasaklanmayı içeren 18/1. maddesinin, şartlar oluşmadığı sebebiyle uygulanmasına yer olmadığına hükmetti.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Emre Belözoğlu ile Trabzonspor futbolcusu Didier Zokora arasında 15 Nisan 2012'de Spor Toto Süper Final Şampiyonluk Grubu maçı oynandığı esnada sözlü tartışma yaşanmış, Zokora tartışma sırasında Emre'nin kendisine ''ırkçı söylem" içeren sözler sarf ettiğini iddia etmişti.

İddianamede, Emre Belözoğlu'nun ''ırkçı söylemde" bulunduğu gerekçesiyle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun ilgili maddesi kapsamında, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.