Emre Belözoğlu’na da ceza gerekmiyor mu?

Bir yumruk sadece Türkiye’yi değil, dünya futbolunu karıştırdı.
Dünden bu yana bütün dünya medyası, Ankaragücü Kulübü Başkanı Faruk Koca’nın, MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçından sonra hakem Halil Umut Meler’e attığı yumruğu konuşuyor.
Her ne kadar kendimizi pohpohlamayı sevsek de şiddete meyilli bir toplumuz!
Özellikle de futbol maçlarına giden taraftarlar geçim derdini, karı-koca kavgasını, işyerindeki sıkıntıları “küfrederek” unutur…
En kolay hedef de hakemlerdir!
Elli yıldır bu ülkenin hangi stadında bir maç oynandıysa, o maçın hakemine “İ.ne hakem” diye küfredilir.
Bu, o kadar olağan bir hale geldi ki, hakemler bile umursamaz oldu.
Ne şikayetçi olan var, ne dava açan!
Santrafor yüzde 100’lük bir golü mü kaçırdı? İ.ne hakem!
Kaleci, bacak arasından gol mü yedi? İ.ne hakem!
*
Bu ülkede hakeme atılan şişelerle İstanbul’dan Paris’e yol yapılır!
Fırlatılan çakıları, pilleri, hatta cep telefonlarını sayabilecek istatistikçi anasından doğmadı daha!
Bana hiçbir hakem gösteremezsiniz ki mazisinde futbolcular tarafından itilip kakılmış olmasın!
Peki; ne gibi yaptırım uygulandı bunca şiddete?
Hiç…
Tribünlerde AKP ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhine sloganlar artınca sözüm ona Futbolda Şiddeti Önleme Yasası çıkarıldı; o kadar… Peki; bu yasa işe yaradı mı? Hayır!
Bir de Paso Lig diye bir şey icat edilip yandaşlara trilyonlar kazandırıldı.
*
Gelelim dünkü trajik olaya:
Yumruğu atan Ankaragücü Başkanı Faruk Koca sıradan bir kulüp yöneticisi değil…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en yakın isimlerden biri… Büyük bir olasılıkla da bu görevi, Erdoğan istediği için üstlendi.
Onun, Başbakanlık yaparken oturduğu Subayevleri’ndeki dubleks dairenin de sahibi kendisi!
AKP’nin kurucusu…
Ayrıca 2002 ve 2007’de yapılan seçimlerde iki dönem milletvekili seçildi.
Yani siyasette belli bir kariyere sahip önemli bir isim!
Dünkü o yumruk Faruk Koca’nın sadece spor kariyerini değil, siyaset kariyerini de bitirdi. AKP’den ihracı isteniyor!
Ama…
Tek suçlu o mu?
*
Bu soruyu sorarken, Faruk Koca’yı haklı göstermeye çalıştığımı sanmayınr! Zaten gözaltına alındı, tutuklandı. Umarım ağır bir cezaya çarptırılır ve yaptığı eşkıyalığın bedelini öder.
Peki; onu bu eyleme yönelten “kışkırtıcılar” ne olacak?
Onlar sütten çıkma ak kaşık mı?
Örneğin adı daha önce yüzlerce olaya karışan, futbolcuyken bile oynadığı futbol kadar, ettiği küfürlerle ve attığı yumruklarla konuşulan Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu’nun hiç mi suçu yok?
Medyaradar’da kendisiyle ilgili haberde yer alan videoyu seyredin; Başkan Koca sahaya dalmadan 15 saniye önce bu arkadaş, hakem heyetine ağıza alınmayacak küfürler ediyor. Yardımcısı zor zaptediyor!
Bu kışkırtmaya dayanamayan Kulüp Başkanı Koca da gaza gelip sahaya dalıyor ve Halil Umut Meler’i boksörlerin bile atamayacağı bir yumrukla yere seriyor…

Ne olduysa Emre Belözoğlu’nun salladığı parmaktan sonra oldu! Gözden kaçan o an…Gündem

*
Faruk Koca’nın hakeme attığı yumruk ve tekmeler, suçtur…
Yanındaki diğer kişilerin, hakemi adeta linç etmek istercesine yerdeyken tekmelemeleri de suçtur.
Ama Emre Belözoğlu’nun maç boyunca ve maç sonunda ettiği küfürler de suçtur.
Açın arşivi bakın, neredeyse bu adamın hakemlere küfür etmediği, tükürmediği tek maç bulamazsınız…
Peki; şimdi bu arkadaşa da “tahrik ve suça teşvik”ten dava açılması gerekmiyor mu?
Faruk Koca’nın “fiziki şiddeti” kadar, Emre Belözoğlu’nun sözlü şiddeti de Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerine göre suç değil mi?
*
Faruk Koca denilen şehir eşkıyasının bu olaydan sonra zaten uzun bir süre cezaevinden çıkmaması gerekir ama yetmez!
Emre Belözoğlu’nun da yıllardır kirletmekten başka bir işe yaramadığı sahalardan mutlaka uzaklaştırılması, artık hiçbir kulüpte iş bulamaz hale getirilmesi zorunludur.
Umarım adalet, bu konuda da tecelli eder ve Emre Belözoğlu, hak ettiği cezayı bulur!