Merkez Bankası geçen yıl hazirandan bu yana sonuncusu bu yıl mart ayında olmak üzere yüzde 8,5 politik faizini 4.150 baz puan artırarak yüzde 50 seviyesine çekti. Bu yükseliş hem kredi hem de mevduat faiz oranlarını da hareketlendirdi ve sabit getirili TL yatırımı yeniden vatandaşın ilgisiyle karşılaşmaya başladı.
Bu yıl hem yüksek faizler hem de borsanın da dalgalı seyri standart TL mevduatın toplam mevduat içindeki payının yüzde 52’nin üzerine çıkmasını sağladı. Yılın ilk yarısında yatırımcıların en çok tercih edilen 3 aya kadar vadeli mevduatın yanı sıra yüksek faiz oranlarının etkisiyle 6 ay ve 1 yıla kadar vadeli mevduatlara da ilgi gösterdiği dikkat çekti.
Öyle ki bu yıl nisan itibariyle yatırımcının yüksek TL mevduat faizinden daha uzun süre yaralanma talebi ve dezenflasyon sürecinde faizlerin düşüş trendine gireceği beklentisiyle 1 yıla kadar vadeli mevduatın toplam mevduat yatırımları içindeki payı 1 yılda neredeyse 5’e katlandı.
İLK YARIDA YÜKSEK FAİZLER
Öyle ki bankaların ilk yarıda özellikle 1 milyon lira üzeri standart TL mevduat için verdikleri faiz oranı mart ve nisan aylarında yüzde 50’nin üzerine çıktı. 50 bin liraya kadar olan mevduatlar için de uzun vadeli planlamalarda mevduat faizi yüzde 50’ye dayandı. Yaz aylarında Haziran sonunda 6 aya kadar vadede standart TL mevduatı yüzde 47, 6 ay-1 yıl arası ise yüzde 43,5’e indi. Yılın ikinci yarısının başlaması ve temmuz ile ağustosta baz etkisiyle yıllık enflasyonda gözlenen sert gerileme mevduat faizlerine yansıdı. Özellikle uzun vadeli mevduat faizleri daha hızlı geriledi.